Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava konusu taşınmaz üzerine 02.11.1976 tarihinde 6877 yevmiye numarasıyla ... lehine 2000ETL tutarında ipotek tesis edilmiştir. İncelenen ve ipotek aktinin çerçevesini tayin eden resmi akit tablosu içeriğinden ipoteğin, 2000ETL için tesis edildiği görülmektedir. Açıklanan bu niteliğe göre ipotek, kesin borç (karz) ipoteğidir. Türk Medeni Kanununun 875. maddesine göre kesin borç (karz) ipoteği, anapara yanında, gecikme faizini ve icra takibi yapılmışsa takip masraflarını da güvence altına alır. Alacaklı, ipoteğin fekki için anaparanın dışında takip masraflarını ve geçen günlerin faizlerini de isteyebileceğinden, ipoteğin kaldırılmasına ancak anaparanın, gecikme faizinin, icra takibi yapılmışsa takip giderlerinin ödenmesi halinde karar verilebilir. Taşınmaz malikinin ödeme iddiası varsa bu iddianın da yazılı delille kanıtlanması zorunludur....

    ev üzerinde kalan 236.570 TL'lik ipotek borcunun anılan şirketin kredi hesabına yatırılmak sureti ile ödendiğini, ipotek borcunu ödeyen müvekkilinin malik olduğu ev üzerindeki ipoteğin fekkini istemesine rağmen bankanın ipoteği fek etmemesinin usul ve yasaya aykırı bulunduğunu, borcun teminatı olan taşınmazın sorumluluğunun ipotek limiti ile sınırlı olduğunu, taşınmaz üzerindeki ipoteğin tamamı ödenmesine rağmen ipoteğin fek edilmediğini, müvekkilinin ipotekli taşınmazı almadan önce banka çalışanıyla görüştüğünü, alacağına karşılık ipotekli taşınmazı almak istediğini belirttiğini, banka çalışanının da ev üzerinde 310.000,00 TL tutarında teminat ipoteği olduğunu, kredi borcunun 73.430,00 TL'sinin kredi borçlusu tarafından ödendiğini, ev üzerinde başka herhangi bir ipotek bulunmadığını, kalan borcun ödenmesi durumunda ev üzerindeki ipoteğin fek edileceğini belirttiğini, bunun üzerine bankaya güvenen iyi niyetli müvekkilinin ipotek bedelinin tamamını davalı bankaya ödediğini, müvekkils evi...

      Dosyada bulunan ve ticari krediye ilişkin sözleşme ve tüm belgelerden dava dışı satıcının henüz konut kredisi kapanmadan bir başka ticari kredi sözleşmesine kefil olduğu, zaman içinde kefaletin miktarının arttığı, henüz bu borcun kapanmadığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle ipoteğin fekki talebinin yerinde olmadığı yönündeki karar usul ve yasaya uygundur. Ancak, dava ipoteğin fekki talebine ilişkin olduğundan, vekalet ücretinin, ipotek bedeli üzerinden karar tarihindeki AAÜT’ ne göre nispi olarak belirlenmesi gerekirken davalı lehine maktu vekalet ücreti takdir edilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur. Davalının istinaf istemi bu yönden yerinde olup mahkemece verilen kararın kaldırılması ile yeniden hüküm tesis edilmiştir. Yukarıda açıklanan gerekçelerle davacının tüm istinaf nedenlerinin reddine karar vermek gerekmiştir....

        Mahallesi, 387 ada, 39 pafta, 15 parselde kayıtlı, 10/138 paylı, 14 nolu bağımsız bölüm üzerinde ipotek bulunduğunu, İİK'nın 153. maddesi uyarınca ipoteğin fekki talebiyle icra müdürlüğüne başvuruda bulunduklarını, bilirkişi tarafından ipotek bedelinin güncel hesabı yapılarak ipotek alacaklılarına muhtıra gönderilmesine karşılık ipotek bedelini almadıklarını, bedele itiraz etmedikleri gibi yasal süresi içerisinde ipoteği kaldırmadıklarını öne sürerek taşınmaz üzerindeki ipoteğin İİK'nın 153. maddesi uyarınca kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. II....

