"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi İhtiyati tedbir isteyen davacı vekili tarafından, ihtiyati tedbir istenen davalı aleyhine 01.11.2013 gününde verilen dilekçe ile ihtiyatı tedbir istenmesi üzerine; ihtiyati tedbirin kabulüne dair verilen karara itiraz üzerine ihtiyati tedbirin kaldırılmasına dair verilen 05.11.2013 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi ihtiyati tedbir isteyen davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ İstem, ortaklığın satış suretiyle giderilmesi ve davacıya isabet eden hisse üzerine ihtiyati tedbir konularak yediemine teslimine ilişkindir....
Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/112 Esas sayılı dosyası ile görülen iflas ertelenmesi davasında; mahkemece 09.02.2016 tarihli ihtiyati tedbir kararı ile; "..Hangi nedene dayanırsa dayansın, davacı şirket hakkında her türlü ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz ve muhafaza tedbirleri de dahil tüm takip işlemlerinin yapılmasının ihtiyati tedbir yoluyla durdurulmasına..." karar verildiği görülmektedir. Mahkemenin 09.02.2016 tarihli tedbir kararında; tedbirin, ihtiyati hacizleri de kapsadığı açıkça belirtildiğinden, söz konusu tedbir kararı, ihtiyati haczin infazını engeller mahiyette olup, anılan tedbir kararı uyarınca, borçlu şirket hakkında tedbir devam ettiği sürece, ihtiyati haciz işleminin uygulanması mümkün değildir. Somut olayda, ... ... 1....
C) İHTİYATİ TEDBİRE İTİRAZ: Davalı DEDAŞ vekili ihtiyati tedbir kararına itirazında; kaçak tespit ve tahakkukunun EPTHY'ne uygun olduğunu, tedbir kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, hukuki dinlenme hakları ihlal edilerek yokluklarında verilen ihtiyati tedbir kararının hukuka aykırı olduğunu, ihtiyati tedbir harcı alınmamasının doğru olmadığını, tedbir kararı verilecekse dahi borcun tamamı üzerinden teminat alınması gerektiğini, davacının tedbir kararından sonra da kaçak kullanmaya devam etmesi ihtimalinde dahi koruma getircek şekilde ihtiyati tedbir kararı verildiğini, tedbir kararı ile birlikte kaçak kullanımın önünün açılacağını, belirterek, ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir....
Bu ara kararı, ihtiyati tedbir talep eden davacı vekili tarafından temyiz edilmiş, temyiz dilekçesinde tedbir talebinin kabulü ile ... dosyalarındaki teminat mektuplarına ihtiyati tedbir konulması da istenmiştir. ...)6100 sayılı HMK’nun 390/.... maddesine göre ihtiyati tedbir talepleri dava açıldıktan sonra ancak asıl davanın görüldüğü mahkemeye yöneltilebilir. Aynı Kanun'un 391/son maddesinde, ihtiyati tedbir talebinin reddi halinde kanun yoluna başvurulabileceği öngörülmüş olup, davacı vekilinin ...’dan talep ettiği tedbir isteminin reddi gerekmiştir. ...- Esas hakkındaki temyiz itirazlarına gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....
Bu noksanlıkların giderilerek dosyanın gönderildiği anlaşılmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: İhtiyati tedbir kararına itiraz eden vekili, ihtiyati tedbir konusu uyuşmazlığa ilişkin olarak talepçi ... tarafından 19/12/2011 tarihinde ... Yüksek Eyalet Mahkemesi'nde müvekkili aleyhine alacak davası ikame edildiğini, bu nedenle tedbir talebi yönünden HMK'nun 390. maddesi uyarınca davaya bakan mahkemenin görevli bulunduğunu, ayrıca verilen tedbir kararının akabinde iki hafta içinde açılmış bir dava da bulunmadığını, ileri sürerek verilen tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir....
