Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 30/10/2013 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydındaki şerhlerin terkini istenmesi üzerine Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine dair verilen 08/04/2021 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili, davalı SGK Başkanlığı vekili ve davalı ... ve Tapu Müdürlüğü vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Asıl ve birleştirilen dava, tapu kaydındaki şerhlerin terkini istemine ilişkindir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/12/2021 NUMARASI : 2021/265 2021/453 DAVA KONUSU : Tapu Kaydındaki Şerhin Terkini KARAR : GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin, Orhanlı mahallesinde 78 adet, Aydınlı mahallesinde 23 adet olmak üzere toplam 101 adet parselin maliki olduğunu, davaya konu 101 adet parsel kayıtlarında şerhlerin bulunduğunu, tapu kayıtlarında bulunan 1164 sayılı kanunun Ön alımına dair 10. Ve yapı yapılmadan satış ve devir yasağına dair 11. Madde şerhlerinin belirletmelerinin terkinine yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı idareye yükletilmesini talep etmiştir Davaya bakan İstanbul Anadolu 19. Asliye Hukuk Mahkemesi davanın açılmamış sayılmasına kararı vermiş bu karar davacı vekilince süresinde istinaf edilmiştir....
Yönetimi, ...Köyünde 1975 yılında yapılan arazi kadastrosu ile 1904 parsel sayılı taşınmazın ... ve arkadaşları adına koruluk olarak tesbit edildiğini ve tapuya kaydedildiğini, çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede orman tahdidinin 2007 yılında kesinleştiğini ve kesinleşen tahdide göre dava konusu 1904 parsel sayılı taşınmazın orman olarak sınırlandırıldığını belirterek, kesinleşen orman sınırları içerisinde kalan 1904 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile taşınmazın orman vasfıyla Hazine adına tescil edilmesini, taşınmaz üzerinde bulunan şerhlerin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Mahkemece; davanın kabulüne, 1904 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile taşınmazın orman vasfıyla Hazine adına tesciline ve kararın kesinleşmesine mütakip taşınmazda bulunan şerhlerin kaldırılması için müzekkere yazılmasına karar verilmiş, hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 18.2.2005 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydındaki haciz şerhinin kaldırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 18.10.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ..., ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yerel mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler, yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine uygun olduğu gibi özellikle dava konusu taşınmazların 28.9.1997 tarihli satış vaadi sözleşmesine dayanılarak açılan cebri tescil davası sonucu hükmen davacı adına tescil edilmesine ve bu hükmün derecattan geçerek 31.5.2002 tarihinde kesinleşmesine, davalı ... Denetleme ve Düzenleme Kurulu ve Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (......
Davacı Orman Yönetimi, orman olan taşınmazın beyanlar hanesinde "1979 yılından beri... oğlu ...'ın kullanımdadır" şerhinin bulunduğunu, ormanlar üzerinde kişi ve kurumlar lehine hiç bir şekilde şerh konulamayacağını iddia ederek, tapu kaydındaki davalı lehine bulunan şerhin iptali istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, davanın kabulüne; çekişmeli taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesindeki "1979 yılından beri...oğlu ...'ın kullanımda olduğu ve üzerindeki iki katlı kargir evin davalı ...oğlu ...'a ait olduğuna" dair şerhlerin kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir Dava, tapulu taşınmaz üzerinde bulunan şerhlerin terkini istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, 29.06.2015 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydındaki şerhinin terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; görevsizlik nedeniyle davanın usulden reddine dair verilen 01.07.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu kaydındaki haciz şerhinin ve beyanlar hanesindeki şerhin terkini istemine ilişkindir. Davacı vekili, 597 ada 20 parsel sayılı taşınmazın 1, 5 ve 6 numaralı bağımsız bölümlerine ait tapu kaydı üzerinde bulunan ... 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 19/09/1991 tarih ve 1990/572 Esas - 627 Karar sayılı ilamı ile ... adına tesciline karar verildiğine dair 25/11/1991 tarih ... yevmiye numaralı şerh ile ... 7....
Birleşen davanın davacıları vekili, 21/04/1999 tarihli dava dilekçesinde özetle; davacıların 168 parsel sayılı taşınmazın tapuda hissedarı olduğunu, davalı kurumca 40 nolu Kadastro Komisyonu tarafından 3302 sayılı Kanun ile değişik 2/B maddesi gereğince yapılan tahdit çalışması sonunda taşınmazın kısmen ... sınırları içine alındığını, tapu kaydına "ormanla ilişkilidir" şerhi konulduğunu, bununla ilgili çalışmaların tamamının Bakanlıkça iptaline karar verildiğini, ancak tapu kayıtlarına konulan 2/B şerhinin tapu kayıtlarından kaldırılmadığını bu nedenle dava konusu taşınmazın tapu kaydına konulan şerhin kaldırılması ile kadastro komisyonu kararının iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Hazine vekili; 25/12/2008 tarihli dilekçesiyle, taşınmazın ... sınırları dışına çıkartılan yerlerden olduğu iddiasıyla davaya katılmıştır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 08.02.2013 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydındaki şerhin kaldırılması talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 07.06.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu kaydındaki vasiyet şerhinin kaldırılması istemine ilişkindir. Davacı vekili, müvekkilinin satın aldığı 25 bağımsız bölüm numaralı taşınmazın tapu kaydındaki vasiyet şerhinin vasiyetin hükümsüz hale geldiğini belirterek kaldırılmasını istemiştir....
Köyü 371 sayılı parselin tapuda davalılar adına kayıtlı olduğunu, kesinleşmiş orman kadastrosu sınırları içinde iken, yine kesinleşmiş 6831 sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması sonucu Hazine adına orman sınırları dışına çıkartıldığını belirterek davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile Hazine adına tescili, tapu kaydındaki SGK. lehine konulan haciz şerhinin kaldırılması istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, davanın kabulüne ve dava konusu parselin tapu kaydının iptaline, kütüğün beyanlar hanesine “6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulaması ile orman rejimi dışına çıkartılmıştır” şerhi de verilerek hali hazır niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline SGK. ... lehine konulan haciz şerhinin kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davacı ..., Orman ve Su İşleri Bakanlığı ve davalı SGK. ... vekilleri tarafından temyiz edilmiştir....
Yönetimi tarafından, taşınmazın orman kadastro sınırları içinde kalan kısmının tapusunun iptali istemiyle dava açıldığı, taşınmazın tapusunun tamamının iptalinin istenmediği anlaşılmaktadır. Yapılan araştırma sonucunda taşınmazın (A1) ve (B2) ile gösterilen kısımlarının orman kadastro sınırları içinde kaldığı belirlendiğine göre, mahkemece, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, taşınmazın tamamına yönelik dava açıldığı yönünde yapılan hatalı değerlendirme sonucunda, davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmesi, verilen kısmen kabul kararı nedeniyle davacı ..... Yönetimi aleyhine harca hükmedilmesi ve Anasayasa ve kanunlar gereği ormanlar üzerinde şerh bulunamayacağından, taşınmazın orman olarak tesciline karar verilen kısımları üzerindeki şerhlerin kaldırılmasına karar verilmemiş olması doğru görülmemiş ise de, bu hususlar hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür....