WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı kadının 03.05.2023 tarihli feragat dilekçesi nazara alınmak suretiyle, kararın kesinleşmeyen yoksulluk nafakası ve tazminatlara ilişkin bölümleri yönünden kaldırılmasına, vaki feragat nedeniyle kadının kendi yararına talep ettiği yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminatın reddine karar vermek suretiyle aşağıdaki hükmün oluşturulması yoluna gidilmiştir. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan sebeplerle; I-Davacı T1 kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakası ile tazminatların miktarına yönelik istinaf talebinin kabulü ile Manavgat 1....

Ancak, sonradan açılan yoksulluk nafakası davalarında yoksulluk nafakasının koşullarının oluşup oluşmadığı boşanma hükmünün kesinleştiği ana göre belirlenir. Bu şartlar yoksulluk nafakası istemine ilişkin dava tarihine göre değil, boşanma tarihine göre araştırılması ve şartları varsa yoksulluk nafakasına hükmedilmesi gerekir. Boşanmaya neden olan olaylarda tamamen veya daha fazla kusurlu olan eş yoksulluk nafakası talep edemeyecektir. Somut olayda; koca tarafından açılan boşanma davasında davalı kadının davacı kocasına hakaret içeren sözler söylemesi, bu sözlerin evlilik birliğini temelden sarsacak nitelikte olması nedeniyle boşanmalarına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiş; Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nin 14.06.2010 tarihli kararı ile hüküm onanmış, süresi içinde karar düzeltme yoluna gidilmediğinden 13/09/2010 tarihinde boşanma kararı kesinleşmiş, huzurdaki dava 06/06/2011 tarihinde süresi içinde açılmıştır....

    Mahkemece bozma ilamına uyularak verilen 21.01.2020 tarihli hükümle kadın yararına 20.000 TL maddî ve 23.000 TL manevî tazminat ile 14.400 TL toptan yoksulluk nafakasına hükmedilmiş, kadının ziynet alacağı davasın reddine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. Dairemizin 16.12.2020 tarihli kısmen onama, kısmen bozmaya dair ilamıyla kadının tüm, erkeğin sair temyiz itirazları reddedilmiş; kadın yararına hükmolunan maddî ve manevî tazminat ile yoksulluk nafakasının çok olduğu belirtilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak verilen son hükümle kadın yararına 6.000 TL maddi ve 8.000 TL manevi tazminata, kadının yoksulluk nafakası talebinin ise çalışmaya başladığı gerekçesiyle reddine hükmedilmiştir. Mahkemece Dairemizin 16.12.2020 tarihli bozma ilamına uyulmuşsa da yoksulluk nafakası yönünden bozma ilamının gereği yerine getirilmemiştir....

      Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından kusur belirlemesi ve yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı erkek tarafından açılan boşanma davasının yapılan yargılaması sonunda ilk derece mahkemesince davalı kadının evlilik birliğinin kendisine yüklediği sormlulukları yerine getirmediği gerekçesi ile tarafların boşanmalarına ve davalı kadın lehine yoksulluk nafakasına hükmedilmiş, verilen karar, davacı erkek tarafından kusur belirlemesi ve kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakası yönünden istinaf edilmiş, davalı kadın kararı istinaf etmemiştir. Bu nedenle kadın yönünden kusur belirlemesi kesinleşmiştir....

        Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-İlk derece mahkemesince, davacı kadın yararına yoksulluk nafakasına hükmedilmiş, bölge adliye mahkemesince, davalı erkeğin kendisini yoksulluktan kurtaracak derecede düzenli ve sürekli geliri bulunmadığı, bu haliyle erkeğin, kadına yoksulluk nafakası ödemekle yükümlü tutulamayacağı gerekçesiyle kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiştir. Erkeğin sürekli ve düzenli gelirinin olmaması onu yoksulluk nafakası ile sorumlu olmaktan kurtarmaz....