Maddesinde de belirtildiği üzere dava konusu üzerine tedbir konulabileceği, dosya kapsamında dava konusu taşınmaz ve onun yerine geçen değerler yönünden tedbir kararları verildiği, bunun dışında kalan davalının diğer bankalardaki paralarının dava konusu olmadığı, bu paralar üzerine bu dosyada tedbir kararı verilemeyeceği anlaşılarak 04/04/2023 tarihli duruşmanın 6 numaralı ara kararı ile davacı vekilinin tedbir talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." şeklindeki gerekçe ile "1- Davacı vekilinin davalının tüm banka hesaplarına tedbir konulması talebinin banka hesaplarındaki paranın dava konusu olmaması, dava konusu taşınmaz yerine geçen paraya ilişkin de istinaf ilamında belirtildiği üzere tedbir konulduğu, sonrasında da paranın aktarıldığı belirtilen İş Bankası hesabına ilişkin tedbir kararı verildiği, bunun dışında bankalara ilişkin tedbir konulması şartlarının oluşmadığından REDDİNE" karar verilmiştir....
İş Karar İHTİYATİ TEDBİR TALEP EDEN DAVACI : RAMAZAN ÇİĞDEM - TC.: VEKİLİ : Av. AYŞE BAÇİMER KARŞI TARAF : DENİZBANK ANONİM ŞİRKETİ -00341 TALEP : İhtiyati Tedbir TALEP TARİHİ : 22/02/2021 KARAR TARİHİ : 22/04/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 22/04/2021 Taraflar arasındaki ihtiyati tedbir talebine ilişkin talebin yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı ihtiyati tedbir talebinin reddine yönelik olarak verilen hükme karşı ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
Hal böyle olunca, mahkemece ihtiyati tedbire ilişkin yasal koşulların oluşmadığı, ihtiyati tedbir talep eden davacının tedbir talebinde haklı olduğunu yaklaşık olarak ispatlayamadığı gözetilerek yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik görülmemiştir. Davacının sunduğu deliller tedbir isteminin reddi kararından sonra sunulduğunda istinaf aşamasında değerlendirmeye tabi tutulamaz. İlk derece mahkemesinin değerlendirilmediği delilin istinaf aşamasında nazara alınması mümkün değildir. Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin ihtiyati tedbir talebinin reddi yönündeki kararında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden ihtiyati tedbir talep eden davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, ihtiyati tedbir isteyen tarafça, karşı taraf şirketin marka tescil başvurusuna yaptığı itirazın reddine ilişkin YİDK kararının iptali ve tescil edilmiş ise de markanın hükümsüzlüğü istemi ile açılan davada, başvuru konusu markanın kullanımının engellenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesinin talep edildiği, davanın konusu ve ihtiyati tedbir kararının ancak uyuşmazlık konusu hakkında verilebileceği gözetildiğinde başvuru konusu ibarenin kullanılmasının engellenmesi yönünde bir ihtiyati tedbir kararının işbu davada verilmesinin mümkün olmadığı, bu durumda ihtiyati tedbir koşullarının oluşmadığı anlaşılmakla, ihtiyati tedbir talep eden vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir....
VE ..." logolu ürün satışlarının devam ettiğini, marka hakkına tecavüz iddialarıyla ilgili alınan tedbir kararı sonrasında bu kararın infazı bakımından ek tedbir kararı verilmez ise sanal mağaza sahiplerinin marka hakkına tecavüz durumundan ve müvekkilinin haklarının ihlalinden haberdar olamayacağını, müvekkilinin karşı tarafın web sitesine erişimin engellenmesi yönünde aldığı ihtiyati tedbir kararının dahi bir anlamının kalmayacağını ileri sürerek, ilk derece mahkemesince verilen ihtiyati tedbir talebinin reddi kararının kaldırılmasını ve ek ihtiyati tedbir kararı verilmesini istemiştir. GEREKÇE : Dava, ihtiyati tedbir istemine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır....