İlk derece mahkemesi kararında; eldeki dosyada takip konusu alacaktan fazla haciz yapıldığının bu aşamada belirlenemeyeceği gerekçesiyle taşkın haciz şikayetinin reddine, haciz işleminin sadece borçlu belediye tarafından gösterilecek mallar yönünden yapılabileceğine dair yasal düzenlemenin Anayasa Mahkemesi'nce iptal edildiği, bunun yanında alacaklı tarafından haczin kaldırılması talebinin alacağın haricen tahsil edildiğine karine teşkil edeceği ve bu durumda tahsil harcının alınması gerektiği gerekçesiyle de memur muamelesine yönelik şikayetin reddine karar verilmiştir. Davacı borçlu vekili istinaf dilekçesinde özetle; belediyeye ait bir çok taşınmaz olduğunu ve değerli olduğunu, fazla miktarda uygulanan hacizlerin kaldırılması gerektiğini, hacizlerin harçsız olarak kaldırılması şikayeti yönünden verilen kararın da usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan etmiş, kararın kaldırılmasına ve şikayetin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
İnşaat ve Turizm Sanayi Ticaret Limited Şirketi'nden satın alındığı, satın alınan taşınmaz üzerinde söz konusu şirket lehine 25.09.1996 tarih ... yevmiye sayılı eski Türk Lirası ile 340.000 TL, yeni Türk Lirası ile 340 TL'lik ipotek tesis edildiği, satış bedelinin ödenmesine rağmen ipotek şerhinin feshedilmediği, söz konusu taşınmaz üzerindeki ipotek şerhinin kaldırılması adına hukuki yollara başvurması ve sonrasında ek tasfiye işlemlerinin yapılması amacıyla sınırlı olmak üzere ...-... İnşaat ve Turizm Sanayi Ticaret Limited Şirketi'nin ihyasına karar verilmesine yönelik iş bu davanın açıldığı, davacı tarafça ipotek şerhinin kaldırılması yönünden dava açılmadan iş bu davanın açıldığı, ihyası talep edilen şirketin ......
Gerçekten, ipotek kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden, bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. İpotek işlemi alacağı teminat altına aldığından alacak sona erdiği halde alacaklı terkin taahhüdüne rağmen terkin talebinde bulunmazsa taşınmazın maliki rehnin fekkini (kaldırılmasını) dava yoluyla isteyebilir. Somut olaya gelince; rehin veren taşınmaz maliki davacı dava tarihinden önce 28.10.2004 tarihinde gönderdiği ihtarında davalı ile dava dışı şirket arasındaki ilişkinin sona erdiğini, borçların ödendiğini ileri sürerek taşınmazları üzerindeki ipotek rehninin kaldırılmasını istemiştir. Bu tarihten sonra 03.12.2004 tarihinde dava dışı şirketin rehin kapsamındaki borçlarını davalıya ödediği görülmektedir. Dava, 14.06.2005 tarihinde açılmıştır....
Gerçekten, ipotek kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden, bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. İpotek işlemi alacağı teminat altına aldığından alacak sona erdiği halde alacaklı terkin taahhüdüne rağmen terkin talebinde bulunmazsa taşınmazın maliki rehnin fekkini (kaldırılmasını) dava yoluyla isteyebilir. Somut olaya gelince; rehin veren taşınmaz maliki davacı dava tarihinden önce 28.10.2004 tarihinde gönderdiği ihtarında davalı ile dava dışı şirket arasındaki ilişkinin sona erdiğini, borçların ödendiğini ileri sürerek taşınmazları üzerindeki ipotek rehninin kaldırılmasını istemiştir. Bu tarihten sonra 03.12.2004 tarihinde dava dışı şirketin rehin kapsamındaki borçlarını davalıya ödediği görülmektedir. Dava, 14.06.2005 tarihinde açılmıştır....
