"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tedbir Nafakası - Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından bağımsız tedbir nafakası talebinin reddi, boşanma davası, kusur belirlemesi ve fer'ileri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle ortak çocuklardan ...'...
Temyiz Sebepleri Davacı kadın vekili kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek bağımsız tedbir nafakası dava tarihinden tarafların anlaşmaya vardığı 11.02.2020 tarihine kadar kadın lehine meydana gelen birikmiş nafaka alacağı bulunduğunu, bu alacağının tahsil edilememesi kazanılmış hakkın ihlalini oluşturacağını, murisin borçlarından mirasçılarının müteselsil olarak sorumlu olacağını, biriken tedbir nafakası alacağından mirasçıları sorumlu tutulması gerektiğini belirterek hükmün tamamı yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, bağımsız tedbir nafakası davasında, evlilik birliğinin devam ettiği süre içinde sağ kalan eş olan davacının birikmiş tedbir nafakası alacağından vefat eden davalı eşin mirasçılarının sorumlu tutulup tutulmayacağına ilişkindir. 2....
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflarca Türk Medeni Kanunu’nun 166/1. maddesi uyarınca açılan boşanma davalarının birleştirilerek yapılan yargılaması sonucunda, ilk derece mahkemesince davacı-davalı erkeğin davasının reddine, davalı-davacı kadının davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velayetinin anneye verilmesine, çocuklar için tedbir, iştirak nafakası ile davalı-davacı kadın yararına maddi ve manevi tazminata hükmedilmiş, davalı-davacı kadının tedbir ve yoksulluk nafakası isteminin ise reddine karar verilmiş; hüküm, davacı-davalı erkek tarafından kusur tespiti, aleyhine hükmedilen tazminatlar, iştirak nafakası ve vekalet ücreti yönünden, davalı-davacı kadın tarafından ise kusur belirlemesi, tedbir ve iştirak nafakaları ile tazminatların miktarı, reddedilen tedbir ve yoksulluk nafakası talebi yönünden istinaf edilmiştir....
Mahkemece bozma ilamına uyularak yeniden verilen kararda, tarafların Gaziantep 4.Aile Mahkemesi’nin 2019/500 Esas, 2020/94 Karar sayılı 18.02.2020 tarihli kararı ile boşandıkları ve tarafların anlaşması ile maddi-manevi tazminat ve tedbir-yoksulluk nafakasına karar verilmediği gerekçesi ile konusuz kalan dava yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Her dava açıldığı tarihe göre değerlendirilir. Davacı kadın tarafından açılan bağımsız tedbir nafakası davası 15.08.2012 tarihinde açılmış, taraflar ise boşanmanın ferilerinden olan tedbir nafakasına yönelik 11.02.2020 tarihinde düzenlenen protokol uyarınca anlaşmaya varmıştır. Bu durumda mahkemece; bağımsız tedbir nafakası dava tarihinden tarafların anlaşmaya vardığı 11.02.2020 tarihine kadar bağımsız tedbir nafakası istemi hakkında değerlendirme yapılarak davanın esası hakkında karar verilmesi gerekirken karar verilmesine yer olmadığı yönünde hüküm kurulması doğru olmamış bozmayı gerektirmiştir....
Bozma ilamına uyulmasına karar veren ilk derece mahkemesi; bozma kapsamındaki iştirak nafakası, yoksulluk nafakası ve maddî tazminat miktarı haricinde; kadın ve ortak çocuklar yararına hükmedilen tedbir nafakası miktarlarını da artırmıştır. İlk derece mahkemesinin ilk kararında kadın ve çocuklar yararına aylık 250 TL tedbir nafakasına hükmedilmiş ve Dairemiz ilamının (1.) bendi ile hüküm tedbir nafakası miktarları yönünden onanarak kesinleşmiştir. Kadın ve çocuklar yararına hükmedilen aylık 250 TL tedbir nafakası yönünden kesin hüküm oluşmuştur. Durum böyle iken, ilk derece mahkemesince bozma sonrası yapılan yargılama sonucu verilen kararda kadın ve çocuklar yararına hükmedilen tedbir nafakası miktarlarını artırması doğru görülmemiş ve kararın bu yönden bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir....
