Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dava, Borçlar Kanununun 18.maddesinde düzenlenen muvazaa hukuksal sebebine dayalı iptal istemine ilişkin olup, hüküm Asliye Hukuk Mahkemesince verilmekle; temyiz inceleme görevi 2797 sayılı Yargıtay Yasası'nın 14. maddesi ile Başkanlar Kurulu'nun 23.2.2004 gün 3 sayılı kararı uyarınca Yüksek 4.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE 16.10.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Semin'in yakın arkadaşları olduklarını, eğer aksi görüş kabul edilecek olursa taşınmazın satım tarihlerindeki değeri ile gerçek değeri arasında fahiş fark olup, ihtiyacı olan aciz halindeki kişinin fahiş oransızlıkla mal satımında gabinin unsurlarının bulunduğunu ve gabin sebebiyle tapunun iptali gerekeceğini ileri sürerek, öncelikle muvazaa hukuksal nedenine dayalı olarak tapu kaydının iptali ile mirasçılar adına tesciline; aksi takdirde gabin hukuksal nedenine dayalı olarak tapu iptal ve davacılar adına tesciline karar verilmesi istemişlerdir. Davalı ..., iptali istenen hukuki işlemlere taraf olmadığını ve 1 yıllık hak düşürücü süre geçtiğinden gabine dayanılamayacağını, davalı ..., iddiaların yersiz olduğunu ve tapu kayıt maliki olmadığını, davalı ... ise, çekişmeli taşınmazı tapu kayıt maliki olarak görünen diğer davalı ...’den bedeli karşılığında satın aldığını, iyi niyetli üçüncü kişi konumunda bulunduğunu bildirip davanın reddini savunmuşlardır....

      C)İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Açtıkları davanın muvazaa davası olduğunu, ancak davanın amacının alacağın tahsilini sağlamak olduğundan taşınmazın aynına ilişkin olmadığını, davanın alacağın tahsiline yönelik bir dava olduğunun göz önünde bulundurulması gerektiğini, davalı borçlu hali hazırda bir kez taşınmazı alacaklı davacıdan kaçırdığını, taşınmazın ikinci bir kez daha kaçırılmasının mümkün olduğunu, İİK'nun 281. maddesinde tasarrufun iptali davalarında daha özel bir geçici hukuki koruma tedbiri öngörüldüğünü belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir. D)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, TBK'nun 19. maddesi uyarınca muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal istemine ilişkindir....

      C)İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; iptale tabi tasarruf konusu olan muvazaalı takip dosyasında borçlunun maaşı üzerine konulan haciz sebebiyle dosyaya gelen ve gelecek olan maaş kesinti vb. tutarlar üzerine İİK'nun 281. maddesi gereğince haciz konulmasına karar verilmesi gerektiğini, İİK'nun 281/2. maddesinde tasarrufun iptali davalarına özgü özel bir ihtiyati haciz düzenlemesinin mevcut olduğunu, buna göre ihtiyati haciz talep edilmesinin mümkün olduğunu, ilk derece mahkemesinin ihtiyati haciz taleplerinin reddine yönelik verdiği red kararının hatalı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. D)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, TBK'nun 19. maddesi uyarınca muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir....

      un bir kısım mirasçılarla birlikte açtıkları muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı davayı takip etmediklerinden açılmamış sayılmasına karar verildiğini, diğer mirasçılar yönünden muvazaa iddiası sabit görülerek (2005/96 E -119 K) kabul edilip kararın kesinleştiğini ileri sürerek, miras payları oranında tapuların iptal ve tescilini istemişlerdir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davalı ... yönünden davanın husumet yokluğundan reddine, diğer davalılara yönelik davanın muvazaa iddiası sabit görülerek 5, 8, 34, 35, 46-60, 87, 95, 99, 177, 178, 188, 192 ve 257 parsel sayılı taşınmazların tapularının iptali ile davacıların miras payları oranında tesciline karar verilmiştir. Karar, davalılar tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 15.3.2011 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat ... ile temyiz edilen vekili Avukat ......