davalı tarafından konulan ipotek ve diğer hacizlerin terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin 08.06.2000 tarihinde Etibank A.Ş.Söke Şubesi’nden Tüketici Kredisi kullandığını, krediye teminat olarak bu kredi ile satın alınan araç üzerine rehin tesis edildiğini, ayrıca müvekkiline ait taşınmaz üzerine ipotek tesis edildiğini, müvekkilinin tüketici kredisi taksitlerini ödeyip, tüm kredi borcunu kapattığını, daha sonra aracını bir başkasına sattığını, satış sırasında araç üzerindeki rehnin kaldırıldığını, müvekkili tarafından taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılması için davalı bankaya başvurduğunu, ancak ipoteğin kaldırılmadığını iddia ederek dava konusu taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki “ipoteğin kaldırılması ve taşınmaz üzerine aile konutu şerhi konulması” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara Batı 2. Aile Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 10/04/2012 gün ve 2010/565 E., 2012/240 K. sayılı kararın incelenmesi davalı banka vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 11.03.2013 gün ve 2012/14380 E., 2013/6484 K. sayılı ile; (...Davacı, 115 ada 17 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan evin aile konutu olduğunu ve rızası alınmadan davalı banka lehine ipotek tesis edildiğini bildirerek ipoteğin kaldırılması ve aile konutu şerhi konulmasını talep etmiştir. Davalı banka ise ipotek işlemine yazılı belge ile davacının muvafakat ettiğini beyan etmiştir. Mahkemece yapılan kriminal incelemede taşınmazda ipotek tesisine muvafakat edildiğine ilişkin belgedeki imzanın davacıya ait olmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir....
İcra Müdürlüğünün 24340 ve 2008/24329 ve 2008/24327 ve 2008/24343 ve 2008/24362 ve 2008/24332 sayılı dosyalarında konan hacizler ipotek alacağı yerine mülkiyet sahibine işlendiğinden ve ipotek kaldırıldığından kaydın eski hale getirilip hacizlerin işlenmesi için dava açılacaktır" şeklinde kayıt düşülmüştür. Davacı, bedelinin ödenmesi nedeniyle ipoteğin kayıttan terkin edildiğini, ipoteğin yeniden kayda işlenmesi olanağının bulunmadığını, beyanlar hanesindeki kaydın taşınmaz üzerindeki tasarruf yetkilerini kısıtladığını ileri sürerek terkinini istemektedir. Gerçekten, dava konusu taşınmazın tapu kaydında dava dışı... Dayanaklı Tüketim Malları A.Ş. lehine ipotek tesis edilmiş olduğu, ......
e tescil tarihi olan 29.08.2012 tarihinde devredilmesi gerekirken kararın kesinleştiği tarihte tescil işlemi yapıldığını, haksız tescil nedeni ile hacizlerin haksız ve hukuka aykırı duruma düştüğünü, müvekkilinin icra takipleri açısından 3. kişi niteliğinde olup icraya konu olan borçlarla bir ilgisinin bulunmadığını, müvekkilinin kendi kusuru ile hacizlerin konulmasına sebebiyet vermediğini ileri sürerek alacaklarının davalı aleyhine baki kalmak üzere hacizlerin kayıtsız ve şartsız fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Bir kısım davalılar vekilleri, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
ye ödendiğini, müvekkilinin defalarca talep etmesine rağmen taşınmazı devretmekten kaçındığını, müvekkilinin sözleşme ile satın alma tarihiden sonra davalı Albaraka Katılım Bankası A.Ş.lehine ipotek tesis edildiğini, davalı Şekerbank'ın başlatığı takip nedeniyle haciz tesis edildiğini öğrendiğini, müvekkilinin taşınmazı kaybetme ve tapusunu alamama endişesi ile davalı şirketin taşınmaz üzerindeki tüm ipoteklerin ve hacizlerin kaldırılacağına yönelik beyanları ile davaya konu taşınmazı 15/08/2018 tarihinde tapudan devraldığını, ancak davalı şirketin ipotek ve hacizleri kaldırmadığını, müvekkilinin davalı şirketten davaya konu taşınmazı 01/05/2014 tarihi itibariyle satın aldığını ve teslim alarak kullanmaya başladığını, bedelini de davalı Emay....A.Ş.'...