          HMK'nin 367/2. maddesi gereğince aile ve şahsın hukuku ile ilgili hükümler kesinleşmedikçe takibe konu edilemez. Ayrıca, boşanma kararının "eklentisi" olan (yoksulluk) ve (iştirak) nafakası da aynı kurala tabi olup, icra takibine konu edilebilmesi için boşanma hükmünün kesinleşmesi gerekir. Bir başka anlatımla boşanma hükmü kesinleşmiş ise, eklentilerin (Yoksulluk nafakası, iştirak nafakası, maddi ve manevi tazminat vs.) infaz edilmesi için kararın, eklentiler yönünden de kesinleşmesi gerekmez. Somut olayda; icra takibinin dayanağı olan ilam, boşanma ilamının fer'isi olan yoksulluk nafakasına ilişkin olup, boşanma hükmü tarafların kararı istinaf etmemesi üzerine 18/12/2019 tarihinde kesinleşmiştir. Boşanma hükmünün 18/12/2019 tarihinde kesinleşmesi nedeniyle, feri kalemler yönünden 18/06/2020 tarihinde yapılan ilamlı takipte bir usulsüzlük bulunmamaktadır. (Benzer karar Yargıtay 12....

          Buna göre, yoksulluk nafakası, boşanmanın gerçekleşmesine bağlıdır. Boşanma davası sırasında talep edilen yoksulluk nafakası, boşanmanın fer’î niteliğinde olduğu için boşanmanın gerçekleşmesi şarttır. 34. Dolayısıyla yoksulluk nafakasının talep edilebilmesi için boşanma olgusunun gerçekleşmesi arandığından, yoksulluğun doğup doğmayacağı da boşanma olgusunun gerçekleşeceği dönem itibariyle incelenmelidir. Zira yoksulluk nafakası, boşanmanın kesinleştiği tarihten sonraki dönem için geçerlidir. Diğer bir ifadeyle yoksulluk nafakası boşanma kararının kesinleşmesi ile birlikte hüküm ifade edeceğinden, talepte bulunan eşin, boşanma hâlinde yoksulluğa düşmüş veya düşecek olması gerekir. Aksi takdirde, yeterli ve sürekli geliri olan eş yararına yoksulluk nafakası ödenmesine karar verilemez. Zira yoksulluk nafakasının amacı, boşanma sonucunda yoksulluğa düşecek olan ve boşanmada daha fazla kusuru bulunmayan eşin, asgari yaşam gereksinimlerinin karşılanmasıdır....

            GEREKÇE : Asıl dava, yoksulluk nafakasının kaldırılması, karşı dava ise, yoksulluk nafakasının ve iştirak nafakasının arttırılması talebine ilişkindir....

            Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden; davalı kadının 11.01.2017 tarihinde başladığı işten, 12.01.2017 tarihinde istifa ederek ayrıldığı anlaşılmaktadır. Bu kadar kısa süreli çalışma, kadının düzenli ve sabit geliri olan bir işten yoksulluk nafakası alabilmek için kendi isteği ile ayrıldığı şeklinde yorumlanamaz ve kabul edilemez. Davalı kadının çalışmadığı, herhangi bir geliri ve malvarlığının bulunmadığı, boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği açıktır. O halde, davalı kadın yararına geçimi için uygun miktarda yoksulluk nafakası takdiri gerekirken, yazılı gerekçe ile yoksulluk nafakası talebinin reddi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir. b-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır....

              Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından kusur belirlemesi, reddedilen tazminat ve yoksulluk nafakası talepleri, tedbir nafakası miktarı, yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Taraflar arasında görülen karşılıklı boşanma davasının yapılan yargılaması sonunda ilk derece mahkemesince kadının davasının kabulüne, tarafların boşanmalarına, erkeğin davasının reddine, kadın yararına tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına maddi ve manevi tazminata ilişkin hüküm kurulmuş; ilk derece mahkemesinin kararına karşı...

                UYAP Entegrasyonu