Sayılı dosyasında çekişmeli boşanma davası görüldüğünü, Aile Mahkemesi; tarafların sosyal ve ekonomik durum araştırması yapılmaksızın davacı lehine tedbir nafakasına hükmettiğini tedbir nafakasının tarafların kusurlu olup olmadığına bakılmaksızın ekonomik gelir seviyesi düşük olan taraf lehine hükmedilmesi gereken nafaka türü olduğunu, görülmekte olan boşanma davasında tedbir nafakasına hükmedilebilmesi için tarafların sosyal ekonomik durum araştırmasının yapıldığına ve ekonomik durumlarının tespit edildiğine dair bir belgenin bulunması gerektiğini, ancak Aile Mahkemesinin dosyasında davacı lehine tedbir nafakasının hükmedildiği tarihte tarafların sosyal ekonomik durum araştırılmasının yapıldığına dair herhangi bir belge bulunmadığını, davacı lehine hükmedilen tedbir nafakasının usul ve yasaya aykırı olmakla beraber mesnetsiz olduğu da izahtan vareste olduğunu, tarafların sosyal ekonomik araştırmasının yapılmasına yönelik Aile Mahkemesine talepte bulunulduğunu, yapılan araştırma neticesinde...
Mahkemece, dayanak ilamda davacı kadın ve müşterek çocuk lehine hükmedilen tedbir nafakasının daha sonra yeni bir ilamla ortadan kaldırılmadığı, bozmadan sonra verilen kararın kesinleşme tarihine kadar tedbir nafakasının işleyeceği, bu tarihten sonra tedbir nafakasının ortadan kaldırılması için kesinleşmiş ilamın İcra Müdürlüğü'ne ibrazının yeterli olduğu, takibin dayanağının boşanma ilamı olması nedeniyle ilamlı icra takibi yapılmasında yasaya aykırı bir yön olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm borçlu tarafından temyiz edilmiştir.Somut olayda takip dayanağı ... Aile Mahkemesi'nin 26.02.2008 tarih 2007/828 E- 2008/144 K sayılı ilamında dava tarihinden itibaren davacı kadın için 250 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, müşterek çocuk lehine ise; 150 TL tedbir ve iştirak nafakasına hükmedilmiş olup, Yargıtay 2....
Davada, davalının boşanma kararından sonra çalıştığı ve yoksulluktan kurtulduğu ileri sürülerek, davalı lehine hükmedilen 200 TL yoksulluk nafakasının kaldırılması ya da 100 TL'ye indirilmesi istenilmiştir. Mahkemece, davalının düzenli işi olduğu ve yoksulluk durumunun ortadan kalktığı gerekçesiyle yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. TMK.nun 176.maddesine göre, yoksulluğun ortadan kalkması halinde mahkemece nafaka kaldırılabileceği gibi, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması ya da azaltılmasına da karar verilebilir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davada, davalı kadının daha evvel açtığı tedbir nafakası davasında, kadın için aylık 150 TL, müşterek çocuk için aylık 150 TL tedbir nafakasına hükmedildiği, ancak davalı kadının sigortadan emekli olup aylık aldığı gerekçesiyle davalı için hükmedilen 150 TL tedbir nafakasının kaldırılması talep ve dava edilmiştir.Mahkemece, yapılan araştırmalarda ve davalının duruşmadaki beyanına göre davalının emekli olduğu ve 800 TL maaş aldığının anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kabulü ile 150 TL tedbir nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. MK.186/son maddesine göre, "eşler birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katılır" hükmü yer almaktadır. Tedbir nafakasının niteliği ve yasal düzenleme gereği, her iki eşin birliğin giderlerine katılma zorunluluğu vardır....
"İçtihat Metni"Davacı-karşı davalı ... ile davalı-karşı davacı ... aralarındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması ve nafakanın arttırılması davasına dair ... Aile Mahkemesinden verilen 03.10.2013 günlü ve 2013/179 E.-2013/531 K.sayılı hükmün onanması hakkında dairece verilen 28.04.2014 günlü ve 2013/21160 E.-2014/6419 K. sayılı ilama karşı davacı-karşı davalı tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir.Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Düzeltilmesi istenilen Yargıtay ilamında benimsenen mahkeme kararındaki gerekçelere göre düzeltme dileğinde ileri sürülen sebepler HUMK.nun 440.nci maddesindeki yazılı hallerden hiç birisine uymadığından vaki düzeltme isteğinin REDDİNE ve 227.00 TL para cezasının düzeltme isteyenden alınarak hazineye gelir kaydettirilmesine, 15.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İştirak ve Yoksulluk Nafakası Arttırılması-Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması-Tahliye Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından nafakalar yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından yoksulluk nafakası ve tahliye istemi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 176.60'ar TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 13.05.2019 (Pzt...
davalısından ) tahsili ile davalıya(birleşen dosya davacısına ) verilmesine, Yoksulluk nafakası ile iştirak nafakasının kaldırılması isteminin REDDİNE, Birleşen dava dosyası yönünden; davacının davasının REDDİNE," karar verilmiştir....
İlk Derece Mahkemesince, davalının asgari ücretle çalışması kendisini yoksulluktan kurtarmayacak nitelikte görülerek davanın reddine karar verildiği ancak davacının gelir ve gider durumu, davalı kadının boşanma tarihinden sonra gelir elde etmesi, gelirlerin birbirine yakın olması dikkate alınarak yoksulluk nafakasının kaldırılması gerekmekte olup, davanın kabulüne karar verilerek davacının bu yöndeki istinafı kabul edilmiştir. İştirak nafakasının kaldırılması davası yönüyle, çocuk Ebru'nun karar tarihi itibariyle 18 yaşını doldurduğu, çocukların ihtiyaç durumları ve nafaka miktarları dikkate alınarak iştirak nafakasının kaldırılması davasının reddi isabetli görülerek davacının bu yöndeki istinafının reddine karar verilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Asıl dava yoksulluk nafakasının kaldırılması/indirilmesi, karşı dava ise yoksulluk nafakasının arttırılması talebine ilişkindir. TMK'nın 176. maddesine göre; yoksulluğun ortadan kalkması halinde mahkemece nafaka kaldırılabileceği gibi, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına da karar verilebilir. Yasanın bu hükmü gözetildiğinde; nafaka miktarının değiştirilmesi yada kaldırılması isteklerinin, gelişip değişen şartlar ve hakkaniyet çerçevesinde değerlendirilmesi gerekir....
Öte yandan; ilk derece mahkemesi tarafından verilen 02/05/2017 tarihli ara karar ile, yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 50,00 TL'ye ve iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 350,00 TL'ye indirilmesine dair karar verildiği görülmüştür. HMK'nın 389. maddesi "Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. Birinci fıkra hükmü niteliğine uygun düştüğü ölçüde çekişmesiz yargı işlerinde de uygulanır." hükmünü haizdir....