        ın, diğer mirasçılarını mirastan mahrum etmek amacıyla, birbirine çok yakın tarihlerde çekişmeli taşınmazlarını muvazaalı olarak doğrudan ya da 3.kişileri aracı kılarak davalılara aktardığını, daha önce davacılar Muhammet Basri ve Faruk'un bir kısım mirasçılarla birlikte açtıkları muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı davayı takip etmediklerinden açılmamış sayılmasına karar verildiğini, diğer mirasçılar yönünden muvazaa iddiası sabit görülerek (2005/96 E -119 K) kabul edilip kararın kesinleştiğini ileri sürerek, miras payları oranında tapuların iptal ve tescilini istemişlerdir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davalı ... yönünden davanın husumet yokluğundan reddine, diğer davalılara yönelik davanın muvazaa iddiası sabit görülerek 5, 8, 34, 35, 46-60, 87, 95, 99, 177, 178, 188, 192 ve 257 parsel sayılı taşınmazların tapularının iptali ile davacıların miras payları oranında tesciline karar verilmiştir....

          İİK 277. maddesinde sözü edilen iptal davaları borçlu tarafından geçerli olarak yapılmış bazı tasarrufların hükümsüz kılınması için açılır. Oysa muvazaa davası borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tespit ettirmeyi amaçlar. Kural olarak muvazaa nedeniyle hakları ihlal olunan ve zarar gören 3. kişiler tek taraflı veya çok taraflı hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilirler. Muvazaaya dayalı iptal davasında, davacı muvazaalı işlemle kendisinin zararlandırıldığını ileri sürmektedir. İİK 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen iptal davası açma hakkı davacının genel hükümlere, muvazaaya dayanarak dava açmasına engel değildir. Davacının iddiasını kanıtlaması halinde davacının tasarruf üzerinde haciz ve satışını isteyebilmesi yönünden hüküm kurulması gerekecektir. (Yargıtay 17....

          Diğer yandan, gerek 6098 sayılı BK'nın 19. maddesinde düzenlenen muvazaa davaları ve gerekse de İİK'nın 277 ve devamı hükümlerinde düzenlenen iptal davaları; tasarrufa konu malların (unsurların) aynı ile ilgili olmayıp; alacaklıya, alacağını temin imkanı sağlayan nispi nitelikte bir dava türüdür. Tasarrufa konu mallar üzerine ihtiyati haciz konulabileceği ise, yasa da ayrıca düzenlenmiştir.(İİK. m.281/2) Yukarıda yapılan açıklamalar gereğince somut olay değerlendirildiğinde; eldeki TBK'nın 19.maddesi kapsamında muvazaa hukuksal nedenine dayalı tasarrufun iptali davasında, devrinin yapıldığı iddia olunan taşınmazın aynına ilişkin bir uyuşmazlık bulunmadığından ve dava para alacağına ilişkin bulunduğundan, ilk derece mahkemesinin ihtiyati tedbir ara kararında ve ihtiyati tedbire itiraz üzerine verilen itirazın reddi ara kararında isabet bulunmamaktadır....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Tasarrufun İptali (TBK. 19. madde) istemine ilişkindir. 04.06.1958 gün ve 15/6 sayılı İBK'da da belirlendiği gibi, HMK'nın 24/1, 25, 26, 30 ve 33. maddeleri gereğince hakim, tarafların ileri sürdükleri maddi vakıalar, bunlara bağlı netice-i taleplerle bağlı ve fakat hukuki tavsiflerle bağlı olmayıp, kanunları re'sen uygulamakla ve neticeye vardırmakla yükümlüdür. Bu nedenle davanın dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK'nın 19. maddesinde düzenlenmiş muvazaa iddiasına dayalı iptal istemine ilişkin olduğu kabul edilerek inceleme ve değerlendirmeler bu çerçevede yapılmıştır. Muvazaa nedenine dayalı, davalı borçlunun maaşını aldığı dava dışı kamu kurumu tarafından yapılan maaş haczi sırasına itiraz davalarında iddia, kural olarak, borçlu ile davalı alacaklının anlaşmalı (muvazaalı) biçimde borç ilişkisi oluşturarak, diğer alacaklılardan mal kaçırma amacı güttükleri noktasındadır....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalı ...'ın davacının eski eşi olduğunu, davacı ve davalının evlilik birliği içerisinde edinmiş olduğu taşınmazları aralarındaki boşanma davasının kesinleşmesinden ve davalının bu kararı öğrenmesinden hemen sonra aynı hastanede çalışan arkadaşlarına devrettiğini satışların mal kaçırmak, katılma payını azaltmak amacı ile yapılan muvazaalı satışlar olduğunu belirterek dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile davalı ... adına tapuya tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur. Diğer davalılar cevap dilekçesi sunmamıştır....

            UYAP Entegrasyonu