İlk derece mahkemesince, davacının davasının kısmen kabulü ile müşterek çocuklar lehine her biri için aylık 400,00'er TL olmak üzere toplam aylık 1.200,00- TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının kendisine ilişkin tedbir nafakası talebinin reddine hükmolunmuştur. Davalı erkek vekili, davacının tedbir nafakası talebinin reddedilen tutarı üzerinden lehine vekalet ücreti takdir edilmesi gerektiği yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davacı kadın dava dilekçesinde kendisi için aylık 750,00- TL tedbir nafakası ve müşterek her bir çocuk için de ayrı ayrı aylık 500,00'er TL tedbir nafakasına hükmedilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince müşterek çocukların her biri için ayrı ayrı aylık 400,00'er TL olmak üzere toplam aylık 1200,00- TL tedbir nafakasına hükmedildiği, davacı kadın lehine istenen tedbir nafakası davasının reddedildiği görülmüştür....
İstinaf Sebepleri 1.Davacı erkek vekili, tanık beyanları ile davanın ispat edildiğini, kararın usule ve kanuna aykırı olduğunu beyanla; davanını reddi ve kusur belirlemesi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. 2.Davalı kadın vekili, tedbir nafakası talepleri hakkında hükümle birlikte karar verilmediğini, müvekkili ve ortak çocuklar için ara kararla takdir edilen tedbir nafakası miktarlarının yetersiz olduğu gibi dava tarihinden itibaren başlayacak şekilde tedbir nafakası takdir edilmesi gerekirken, 05.09.2019 tarihinden itibaren geçerli olacak şekilde tedbir nafakası takdir edilmesinin de doğru olmadığını beyanla; ortak çocuklar ile müvekkili lehine talep ettikleri tedbir nafakası ve miktarı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. C....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı-davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusuru, karşı davanın kabulünü, tedbir-yoksulluk nafakası ve maddi-manevi tazminat verilmemesini, tedbir-iştirak nafaka miktarını istinaf etmiştir. Davalı-davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusuru, erkek lehine maddi-manevi tazminat ve tedbir-yoksulluk nafakası verilmemesini, çocuklar için tedbir-iştirak nafakası verilmesini istinaf etmiştir....
Aile Mahkemesi TARİHİ : 31/12/2014 NUMARASI : 2012/323-2014/1737 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı tarafından boşanma davasında tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddi yönünden, davalı-karşı davacı tarafından ise kadının birleştirilen tedbir nafakası davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-davalı kadının temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı-karşı davacı erkeğin kadının birleştirilen tedbir nafakası davasına yönelik temyizinin incelenmesine gelince; Davacı-karşı davalı kadın, birleştirilen davada kendisi ve müşterek çocuğun öğreniminden kaynaklanan zorunlu giderler için 800 TL tedbir nafakası isteminde bulunmuştur....
Davalı-davacı kadın karşı davasına yönelik olarak başvurma harcını yatırmış olduğuna göre nispi harcı tamamlaması için kendisine süre verilmesi (Harçlar Kanununu madde 30-32), harç tamamlandığı taktirde işin esasına girilip tüm deliller birlikte değerlendirilerek karar verilmesi, yatırılmadığı takdirde Harçlar Kanununun 30. maddesi uyarınca işlem yapılması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. 2-Davalı-davacı kadın 21.11.2013 tarihinde Türk Medeni Kanununun 197. maddesine dayalı tedbir nafakası davası açmış, daha sonra taraflarca karşılıklı olarak açılan davalar ile tedbir nafakası davası ile birleştirilmiştir. Mahkemece kadın tarafından bağımsız açılan tedbir nafakası davası hakkında olumlu olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulmasına yer olmadığı şeklinde karar tesisi bozmayı gerektirmiştir....