ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/09/2013 NUMARASI : 2012/243-2013/315 Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 02.06.2015 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat M..A..C.. ile temyiz edilen vekili Avukat E..B..Ö.. geldiler, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil, olmadığı takdirde tenkis isteğine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTAL VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptal tescil, olmadığı takdirde tenkis davası sonunda, yerel mahkemece tapu iptal tescil isteğinin kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı ... vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hâkimi ...'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil, mümkün olmadığı takdirde tenkis isteğine ilişkindir. Davacı, 10/12/2012 tarihinde ölen mirasbırakanı ...'ın, maliki olduğu 3305 ada 1 sayılı parselde tapuya kayıtlı 37 numaralı bağımsız bölümü gelini davalı ...'...
Dava TBK'nun 19 madddesi gereğince muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal istemine ilişkindir.Kural olarak 3.kişiler, danışıklı işlem nedeniyle hakları zarara uğratıldığı takdirde tek taraflı veya çok taraflı olan bu hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilir. Çünkü danışıklı bir hukuki işlem ile 3.kişilere zarar verilmesi onlara karşı işlenmiş bir haksız eylem niteliğindedir. Ancak 3.kişinin danışıklı işlem ile haklarının zarara uğratıldığının benimsenebilmesi için onun danışıklı işlemde bulunandan alacaklı olması ve danışıklı işlemin alacağının ödenmesini önlemek amacıyla yapılmış bulunması gerekir. Davacının bu davadaki amacı alacağını tahsil edebilmek için muvazaa nedeniyle temelde geçersiz olan işlemin hükümsüzlüğünü sağlamaktır.Muvazaaya dayalı davalarda davacının icra takibine geçmesi ve aciz belgesi almasına gerek yoktur. Muvazaaya dayalı iptal davasında davacı muvazaalı işlemle kendisinin zararlandırıldığını ileri sürmektedir....
Dava, TBK'nın 19.maddesinde tanımını bulan muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal istemine ilişkindir. HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf itirazları, İİK ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda; BK 19 vd maddelerine dayalı alacağın tahsiline yönelik muvazaa davasında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "muvazaa" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden alacağın tahsilini sağlamaktır. Bu tür davalarda kıyasen İİK'nın 281/2 maddesi uygulanır. İİK'nın 281/2. maddesinde "Hakim, iptale tabi tasarrufların konusu olan mallar hakkında alacaklının talebi üzerine ihtiyati haciz kararı verebilir. Teminatın lüzum ve miktarı mahkemece takdir olunur. Şu kadar ki, davanın, elden çıkarılmış mallar yerine kaim olan kıymete taalluku halinde teminat göstermeksizin ihtiyati haciz kararı verilemez" hükmü yer almaktadır....
E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, TBK'nın 19.maddesine dayalı tasarrufun istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı İlhan vekili tarafından istinaf edilmiştir. Dava dilekçesindeki iddianın ileri sürülüş biçimi ve açıklamalara göre, davanın niteliği itibari ile TBK'nun 19. maddesinde tanımını bulan muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davası olduğu anlaşılmaktadır. Uygulamada anılan sözleşmeler gerek özü, gerekse işleyişi açısından, genelde muvazaa, özelde ise nam-ı müstear olarak nitelendirilmektedir. Yüzeysel bakıldığında iptal davaları ile muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de, bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öte gitmemektedir....
Maddeleri uyarınca tasarrufun iptali, olmadığı takdirde TBK 19 gereği muvazaa nedeniyle iptal istemine ilişkindir....
Davanın niteliği itibari ile 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK) 19. maddesinde yer alan muvazaa hukuksal nedenine göre açılan iptal davası mı yoksa sıra cetvelinin iptali (düzeltilmesi) davası mı olduğu, burada varılacak sonuca göre tarafların bildireceği delillerin toplanması ve sonucuna göre bir karar verilmesinin gerekip gerekmediğinin değerlendirilmesi gerekmektedir. Dava, mahkemece sıra cetvelinin iptali (düzeltilmesi), görevsizlik kararı veren Kayseri BAM 6. Hukuk Dairesince 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK) 19. maddesinde tanımlanan muvazaa hukuksal nedenine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali istemi olarak nitelendirilmiştir. "6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 33. maddesinde yer alan “Hâkim, Türk hukukunu resen uygular.” ilkesi uyarınca maddi olayları açıklamak taraflara, ileri sürülen olayları hukuken nitelemek ve uygulanacak kanun hükümlerini tespit etmek ve uygulamak hâkime ait bir görevdir....
un davalı ... aleyhine açtığı muvazaa nedenine dayalı tapu iptal ve tescil davasının lehine sonuçlanarak 3/8 payın adına tescil edildiğini, 5/8 payın halen davalı ... adına kayıtlı olduğunu ileri sürerek pay oranında iptal ve tescil isteğinde bulunmuştur. Davalı ..., kendisine husumet yöneltilemeyeceğinden davanın reddini savunmuş, davalı ... yargılamaya katılmamıştır. Mahkemece, davalı ...'ye yapılan temlikin mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla muvazaalı olarak yapıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davalı ... hakkındaki davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiştir. Karar, davalı ... tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : None DAVA KONUSU : İnançlı Temlik ve Muvazaa Hukuksal Nedenine Dayalı Tapu İptali ve Tescil,Olmadığı Taktirde Taşınmazın Değerinin Tahsili KARAR : 6100 sayılı HMK'nın 352/1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; müvekkilinin maliki olduğu dava konusu taşınmazın davalı T10 alınan borç karşılığı teminat olarak davalı T10 devredildiğini, davalı Rıdvan'ın da dava konusu taşınmazı muvazaalı bir şekilde diğer davalılara devrettiğini, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tapuya tesciline, olmadığı taktirde taşınmazın değerinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dava, inançlı temlik ve muvazaa hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde taşınmazın değerinin tahsili istemine ilişkindir....
İstinaf nedenleri; yasal koşulları oluştuğu halde, iptal isteğine konu taşınmazların 3.kişilere devrinin önlenilmesi amacıyla, talep gibi ihtiyati tedbir konulması gerekirken, bu yöndeki talebin reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğuna yöneliktir. Dava, 6183 sayılı AAUHK.'nun 30. ve TBK'nun 19.madde hükmü kapsamında açılmış muvazaa hukuksal nedenine dayalı tasarrufun iptali isteğine ilişkindir. Gerek TBK.m.19'da düzenlenen muvazaa hukuksal nedenine dayanılarak açılan iptal davaları gerekse 6183 sayılı kanun kapsamında açılmış tasarrufun iptali davaları, tasarrufa konu malların aynı ile ilgili olmayıp, alacaklıya alacağını temin imkanı sağlayan nispi nitelikteki dava türleridir. Muvazaaya dayalı iptal davalarında, davanın başarıya ulaşması halinde İİK'nın 283/1 maddesi kıyasen uygulanarak, davacıya tasarruf konusu taşınmaz üzerinden haciz ve satış yetkisi verilmesine karar verilecektir. Davacı tarafın talebi de zaten buna yöneliktir....