Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Her ne kadar belirtilen temlik sözleşmesi şikayete konu dosyaya haciz tarihinden sonra 07.01.2016 tarihinde ibraz edilmiş ise de; dosya alacağının 29.04.2015 tarihinde temlik edildiği ve temlik sözleşmesinin 3. maddesindeki yükümlülüğün de yerine getirildiğinin şikayetçi tarafından temlik sözleşmesiyle birlikte sunulan dekont ile sabit olduğu ve haciz tarihinden önce dosya alacağının temlik edildiği anlaşılmıştır. O halde; haciz tarihi itibariyle alacak temlik edilmiş olduğundan haciz usulsüz olup, mahkemece şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken haciz müzekkeresinden önce dosyaya sunulmuş bir temlik belgesi olmadığından bahisle şikayetin reddi isabetsizdir....

    Temlik eden taraf, temlik sözleşmelerinde temlik edildiği alacakların temlik alana ödendiğini veya istenebilir olmadığını, ya da temlik sözleşmelerinin fesih olunduğunu ve bu kapsamda temlik konusu borçlarından kurtulmuş olduğunu, yasal ve yazılı delillerle kanıtlamış olmadıkça, temlik sözleşmelerine konu olan davacı alacaklarının temlik alan asli müdahile ödenmesine karar verilmesi gerekir. Mahkemece yapılacak iş; temlik alacaklısının asli müdahil sıfatını kazanması ve az yukarıda açıklandığı üzere, temlik alacaklısına borçlu olmadığını yasal delillerle kanıtlayamamış olması durumunda; dava konusu alacağın 67.933,00 TL tutarındaki kısmının davalı İl Özel İdaresi Müdürlüğü'nden tahsili ile asli müdahile verilmesine, davacının tüm taleplerinin reddine; temlik alacaklısının asli müdahil olmaması durumunda ise şimdiki gibi karar verilmesinden ibaret olmalıdır. Açıklanan sebeplerle kararın bozulması gerekmiştir....

      Alacağın temliki ile borçlunun herhangi bir iştiraki olmaksızın bir alacağın alacaklısı değiştirilmekte, temlik konusu alacak temlik edenin mal varlığından çıkıp temlik alanın malvarlığına girmektedir. Temlik sözleşmesinin yapılmasıyla birlikte temlik edenin temlik edilen alacak üzerindeki tasarruf yetkisi sona ermekte, temlik tarihinden itibaren tasarruf yetkisi temlik alana geçmektedir. Temlik edenin önceden temlik ettiği ve temlik nedeniyle tasarrufta bulunma yetkisinin kalmadığı bir hak ve alacağı kendi adına yeniden temlik etmesi mümkün değildir. Bu durumda başkasına ait hak ve alacak üzerinde başkası adına yetkisiz surette tasarrufta bulunulmuş olacağından tasarruf askıda olup, geçerli hale gelebilmesi tasarruf yetkisine sahip olan alacaklının icazet vermesine bağlıdır (BK.md.38). Alacaklı icazet verirse temlik geçerli hale gelir ve temlik sözleşmesinin yapıldığı tarihten itibaren hüküm ve sonuç doğurur. Alacaklı icazet vermezse temlik baştan itibaren hükümsüz olur....

        Mahkemece, yargılama sırasında dava konusu alacağın temlik edildiği, temlik işleminden sonra tekrar davayı temlik eden davacının takip ettiği, verilen kesin süreye rağmen geriye temlik sözleşmesinin sunulmadığı gerekçesiyle davanın husumetten reddine karar verilmiştir. Ancak temlik eden davacı ile temlik alan ... A.Ş. arasında yapılan temlik sözleşmesinde, davalılar aleyhine başlatılan icra takibine konu alacakların tüm faiz ve ferileriyle birlikte ... A.Ş’ye temlik edildiği, ancak temlike konu icra dosyalarında mer’i gayri nakdi riskler bakımından temlik edenin depo taleplerinin temlik alana devredilmediği, bu nedenle temlik edenin bu talep yönünden her türlü haklarının saklı olduğu belirtilmiştir. Bu durumda, mahkemece, söz konusu temlik sözleşmesi ile davacının depo talebine konu işbu davanın ......

          Bahsi geçen çek dava dışı temlik edene 31/05/2016 tarihinde verilmiş ise de çekin 31/10/2016 tarihli olup, temlik sözleşmesinin yapıldığı tarihte çek henüz ödenmediğinden temlik tarihi itibariyle davalının temlik eden borcu hesaplanırken borç bakiyesine henüz ödenmemiş olan çek bedeli 50.000-TL'nin de ilave edilmesi gerekmektedir. Bu durumda davalının cari hesap ekstresinde temlik günü kayıtlı olan 16.595,15-TL'ye 50.000-TL'nin ilavesi ile temlik tarihinde davalının temlik eden firmaya borcunun 66.595-TL olduğu anlaşılmaktadır. Buna karşılık, davalı tarafından temlik eden lehine keşide edilen ve 31/05/2016 tarihinde temlik edene teslim edilen 31/10/2016 keşide tarihli çekin, sonrasında davacıya, davacı tarafından ise ... A.Ş. isimli firmaya ciro edildiği, dolayısıyla davacının ciro zincirinde yer aldığı görülmektedir....

            taahhüt edilmiştir.” şeklinde, 6. maddesi; “Temlik Eden, iş bu temlik sözleşmesi ile temlik edilen asıl alacağa bağlı her türlü fer'i hakkı ve sayılanlarla sınırlı olmak üzere tüm bu haklarla ilgili olarak dava ve talep haklarını da Temlik Alan'a devretmektedir....

              taahhüt edilmiştir.” şeklinde, 6. maddesi; “Temlik Eden, iş bu temlik sözleşmesi ile temlik edilen asıl alacağa bağlı her türlü fer'i hakkı ve sayılanlarla sınırlı olmak üzere tüm bu haklarla ilgili olarak dava ve talep haklarını da Temlik Alan'a devretmektedir....

                Firması tarafından icra takibinin başlatıldığını, akabinde icra dosyasına konu alacağın noterden yapılan temlik sözleşmesi ile müvekkiline temlik edildiğini, dava dışı temlik eden ile davalı arasında mevcut taşeron sözleşmesinde bulunan temlik yasağı hükmünün müvekkilini bağlamadığını, zira müvekkilinin direkt olarak sözleşmeden doğan bir alacağı temlik almadığını, sözleşmenin tarafı olan alacaklı dava dışı ... firması tarafından yapılan icra takibinin müvekkil tarafından temlik alındığını, bu hususun mahkeme tarafından görmezden gelindiğini, müvekkilinin dava dışı temlik eden alacaklı ... San Tic.Ltd.Şti'den olan işçilik ve sair avans alacağını tahsil edebilmek adına bu icra dosyası alacağını temlik aldığını, ortada muvazaadan ari bir işlem bulunduğunu, ayrıca temlik yasağı iddiasının müvekkili ve dava dışı temlik eden yönünden geçersiz olduğunu, zira davalı ile dava dışı temlik eden ......

                  ne temlik edildiği, temlik sözleşmesinin takip dosyasına 12.01.2010 tarihinde sunulduğu anlaşılmaktadır. Belirtilen sözleşme, noter temliknamesi ve ekli listeye göre, temlik edilen alacak miktarı belirtilmediğinden, diğer bir anlatımla, alacağın bir kısmının temlik edildiğine dair açıklama bulunmadığından, takip konusu alacağın tamamının temlik edildiği kabul edilmelidir. Aksi durumun ispatı, yargılamayı gerektirir. Kaldı ki, temlik edilmediği iddia edilen kısım için alacaktan feragat ve vazgeçme de söz konusu değildir. Dairemizin bozma ilamında geçen 18.600 TL üzerinden temlik işlemi yapıldığının tarafların kabulünde olduğuna ilişkin ifadelerin (Varlık Şirketi'nin bu konuda bir kabulünün bulunmadığı anlaşılmakla) maddi hataya dayandığı görülmektedir. Ayrıca, alacağı temlik vererek artık alacaklı sıfatı kalmayan ...'...

                    Davacı ile dava dışı ... arasında akdedilen tarihsiz temlik sözleşmesi uyarınca ...'nin davalı ...'nden olan 280.000,00 TL miktarındaki alacağı davacıya temlik edilmiş, temlik sözleşmesi borçlu ...'ne bildirilmiş ve borçlu ... tarafından önceki alacaklı temlik eden ...'ne hitaben yazılan 09.01.2009 tarihli yazıda temlik sözleşmesinde kararlaştırılan 280.000,00 TL'nin Şubat 2009 tarihinden itibaren temlik alan durumundaki ...'ye ödeneceği açıkça belirtilmiştir. Davacı ile dava dışı ... arasındaki temlik sözleşmesinin dava tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanununun 163. maddesine uygun şekilde yapıldığı ve geçerli olduğu açıktır. Nitekim bu husus yerel mahkemeninde kabulündedir. Borçlu şirket olan davalı temlikten haberdar olmuş ve temlike konu borcu temlik alan davacı şirkete ödeyeceğini 09.01.2009 tarihli yazısıyla temlik eden şirkete bildirmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu