Somut olayda taşınmazların temliki satış şeklinde gerçekleştirildiğine göre TMK'nun 560 ila 571. maddesi arasında öngörülen tenkis davasına konu teşkil etmeyeceğinden tenkis davasındaki feragatin muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı iptal tescil davası açılmasına engel teşkil etmeyeceği açıktır.Hal böyle olunca; tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda toplanan ve toplanacak deliller çerçevesinde hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde bir hüküm kurulmasının doğru olmadığı gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda muvazaa olgusunun sabit olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalılar vekilince süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hakimi ...'ün raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü....
Noterliğinin 17/10/2019 tarihli, 19160 ve 19161 yevmiye nolu ihtarnamenin kat edilerek borcun ödenmesinin ihtar edildiğini, davalılardan T4nin maliki bulunduğu Manisa ili, Turgutlu ilçesi, Urganlı Mahallesi, 164 Ada, 4 Parselde kayıtlı taşınmazı 10/04/2020 T3 Şirketine devrettiğini, yapılan devir işleminin muvazaalı ve mal kaçırma maksadı ile yapıldığını, bu nedenle borçlu ile muvazaalı hukuki muamele sebebi ile müvekkilinin zararına yapılan T3 yöneltildiğini beyan ederek, yapılan devir işlemi muvazaa ve mal kaçırma hukuksal nedenine dayalı olarak yapıldığından, İİK. 281/2. maddesi uyarınca öncelikle devredilen taşınmaz kaydına ihtiyati haciz konulmasına, akabinde ise TBK'nun 19. maddesine göre muvazaa nedeni dayalı tasarrufun iptaline karar verilmesini talep etmiştir. B)DAVALININ CEVABININ ÖZETİ: Dava dilekçesi tebliğ edilmediğinden davalılar davaya karşı cevap vermemiştir. C)İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Turgutlu 2....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davalılar şirket ve ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Hükmüne uyulan bozma ilamında, dava dilekçesindeki ileri sürülüşe ve yargılama aşamasındaki sözlü ve yazılı açıklamalara göre davanın niteliği itibariyle B.K 18. maddesinde tanımını bulan muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davası olduğu, İİK 277 vd. maddelerinde sözü edilen iptal davalarının, borçlu tarafından geçerli olarak yapılmış bazı tasarrufların hükümsüz bulunması için açıldığı oysa muvazaa davasının, alacaklı ve borçlunun yaptığı tasarruf işleminin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tespit ettirmeyi amaçladığı, kural olarak muvazaa nedeniyle hakları ihlal olunan ve zarar gören 3.kişilerin (olayımızda davacı), tek taraflı ve çok taraflı hukuki işlemlerin...
, bir an için davanın Borçlar Kanunu’nun (BK) 18 vd. maddelerinde belirtilen muvazaa hukuksal nedenine dayalı olarak açıldığının kabul edilmesi hâlinde dahi davalıların alacaklıdan mal kaçırmak amacıyla söz konusu satış işl....i gerçekleştirip gerçekleştirmediklerinin araştırılmasının gerektiği, bu koşulun araştırılmasının zaten iptal davasının şartlarından birisi olduğu, bu hâlde Yargıtay bozma ilamında belirtildiği gibi muvazaa olgusunun varlığının BK'nın 18 vd maddeleri gereğince araştırılarak, muvazaanın kanıtlanması hâlinde İİK 279 vd maddelerin benzetme yoluyla uygulanması suretiyle hüküm oluşturulmasının hukuka uygun olmayacağı gerekçesiyle direnme kararı verilmiştir....
-KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle, davacı vekilinin 09.12.2010 tarihli oturumdaki imzalı beyanıyla isteğini daraltmak suretiyle muvazaa hukuksal nedenine dayandığını bildirdiği taşınmaz bedelinin miras bırakan tarafından ödendiği iddiasının gizli bağış niteliği taşıdığı bu tür temliklerde 01.04.1974 tarih 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının uygulanamayacağı anlaşıldığına göre; davacıların temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 28.03.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Borçlar Kanunu'nun 19. maddesinde düzenlenen dava konusu işlemin danışıklı (muvazaalı) yapıldığı iddiasına dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. BK'nın 19. maddesine dayalı olarak açılan muvazaa davasında, asıl amaç borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tespit ettirmek ve bu suretle borçludan olan alacağın tahsilini sağlamaktır. İİK 277. maddesinde sözü edilen iptal davaları borçlu tarafından geçerli olarak yapılmış bazı tasarrufların hükümsüz kılınması için açılır. Oysa muvazaa davası borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tespit ettirmeyi amaçlar. Kural olarak muvazaa nedeniyle hakları ihlal olunan ve zarar gören 3. kişiler tek taraflı veya çok taraflı hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilirler. Muvazaaya dayalı iptal davasında, davacı muvazaalı işlemle kendisinin zararlandırıldığını ileri sürmektedir....
"İçtihat Metni"Davacı ... ile davalılar ... (...) ... vs. arasındaki davadan dolayı Mersin 2.Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 13.10.2006 gün ve 80-653 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık, BK''nın 18.maddesine göre genel muvazaa hukuksal nedenine dayalı tapu iptali tescil istemine ilişkin olduğundan kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay Yüksek 4.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 4.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 19.04.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava dilekçesindeki iddianın ileri sürülüş biçimi ve açıklamalara göre, davanın niteliği itibari ile TBK'nun 19. maddesinde tanımını bulan muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davası olduğu anlaşılmaktadır. Uygulamada anılan sözleşmeler gerek özü, gerekse işleyişi açısından, genelde muvazaa, özelde ise nam-ı müstear olarak nitelendirilmektedir. Yüzeysel bakıldığında iptal davaları ile muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de, bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öte gitmemektedir. İcra İflas Kanunu' nun 277. maddesinde söz edilen iptal davaları borçlu tarafından geçerli olarak yapılmış bazı tasarrufların hükümsüz kılınması için açılırken, muvazaa davası borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tespit ettirmeyi amaçlar. Kural olarak muvazaa nedeni ile hakları ihlal olunan ve zarar gören üçüncü kişiler tek taraflı veya çok taraflı hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilir....
Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı miras payı oranında tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı, mirasbırakan ...'in, 505 ve 508 parsel sayılı taşınmazlarını 06.07.2007 tarihinde davalı oğlu ...'e ölünceye kadar bakma akdi ile devrettiğini, anılan temlikin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu, mirasbırakanın devir tarihinde bakıma ihtiyacı olmadığı gibi ölene kadar çekişme konusu taşınmazları kullanmaya devam ettiğini ileri sürerek miras payı oranında iptal ve tescile, olmazsa tenkise karar verilmesini istemiştir. Davalı, bakım borcunu yerine getirdiğini, mirasbırakanın dava dışı taşınmazları bulunduğunu ve devrin mal kaçırma amaçlı olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, muvazaa iddiasının kanıtlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; mirasbırakan ...'...
Davacı tarafından 4.8.1993 tarihinde açılan muris muvazaasına dayalı tapu iptal ve tescile yönelik dava, tenkis davası ile birleştirilmiş, mahkemece muvazaa nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davasının reddine, tenkis davasının ise kabulüne karar verilmiştir. Davacının muvazaa nedenine dayalı tapu iptal ve tescile yönelik davanın reddini de temyiz ettiği anlaşılmakla inceleme görevi Yargıtay l. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay l. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 15.04.2008...