Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Her ne kadar dava tarihinde taşınmaz Hazinenin mülkiyetinde ise de, 31.03.2015 tarihinde satışla davalı ... adına tescil edilmiştir. Kullanım kadastrosu kesinleşerek tapuya tescil edilen taşınmazın beyanlar hanesindeki şerhe yönelik davanın dinlenebilmesi için davanın 6292 sayılı Yasa uyarınca taşınmazın satış işleminden önceki tarihte açılması gerekir. Taşınmaz .... şahıs adına tapuya tescil edildikten sonra şerhe yönelik davanın dinlenme olanağı bulunmamaktadır. Ne var ki; somut olayda, yargılamanın devamı sırasında taşınmazın 6292 sayılı Yasa gereği satış işlemi nedeniyle davalı ... adına tapu kaydı oluşturulmuş olup, bu aşamada davaya zilyetliğin şerhine yönelik dava olarak devam edilemez ise de, davacının taşınmaz üzerindeki zilyetliğinin tespiti yönünden hüküm kurulmasına engel yasal bir düzenleme mevcut olmadığı gibi davacının zilyetliğinin tespiti isteminde bulunmasında da sonrasında ileri sürülecek hak talepleri açısından hukuki yararı mevcuttur....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 18.03.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, bu istem kabul edilmediği takdirde muhdesatın aidiyetinin tespiti istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 27.03.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde muhdesatın aidiyetinin tespiti istemine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, tapu iptali ve tescil isteminin reddine, dava konusu 3905 ada 3 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan binanın birinci, ikinci ve üçüncü katlarının davacıya ait olduğunun tapunun beyanlar hanesinde gösterilmesine karar verilmiştir....

      Ne var ki, mahkemece, taşınmaz üzerinde kimin zilyet olduğunun tespiti için keşif yapılmamış, çekişmeli taşınmaz üzerindeki kullanım durumu yöntemince araştırılmamış, gerçek kişi davalının kabul beyanı ile yetinilerek karar verilmiştir. Eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz....

        Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerin 5831 sayılı Yasa ile 3402 sayılı Yasaya eklenen ek 4. maddesi gereğince yapılan kadastro tespiti sırasında, tutanağın beyanlar hanesinde gösterilen zilyetlik şerhine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 26/07/2007 tarihinde ilan edilen orman kadastrosu ve 2/B uygulaması bulunmaktadır. Kural olarak kadastro davaları, lehine tespit yada kadastro komisyonunca adlarına tescile karar verilen gerçek veya tüzel kişiler arasında görülür. Bir başka deyişle, kadastro davaları hakları çatışanlar arasında görülür. Dava, 2/B niteliği ile Hazine adına tespiti yapılan taşınmazla ilgili tutanağın beyanlar hanesinde kullanıcı olarak gösterilen davacının adının düzeltilmesi istemine ilişkin olduğuna ve taşınmaz hakkında da sicil oluşturulacağına göre, husumetin tespit maliki Hazineye yöneltilmesi zorunludur....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kullanım kadastrosu sırasında Tepeüstü Köyü çalışma alanında bulunan 109 ada 1 parsel sayılı 1.160,50 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı ve taşınmaz ile üzerindeki kargir binanın 2000 yılından beri ... evladı ...'ün kullanımında olduğu şerhi verilerek arsa niteliği ile Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ... ... ve arkadaşları, taşınmazın beyanlar hanesine ... ile birlikte kendi adlarına da kullanım şerhi verilmesi istemiyle dava açmışlardır....

            GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı T1 dava dilekçesinde özetle; dava konusu 1278 ada 10 parsel sayılı taşınmazın yapılan kadastro tespitinde kadastro tutanağının beyanlar hanesinde kullanıcı olarak isminin belirtilmemiş olduğunu ve de dava konusu taşınmazın yüzölçümünün eksik tespit edilmiş olduğunu, 1257 ada 4, 5, 6, 7 ve 8 parsel sayılı taşınmazların ise kadastro tutanaklarının beyanlar hanesinde askeri yasak bölge içinde kaldığına dair şerhin bulunduğunu ve bu şerhin bankalardan kredi almasına engel teşkil ettiğini öne sürerek 1278 ada 10 parsel sayılı taşınmazın tamamının adına tespit ve tesciline, 1278 ada 10, 1257 ada 4, 5, 6, 7 ve 8 parsel sayılı taşınmazların kadastro tutanaklarının beyanlar hanesindeki askeri yasak bölge şerhinin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında davacının, 1257 ada 4, 5, 6, 7 ve 8 parsel sayılı taşınmazların kadastro tutanaklarının beyanlar hanesindeki askeri yasak bölge şerhinin kaldırılmasına dair talebine ilişkin tefrik kararı...

            Diğer taraftan, 15.01.2009 gün 5831 sayılı Kanun ile 3402 sayılı Kadastro Kanununa "Hazine adına orman sınırları dışına çıkartılan yerlerin kadastrosu ve tescili" başlığı ile eklenen "EK MADDE 4- 6831 sayılı Orman Kanununun 20.06.1973 tarihli ve 1744 sayılı Kanunla değişik 2. maddesi ile 23.09.1983 tarihli ve 2896 sayılı, 05.06.1986 tarihli ve 3302 sayılı Kanunlarla değişik 2 nci maddesinin (B) bendine göre Orman Kadastro Komisyonlarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerler, fiili kullanım durumları dikkate alınmak ve varsa üzerindeki muhdesatın kime veya kimlere ait olduğu ve kim veya kimler tarafından ne zamandan beri kullanıldığı kadastro tutanağının beyanlar hanesinde gösterilmek suretiyle, bu Kanunun 11. maddesinde belirtilen askı ilânı hariç diğer ilanlar yapılmaksızın öncelikle kadastrosu yapılarak Hazine adına tescil edilir....

              Mahkemece, davanın kabulüne ve ... İlçesi, ... Köyü, 109 ada 17 nolu parselin Kadastro Tespit tutanağının beyanlar hanesinin kullanıcı kısmının iptali ile, beyanlar hanesine "Bu parsel ve üzerinde bulunan fındık ağaçları ... oğlu ...'in kullanımında olup halen kendisine aittir" şeklinde şerh düşülmesine karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerin 5831 Sayılı Yasa ile 3402 Sayılı Yasaya eklenen ek 4. maddesi gereğince yapılan kadastro tespiti sırasında, tutanağın beyanlar hanesinde gösterilen muhdesat ve zilyetlik şerhine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce yapılan orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması vardır ve çekişmeli taşınmaz Hazine adına orman rejimi dışına çıkartılmıştır Ancak, bu işlemlerin hangi tarihlerde yapıldığı dosya kapsamından anlaşılamamıştır....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KADASTRO KANUN YOLU : TEMYİZ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sırasında ... Köyü çalışma alanında bulunan 101 ada 64 parsel sayılı 50.583,72 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, tutanağın beyanlar hanesinde ... oğulları ....ve ...'un işgalinde olduğu gösterilerek; 108 ada 38 parsel sayılı 7985 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tutanağın beyanlar hanesinde ... oğlu ...'ın işgalinde olduğu gösterilerek; 108 ada 198 parsel sayılı 9.543,53 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tutanağın beyanlar hanesinde .... oğlu ...'un işgalinde olduğu gösterilerek; 108 ada 200 parsel sayılı 10.178,52 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tutanağın beyanlar hanesinde ... oğlu ...'...

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Taşınmaz zilyetliğinin tespiti KARAR Uyuşmazlık konusu taşınmaz 6831 sayılı Yasanın 2/B maddesi gereğince Hazine adına orman dışına çıkarılan yerlerden olup beyanlar hanesindeki şerhin iptali isteminde bulunulduğuna göre hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (20.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 29.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu