Somut olayda, ödeme emrinin borçluya 24.02.2011 tarihinde tebliğ edildiği, icra takip dosyasından düzenlenen İİK’nun 103.madde davetiyesinin ise 09.10.2013 tarihinde tebliğ edildiği; borçlu vekilinin 16.11.2015 tarihinde icra memurluğuna başvurarak,ödeme emri, takip konusu çek ve ödeme emrinin tebliğine ilişkin bütün tebliğ mazbatalarının fotokopilerini talep ettiği, borçlu vekilinin şikayet dilekçesinde sadece 24.02.2011 tarihli ödeme emri tebliğ işlemini şikayet konusu yaptığı ve 103 davetiyesi tebliğ işleminin usulsüzlüğüne yönelik bir iddiada bulunmadığı, borçlu vekilinin 19.02.2016 tarihli duruşmada İİK’nun 103.madde davetiyesinin tebliğinin usulsüz olduğunu ileri sürdüğü görülmektedir.Bu durumda en geç anılan davetiyenin tebliğ edildiği 09.10.2013 tarihinde takibi öğrendiğinin kabulü gerekir. Buna göre borçlunun 17.11.2015 tarihinde icra mahkemesine taptığı şikayet İİK'nun 16/1. maddesinde öngörülen 7 günlük yasal süreden sonradır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre davacı aleyhine kira alacağından dolayı tahliye talepli icra takibine gidildiği davacının ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğinden bahisle şikayette bulunduğu ayrıca kefaletin geçersiz olduğu iddiası ile takibin iptalini istediği ve takibe dayanak belgelerin eksik olduğu iddası ile ödeme emrinin iptalini istediği, davacıya çıkartılan ödeme emri tebligat parçasının incelenmesinde TK21/1 maddesine göre ödeme emrinin davacıya tebliğ edildiği, ancak beyanı alınan kişinin kim olduğunun tebligat parçasına yazılmadığı, ödeme emrinin davacıya usulsüz tebliğ edildiği, davacının 10/10/2018 tarihinde itirazını içerir dilekçe verdiği, yasal süre içerisinde 17/10/2018 tarihinde de davayı açtığı, bu nedenle davalı tarafın istinaf talebinin esastan reddi gerektiği, her ne kadar davacı taraf katılma yolu ile vermiş olduğu istinaf dilekçesinde takibin iptali ve ödeme emrinin iptaline yönelik talepleri hakkında bir karar verilmediğini beyan...
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; doğrudan T3 A.Ş. aleyhine dava açılamayacağını, mahkemece bu hususun değerlendirilmediğini, ödeme emrinin borçlunun kızına tebliğ edildiğini, borçlunun kızının farklı bir adreste yaşadığının kanıtlanmadığını, ödeme emrinin davacının adresinde tebliğ edildiğini, tebliğ adresinde muhatapla aynı adreste yaşayanlara tebligat yapılabileceğini, PTT memurunun kişinin nerede olduğu, ne zaman döneceği gibi hususları araştırma ve yazma yükümlülüğünün bulunmadığını ileri sürerek kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, genel haciz yoluyla yapılan takipte borçlunun ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği iddiasına yönelik tebliğ tarihinin düzeltilmesine ilişkindir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/11/2021 NUMARASI : 2021/1215 ESAS - 2021/1731 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı asil dava dilekçesinde özetle; İstanbul 19. İcra Müdürlüğünün 2021/19385 Esas sayılı dosyasında gönderilen ödeme emrinin 07/08/2021 tarihinde kendisine değil abisine tebliğ edildiğini, ödeme emrinin tebliğ işleminin usulsüz olduğunu, abisi ile aynı adreste oturmadığını, kendisinin adresinin farklı olduğunu söyleyerek usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile tebliğ tarihinin 06/09/2021 olarak düzeltilmesine, usul ve yasaya aykırı hacizlerin iptaline karar verilmesini istemiştir....
