Maddesi gereğince ihtiyati haciz talebinde bulunma zaruretinin hasıl olduğunu, ilgili düzenleme gereğince başkaca hiçbir koşul aranmaksızın ihtiyati haciz talebimizin kabulüne ve ihtiyati haczin kaldırılması talebinin reddine karar verilmesinin gerektiğini, davalının vaki borcundan kurtulmak maksadıyla malvarlığını gizleme, kaçırma riskinin de bulunduğunu, borçlu ihtiyati haczin kaldırılması kararından yararlanarak malvarlığını elden çıkarak müvekkil şirketin alacağına kavuşmasını engellemeye çalıştığını, ilgili yasal düzenleme uyarınca borçlunun borca yeter miktarda taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini ve ihtiyati haczin kaldırılması talebinin reddine karar verilmesini, resen takdir edilecek nedenlerle; ihtiyati haczin kaldırılmasına dair verilan ara kararının başvurularının kabulü ile ihtiyati haczin kaldırılması talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/309 esas sayılı dosyası ile ikame ettiği tasarrufun iptali davasında alacağını korumak amacı ile ihtiyati haciz talep ettiği, mahkemece ihtiyati haciz talebinin kabulü ile davacı borçlu T1 tüm taşınır-taşınmaz mal varlıklarının kaydına haciz konulmasına, kararın İstanbul 23.İcra Müdürlüğünün 2019/32924 Esas sayılı dosyası üzerinden icrasına karar verildiği, icra müdürlüğünce müzekkere yazılarak davacı borçlu T1 adına kayıtlı taşınır-taşınmaz malların kaydı üzerine ihtiyati haciz şerhi konulduğu, davacı borçlu tarafından mahkemeye başvurusunda ihtiyati haczin teminat karşılığında kaldırılmasını talep ettiği, davacı borçlunun bu talebinin İcra İflas Kanunun 265. maddesinde düzenlenen ihtiyati haczin kaldırılması talebine ilişkin olup, ihtiyati haciz kararına yapılan itirazları incelemeye, ihtiyati haczin kaldırılması talebini görmeye görevli mahkemenin ihtiyati hacze karar veren mahkeme olduğu, kaldı ki İstanbul 18....
İcra Müdürlüğünün 2018/13390 E. sayılı takip dosyasından ihtiyati hacizlerin tatbik edildiği anlaşılmıştır. İİK'nun 266. maddesinde yer alan; “..takip başladıktan sonra bu yetki icra mahkemesine geçer” hükmü gereği, tasarrufun iptali davasının davalısı konumundaki şikayetçi hakkındaki ihtiyati haciz kararının asıl takibin başlatıldığı icra dosyasında tatbik edilmesi nedeni ile teminat karşılığında ihtiyati hacizlerin kaldırılması isteminin icra mahkemesince değerlendirilmesi gerekir. O halde, İlk Derece Mahkemesince, şikayetçinin teminat karşılığında ihtiyati hacizlerin kaldırılmasına yönelik isteminin esasının incelenip değerlendirilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi; Bölge Adliye Mahkemsince de istinaf başvurusunun esastan reddi isabetsizdir....
İş mahkemesince ihtiyati haciz istemi kabul edilmiş, ihtiyati haczin uygulamasından sonra 27.09.2012 tarihinde itiraz eden davalı işveren teminat göstererek sözkonusu ihtiyati haczin kaldırılmasını iş mahkemesinden talep etmiş mahkemece de talep kabul edilerek ihtiyati haciz kaldırılmıştır. Sözkonusu ihtiyati haciz kararının uygulanmasından sonra ihtiyati haczin kaldırılması istendiğine göre, 2004 sayılı Kanun'un 266. maddesindeki düzenlemeye göre ihtiyacı haczin kaldırılması talebinin icra mahkemesinden istenmesi gerekir. Mahkemece bu yön gözetilmeden görevsizlik kararı yerine yazılı şekilde ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar vermesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 19.11.2012 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi....
