Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/317 Esas KARAR NO : 2022/1122 DAVA : Tapu İptali ve Tescil (TBK 19.maddesi uyarınca) DAVA TARİHİ : 12/02/2018 KARAR TARİHİ : 14/12/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 29/12/2022 Mahkememizde görülmekte olan Tapu İptali Ve Tescil(TBK 19.maddesi uyarınca) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkili firma ile davalı tüzel kişi arasında yapılan 14/12/2017 tarihli emlak alım satım sözleşmesi gereği İstanbul İli .... İlçesi, .......

    İİK.nun 281/II. maddesi uyarınca verilen ihtiyati haciz kararı ile ilgili tasarrufun iptali davası kabulle sonuçlandığı taktirde, alacaklı ayrıca bir icra takibi başlatmasına gerek olmadan tasarrufun iptali davasının açılmasından önce başlatılan icra takibinden alacağını tahsil edeceğinden, bu ihtiyati haciz kararı İİK. 257 vd. maddelerinde yer ... ihtiyati haciz kararlarından farklıdır. İİK.nun 257 vd. maddelerine göre alınan ihtiyati haciz kararları sonrası dava alacaklı lehine sonuçlandığı taktirde, İİK.nun 264/III. maddesine göre alacaklının 1 ay içerisinde takip talebinde bulunma zorunluluğu vardır....

      HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/691 KARAR NO : 2023/754 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ÇİNE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/01/2022 NUMARASI : 2020/352 ESAS, 2022/35 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : Çine Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 25/01/2022 tarihli ve 2020/352 Esas, 2022/35 Karar sayılı dosyasında verilen hükmün, istinaf başvurusu yoluyla incelenmesinin davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü; İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Alacaklılara zarar vermek kastıyla yapılan Aydın İli Çine İlçesi Söğütçük Mh Kocakavak Mevkii 1417 parselde kayıtlı 92704,12 m2 zeytinlik ve tarla vasıflı taşınmazın satışına ilişkin tasarrufun müvekkili bakımından İİK. 277. ve devamı maddelerindeki şartlara uygun olarak iptali, olmadığı takdirde TBK. 19. maddesi gereğince muvazaa nedeniyle iptali ve müvekkil bakımından dava konusu taşınmaz üzerinde...

      aykırı olduğu, tasarrufun iptali kararındaki borçlu bir nevi kanun - mahkeme kararı gereği sorumlu kişi olduğundan işlemden kaldırılması gereken dosyada dahi tasarrufun iptali kararı gereğince haciz tatbikinin mümkün olduğu gerekçesi ile davanın reddine, zamanaşımı sebebi ile icranın geri bırakılması başvuruları için kanunda tanımlanmış bir tazminat hükmetme düzenlemesi olmadığından davalı vekilinin tazminat talebinin reddine karar verilmiştir....

      Dava, TBK 19 maddesinden kaynaklanan muvazaaya dayalı tasarrufun iptali davası olup, bu tür davalar sonucu verilen hüküm ve kararları inceleme görevi, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümünü belirleyen ve 01/09/2020 tarihinden itibaren uygulanması gereken, Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 25/06/2020 tarih ve 564 sayılı kararı uyarınca, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, 1. Hukuk Dairesi'nin görev alanına girdiği anlaşıldığından, aşağıdaki şekilde görevsizlik kararı verilmiştir. HÜKÜM:Yukarıda Gerekçesi Açıklandığı üzere; İzmir 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 11/01/2021 tarih ve 2021/7 Esas sayılı ara kararına yönelik istinaf incelemesinin, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, 1.Hukuk Dairesine ait olduğundan, dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, dosyanın görevli daireye GÖNDERİLMESİNE, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK'nın 352. maddesi gereğince kesin olarak, oy birliği ile karar verildi....

      Dava BK'nun 19.maddesine dayalı olarak açılan muvaazalı işlemin iptaline ilişkindir. İster İİK'nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davalarında olsun isterse BK'nun 19.maddesine göre açılmış muvazaaalı işlemin iptali istemine ilişkin davalar olsun davanın görülebilmesi için iptali istenen işlemin borcun doğumundan sonra yapılmış olması gerekir Somut olayda, davacı ... alacağı 02.12.2010 tarihinden başlayan fatura bedelllerine ilişkin olduğu, tasarrufun ise bu tarihten önce 04.10.2010 tarihinde yapıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece, davanın ön koşul yokluğundan reddine verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ...'a geri verilmesine 15/03/2016 gününde oybirliğiyle verildi....

        Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın, davacının alacağına kavuşmak için yapılmış olan tasarrufların İİK 277 ve devamı maddeleri, olmazsa TBK 19. maddesi uyarınca iptali isteğine ilişkin olduğu, bu davaların tasarruf konusu taşınmazların aynına yönelik olmayıp, alacaktan kaynaklı şahsi hakka ilişkin olduğu, yani, bu davalarda davacı tarafın şahsi hakkına dayalı olarak, işlemden zarar gören 3. kişi sıfatıyla talepte bulunduğu, amacının tasarrufa konu taşınır ve taşınmaz mallar üzerinde iptal ve tescil işlemine gerek olmadan cebri icra yetkisi elde etmek olduğu, bu nedenle tasarrufun iptali davalarında genel yetki kurallarının geçerli olduğu, terditli talep olan muvazaanın ise özünde haksız fiil olduğu için, yetkili mahkemenin HMK 16. maddesinde belirtilen mahkemeler veya HMK 6. maddesinde belirtilen davalıların ikametgahı mahkemesi olduğu, davalı ... ve davalı şirketin sistemde kayıtlı adreslerinin ... İli olduğu, ayrıca dava konusu taşınmazın da ......

          ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/07/2022 NUMARASI : 2021/469 ESAS, 2022/414 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (TBK 19. Maddesine Dayalı ) KARAR : Tokat 1....

          ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/02/2023 NUMARASI : 2022/147 ESAS, 2023/47 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 ve devamı, TBK 19) KARAR : Samsun 4....

          Tasarrufun iptali davası üzerine verilen mahkeme ilamının davalılarından ...'in, daha önce hakkında takip yapılan borçlulardan biri olduğu, bu durumda, tasarrufun iptali davası üzerine alınan ilâmın genel haciz yolu ile takip yapılan icra dosyasına ibraz edilerek anılan takip dosyası üzerinden takibe devam edilmesi gerekirken, bu konuda ayrı bir takip yapılması doğru değildir. O halde, mahkemece ayrı olarak yapılan ikinci takibin iptaline karar verilmesi gerekirken, istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçluların temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19/06/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            UYAP Entegrasyonu