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ödeme emrinin borçluya usulüne uygun şekilde tebliğ edildiğini, davaya konu adreste borçlunun ailesi ile ikamet ettiğini beyan ederek davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; "Şikayetin kabulü ile, Giresun İcra Müdürlüğü'nün 2019/8889 Esas sayılı icra dosyasındaki borçlu davacıya gönderilen ödeme emrinin tebliğ tarihinin 09/10/2019 olarak düzeltilmesine, şikayet edenin takibin iptali talebinin reddine" dair karar verildiği anlaşılmıştır....
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : İlk derece mahkemesince, Davanın kabulüne, Yalova icra müdürlüğünün 2018/7892 esas sayılı icra dosyasındaki ödeme emrinin tebliğine ilişkin işlemin iptaline, ödeme emrinin tebliğ tarihinin 19/03/2020 olarak düzeltilmesine, karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : İlk derece mahkemesi kararına karşı, davalı alacaklı vekili tarafından yasal süresi içerisinde istinaf talebinde bulunulmuş olup, davalı kurum harçtan muaftır. Davalı alacaklı vekili istinaf dilekçesinde; ödeme emrinin borçluya usulüne uygun şekilde tebliğ edildiğini, dava açılmasına sebebiyet vermedikleri halde mahkemece müvekkilleri aleyhine vekalet ücretine hükmedildiğini, müvekkili kurum harçtan muaf olduğu halde dava harçlarının müvekkiline yükletildiğini, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğunu belirtmiştir....
İcra Müdürlüğünün 2020/11407 Esas sayılı dosyasında takip başlatıldığını, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, mernis adresine çıkartılan tebligat zarfının açık mavi renkte olması gerektiğini, tebligat muhtara usulüne uygun yapılmadığını, takipten 10/09/2021 tarihinde haberdar olduklarını, ayrıca kamu düzenine ilişkin davalarda şikayetin süresiz olduğunu, müvekkili aleyhine haksız olarak konulan hacizlerin kaldırılması gerektiğini söyleyerek tebliğ tarihinin 10/09/2021 olarak düzeltilmesine, borca ve ferilerine yönelik itirazlarının kabulü ile hacizlerin kaldırılmasına, takibin iptaline karar verilmesini istemiştir....
İcra Müdürlüğünün 20.02.2018 tarihli kararının kaldırılmasına, ödeme emri tebliğ tarihinin 02.09.2015 olarak düzeltilmesine karar verildiği, ancak ödeme emrinin tebliğ tarihinin düzeltilmesine ilişkin iş bu şikayet dosyasında kararın kesinleşme şerhi bulunmamakla, kararın kesinleşmediği anlaşılmaktadır. Davalı ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesini istediğine göre, Mahkemece şikayet dosyasının kesinleşmesi beklenerek ve buna göre davalının icra dosyasına yaptığı itirazın süresinde olup olmadığı değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir....
Sayılı takip dosyasında borçlu T1 yapılan 30/09/2019 tebliğ tarihli ödeme emri ile borçlu T2 yapılan 14/10/2019 tebliğ tarihli ödeme emrinin iptaline, TK.nun 32 maddesi uyarınca tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak bildirilen 14/02/2020 tarihi olarak tespitine, Davacıların borca ve sair sebeplere yönelik yaptığı itirazlarının takibin türüne göre İcra Müdürlüğüne yapılması gerektiğinden ve İcra Mahkemesine yapılan itiraz sonuç doğurmayacağından reddine, karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : İlk derece mahkemesi kararına karşı, davalı alacaklı vekili tarafından yasal süresi içerisinde istinaf talebinde bulunulmuş olup, davalı kurum harçtan muaftır....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ödeme emrinin usulüne uygun olarak davacıya tebliğ edildiğini, davacının 26/08/2021 tarihinde takipten haberdar olduğunu söyleyerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; ''Şikayetin kabulü ile İstanbul 9.İcra Müdürlüğünün 2021/19633 esas sayılı dosyasında davacı-borçluya yapılan ödeme emri tebliğ tarihinin muhatabın öğrenme tarihi olan 01/09/2021 tarihi olarak düzeltilmesine, düzeltilen tebliğ tarihine göre takip kesinleşmeden konulan hacizlerin kaldırılmasına'' karar verildiği görülmüştür....