Dosya içeriğine göre davacı vekili, davacının kesinleşmeyen işçilik alacaklarının belirlenen miktar kadar, davalı borçlu işverenin taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarına ihtiyati haciz konmasına karar verilmesini istemiştir. Mahkemece bu istek kabul edilmiş ve ihtiyati haciz isteyen davacı işçi vekili aracılığı ile itiraz eden davalı işveren aleyhine 11.07.2013 tarihinde icra takibine başlamış ve 09.07.2013 tarihinde de alınan ihtiyati haciz kararının uygulanmasını talep etmiştir. İtiraz eden davalı işveren vekili, icra takibi aşamasında, icra dosyasına teminat koyduklarını belirterek ihtiyati haczin kaldırılmasını istemiştir. İtiraz İİK.’un 266. maddesinde yazılı olan ihtiyati haczin teminat karşılığında kaldırılmasına yönelik olduğundan ve takibe başlanmasından sonra ileri sürüldüğünden, yetkili ve görevli mahkeme anılan madde uyarınca İcra Mahkemesi’dir....
Mahkemece davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmiştir. Davalı vekilince ihtiyati haczin teminata kaydırılması talep edilmiş, mahkemenin 23/03/2020 tarihli ara kararı ile; "Dava İtirazın İptali davasıdır. Yargılamanın başında davacı vekilinin talebi uygun görülerek ihtiyati haciz kararı verilmiş, karar istinaf incelemesinden geçmiştir. İhtiyati haciz kararının ifası Söke İcra Dairesinden talep edilmiş, hacizler tatbik edilmiş bu kez davalı tarafça taşkın haciz itirazı Söke İcra Mahkemesi ile Mahkememiz arasında görev uyuşmazlığı nedeniyle derdest halde kalmıştır. Davalı eldeki talebi ile davaya konu takip borcunun tamamını teminat olarak yatırmak talebini sunmuştur. HMK madde 96 ve İİK madde 259 gereğince ihtiyati haciz kararları karşı tarafın zararının temini için teminat karşılığında verilebilir. Aleyhinde ihtiyati haciz tatbik edilen karşı taraf da yine teminat karşılığında ihtiyati hacizlerin kaldırılmasını talep edebilecektir....
Teminat karşılığında ihtiyati haczin kaldırılmasına dair 09/04/2024 tarihli karara karşı davacı vekili tarafından sunulan 29/04/2024 tarihli dilekçeyle, kararın hatalı olduğundan ve teminat miktarının yetersiz belirlendiğinden bahisle istinaf kanun yoluna başvurulmuş bu nedenle dosya istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmiştir.Davacı tarafça istinaf başvurusuna konu yapılan ihtiyati haczin teminat karşılığında kaldırılmasına dair 09/04/2024 tarihli karar, 2004 sayılı İİK md. 266 kapsamında kalmaktadır....
Bu kez davalı T4 vekilinin talebi üzerine Mahkemece verilen 26/09/2022 tarihli ihtiyati haczin teminat karılığında kaldırılması talebinin reddine karar verilmiştir. İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davalı T4 vekili; borçlunun ihtiyati haciz kararını teminat karşılığında kaldırabileceğinin düzenlendiğini, dosya kapsamında göre ise dosya borcunun ferileri de dahil olmak üzere icra dosyasına depo edildiğinin anlaşıldığını, o halde ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, meydana gelen yaralamalı trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat davasında ihtiyati haciz istemine ilişkindir. Talep ise; 26/09/2022 tarihli ihtiyati haczin kaldırılması talebinin reddine dair verilen ara kararın kaldırılması talebidir....
bir banka kefaleti göstermek şartı ile ihtiyati haczin kaldırılmasını mahkemeden isteyebileceği hükme bağlanmıştır....
Teminat karşılığında haczin kaldırılması talebine yönelik istinaf incelemesinde: Davalı vekili istinaf dilekçesi ile teminat karşılığında haczin kaldırılmasını istemiştir. HMK'nın, "İstinaf yoluna başvurulabilen kararlar" başlıklı 341- (1) maddesi; "İlk Derece Mahkemelerinde verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü halinde itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir." hükmünü içermektedir. Gerek öğretide gerekse Yargıtay kararlarında da kabul edildiği üzere, kanun koyucu ihtiyati tedbire ilişkin kararlara karşı başvurulabilecek kanun yollarını, özenle, açıkça ve ayrıntılı şekilde düzenlemiş olup, HMK’nun 391 ve 394. maddelerinde yer alan kanun yollarına ilişkin düzenlemeden de anlaşılacağı üzere ihtiyati tedbire ilişkin tüm kararlara karşı kanun yolu açık değildir....