          Noterliğinin 05/01/2022 tarihli 309 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile 10/04/2020 tarihinde satış bedelinden fazla olan ödeme tutarı olan ve ipoteğin fekki için ödenen 195.777,58 TL 'nin ve ödemenin gerçekleştirildiği tarihten borcun ödendiği tarihe kadar işleyecek ticari avans faizinin ihtarnamenin borçlu şirkete tebliğinden itibaren bir iş günü içerisinde ödenmesi ihtar ve ihbar edildiğini, tebliğe rağmen ödemenin gerçekleştirilmediğini, bu nedenlerle; borçlu şirketin menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının şimdilik 195.777,58 TL' sinin teminatsız veya uygun görülecek teminat mukabilinde ihtiyaten haczini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin borçlu şirkete tahmilini talep etmiştir....

          un asalet ve kefaleten oluşan borçlarının teminatını kapsadığı, bu bağlamda dava dışı ...'un yine dava dışı....Şti'ne olan kefaleti nedeniyle ipotek sorumluluğunun devam ettiğini bildirerek, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, dava dışı...'un kefaleti nedeniyle davacının davalı yanca belirtilen borçtan sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle davanın kabulüne davacı adına kayıtlı taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Davacı yanca adına kayıtlı taşınmaz kaydı üzerinde davalı banka yararına tesis edilen 10.03.2009 tarihli ipotek senedi içeriğinden ''... dava dışı ...'un davalı bankaya karşı doğmuş ve doğacak her türlü asalet ve kefalet kredi borçlarının teminatı''.. olarak taşınmazın ipotek verildiği görülmektedir. Yargılama sırasında davalı vekilince dosyaya sunulan 02.08.2007 tarihli genel kredi taahhütnamesinde dava dışı ...'un yine dava dışı ... Şti.'...

            İPOTEĞİN FEKKİ"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin dava dışı M… …. S… ….'in davalı bankadan kullanacağı kredilerin teminatı olarak taşınmazı üzerinde davalı lehine 55.000,00 YTL limitli ipotek tesisi edildiğini, ancak ipotek limitini davalının tek taraflı olarak 85.000,00 YTL'ye çıkardığını, dava dışı M… …. S… ….'in davalıya olan borcu tamamen ödendiği halde davalının dava Dışı M… …. S… ….'in kefalet sözleşmelerinden kaynaklanan borçları olduğunu gerekçe göstererek ipoteği kaldırmadığını ileri sürerek taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalı bankadan kullandığı konut kredisinin teminatı olarak banka lehine ipotek tesis edildiğini, krediye ilişkin borç tutarını tamamen ödemesine rağmen ipoteğin terkin edilmediğini ileri sürerek, taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekkine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

                Vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesi ile tensip tutanağının Müvekkili Bankaya 26/12/2022 tarihinde tebliğ edilmiş olup, bahse konu dava dilekçesi ve tensip tutanağı dışında herhangi bir evrak tebliğ edilmediğini, davadan önce arabuluculuğa başvurulduğuna yönelik herhangi bir evrak ibraz edilmediğini, davanın dava şartı eksikliği nedeniyle usulden reddedilmesi gerektiğini, dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemi ile ipoteğin fekki talebine ilişkin olup, dava konusu uyuşmazlığın genel hükümler çerçevesinde asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiğinden esasa girişmeden önce davanın görev yönünden reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı tarafın ipoteğin fekki talebinde bulunmaya yönelik dava ehliyeti bulunmadığı gibi ipotek alacaklısı konumunda olan müvekkili banka aleyhine açılan ve birleştirme kararı verilen dava da taşınmaz üzerindeki ipotek bedeli üzerinden harç yatırılmadığını, dava konusu taşınmazın maliki davalı sur yapı olup...

                Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir. Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Somut olayda, ... İli, ... İlçesi, ... Mahallesi ... Ada ... parselde kayıtlı arsalı kargir ev üzerine 18.12.2012 tarihinde haciz konulduğu, ancak taşınmazda haciz tarihinden önce .... lehine tesis edilmiş 21.12.2010 tarihli ipoteğin mevcut olduğu görülmektedir....

                  UYAP Entegrasyonu