Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, borçlunun maaşının üzerine konulan muhtelif hacizlerden bu davalının alacağının muvazaalı olduğu iddiasıyla BK’nun 19. maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptaline ilişkindir. HMK'nin 33. maddesine göre Hakim, Türk Hukukunu resen uygulamak zorundadır. Bir davada olayları belirtmek ve açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme Hakime aittir.Dava dilekçesindeki açıklamalarda TBK 19.maddesine dayanarak açtıkları anlaşılmaktadır. Davacının kendisinin alacağını akim bırakan bir işleme karşı, BK 18.(yeni 19.) maddeye dayalı olarak bir dava açabilir. Çünkü yapılan yargılama sonunda dava konusu takibin muvazaalı olduğunun anlaşılması halinde İİK'nun 283.maddesinin kıyasen uygulanarak, anılan takip dosyasının alacaklısının yaptığı tahsilatların davacıya iadesi gerekeceği gibi davacının haciz sırasıda değişecektir. Bu nedenle davacının bu davayı açmakta hukuki yararı vardır. Somut olayda davacının alacaklı bulunduğu ......

    Gerek, tasarrufun iptali davaları gerekse BK'nun 19.maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptali davalarında, diğer dava koşullarının yanında iptali istenilen işlemin borcun doğumundan sonra yapılmış olması gerekmektedir. Borcun doğumundan kasıt ise borçlu hakkında başlatılan takibin tarihi değil, takibe esas olan borcun doğduğu tarihtir. Somut olayda, davacı alacaklı idare borçlu hakkında 1997-1999 dönemine ait vergi alacağı nedeniyle 2002 yılında takip başlatmış ve ödeme emri 30.09.2002 tarihinde tebliğ edilmiştir. Buna göre borcun doğumu 1997-1999 yılına ait vergi borcunun yasa uyarınca ödeme zamanı olup ilk tasarruf ise bundan sonra 30.05.2000 tarihinde yapılmıştır. Mahkemece,işin esasına girilerek, oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....

      Dava, tasarrufun iptali istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK'nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Somut uyuşmazlıkta davacı vekili, dava dilekçesinde davalı T4 tarafından diğer davalı T6 verilen bono ve bono sebebiyle bu davalı tarafından da borçlu T4'a yapılan takibin, maddi ve manevi tazminat davasında hükmedilen tazminatın tahsilini engellemek, mal kaçırmak amacı ile muvazaalı olarak yapıldığını iddia ederek İİK 277 ve devamı maddeleri ve TBK'nın 19. maddesi gereğince muvazaalı takibin iptalini talep ve dava etmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL - TENKİS Taraflar arasında görülen tapu iptali-tescil ve tenkis davası sonunda, yerel mahkemece asıl ve birleştirilen davaların kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar asıl ve birleştirilen davalarda davalılar tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'nun raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Asıl ve birleştirilen Salihli 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/49 Esas, Salihli 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/832 Esas sayılı davaları muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, birleştirilen Salihli 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/718 Esas (bozmadan sonra 2018/376 Esas) sayılı davası TBK 19. maddesine dayalı araç satışı ve hat devir işleminin iptali istemine ilişkindir....

        HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dava, TBK'nın 19. maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptali istemine ilişkindir. HMK'nın 33. maddesine göre hâkim, Türk hukukunu resen uygulamak zorundadır. Bir davada öne sürülen maddi olguların hukuki nitelendirilmesini yapmak, uygulanacak yasa maddelerini bulmak ve uygulamak hakimin doğrudan görevidir. Yüzeysel bakıldığında iptal davaları ile muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öte gitmemektedir. İİK'nin 277'inci maddesinde sözü edilen iptal davaları borçlu tarafından geçerli olarak yapılmış bazı tasarrufların hükümsüz kılınması için açılır. Oysa muvazaa davası borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tesbit ettirmeyi amaçlar....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava, öncelikle İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak, olmadığı takdirde TBK 19. maddesine istinaden muvazaa sebebiyle tasarrufun iptali davasıdır HMK’nın 355.maddesi uyarınca inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmış, kamu düzenine aykırılık olup olmadığı ise re'sen gözetilmiş ayrıca; HMK'nın 357. maddesindeki "İlk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunma istinafta dinlenemez ve istinafta yeni delillere dayanılamaz" kuralı nazara alınmıştır....

        Dava BK’nun 19.maddesine dayalı olarak muvazaalı takibin iptaline ilişkindir. Gerek İİK'nun 277. maddesine göre açılan tasarrufun iptali davalarında gerek de BK'nun 19.maddesine dayalı olarak açılan danışıklı işlemin iptaline ilişkin davada asıl amaç alacağın tahsilini sağlamaktır.Tasarrufun iptali davasının görülebilmesi için alacaklının kesinleşmiş bir alacağının bulunması zorunludur. Diğer bir deyişle davacının alacağının mevcudiyetine dair tereddüt bulunmamalıdır. Somut olayda davalı ... hakkında davaya konu alacak için ... 14. ... Müdürlüğü'nün 2012/2431 sayılı takip dosyasıyla takip başlatılmış ödeme emri tebliğinin usulüne uygun olmadığı gerekçesiyle davalı ... tarafından ... mahkemesine şikayette bulunulmuş ... 24. ... Mahkemesi'nin esas 2013/30 karar sayılı ilamı ile şikayetin kabulüne öğrenme tarihinin 24.12.2012 olduğuna karar verilmiştir....

          İcra Hukuk Mahkemesinin 2018/270 esas 2018/399 karar sayılı kararı ile söz konusu takibin durdurulduğunu, mahkemece davalı USL'nin kendi edimini oluşturan 600.000.00,TL satış bedelinin icra veznesine depo etmesine kadar takip işlemlerinin durdurulmasına karar verildiğini, kararın kesinleştiğini, mahkemenin tarafları dahi karıştırarak özensiz inceleme yaptığını, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapıldığını, davalı USL'nin kasten alacaklı davalıyı zarara uğratmak ve alacağın tahsilini engellemek amacıyla diğer davalıyla muvazaalı bir takip başlattığını, davalı Abdurrahman'ın diğer davalı USL nezninde taşınır, taşınmaz, maaş haczi gibi haciz gerçekleştirmediğini, TBK 19 hükmüne dayanılarak dava açıldığını beyanla mahkeme kararının kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, TBK 19 maddesine dayalı muvazaalı tasarrufun iptali ile cebri icra yetkisi verilmesi istemine ilişkindir....

          Dava, BK’nun 19. maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptaline ilişkindir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 355. maddesi gereğince, istinaf sebepleri ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda; Davacının kendisinin alacağını akim bırakan bir işleme karşı, TBK 19.( BK 18.) maddeye dayalı olarak bir dava açabilir. Çünkü yapılan yargılama sonunda dava konusu takibin muvazaalı olduğunun anlaşılması halinde İİK'nun 283.maddesinin kıyasen uygulanarak, anılan takip dosyasının alacaklısının yaptığı tahsilatların davacıya iadesi gerekeceği gibi davacının haciz sırası da değişecektir....

          Dava TBK 19 a dayalı muvazaalı takibin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece; ... ile dava dışı ....’ın kardeş olduğu, davalı şirket yetkilisinin ... olduğu, ...’ın kardeşi .... ile diğer davalı ...’ın evli olduğu, aralarında ticari ilişki olduğunun ispat edilememiş olmasına ve iptali talep edilen bononun da dava konusu edilen borcun doğumundan sonra tanzim edilmiş olduğunun anlaşılmasına göre takibin iptaline karar verilmişse de varılan sonuç dosya kapsamına uygun değildir. Somut olayda davacı 29/12/2008 keşide tarihli 20.134,00 TL bedelli çeke dayalı olarak davalı borçlu ..... Tad. Gıda Tic. Ltd. Şti’den ve ... aleyhine Adana 3. 3. İcra Müdürlüğü’nün 2009/186 sayılı dosya ile icra takibi başlatmış, takip borçlular aleyhine kesinleşmiştir....

            UYAP Entegrasyonu