Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sözleşmenin temelini oluşturan hukuki ilişki taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayanmaktadır. Kural olarak Türk Borçlar Kanunu sözleşmelerde şekil serbestisi benimsenmiştir. Ancak taşınmaz mülkiyete devir borcu doğuran sözleşmeler konusunda Medeni Kanun ile TBK 243.maddesinde taşınmaz satımının geçerli olması için getirilen resmi senede bağlanma şartı satış vaadi sözleşmeleri için de öngörülmüştür. 2644 sayılı Yasa 26. madde ile 1512 sayılı Yasa 60/3 ve 89. maddeleri taşınmaz satış vaadi sözleşmelerinin noterlerce düzenleme şeklinde yapılacağı kuralını koymuştur. Buradaki şekil bir geçerlilik şartı olarak düzenlendiğinden hakim tarafından taraflarca ileri sürülmese dahi her aşamada re'sen dikkate alınması gereken bir şarttır. Dolayısı ile satış vaadi sözleşmeleri geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan ve tam iki tarafa borç yükleyen kişisel hak doğuran sözleşmelerdir....

Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, hisseli gayrimenkul (devre mülk) satış sözleşmesinden kaynaklı gayrimenkulün devri, zamanında teslim edilmemesinden kaynaklı gecikme tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesi, davacının bu yerleri yatırım yada ticari amaçla değil tatil amaçlı aldığı ve tatil sürelerinin uzatılması için uygulamada birden fazla dönem alındığı, alınan devremülk adetinin üç tane olmasının makul olduğu ve davacının tüketici konumunda ve uyuşmazlığın çözümünde tüketici mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir....

    Bu durumda dosya içeriğine, temyiz isteminin kapsamına göre; uyuşmazlık, taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklı tapu iptali ve tescili isteminden kaynaklı olup, taraflar arasında yüklenici bulunmamasına göre; temyiz itirazlarını inceleme görevi Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu Kararı uyarınca Yargıtay 7. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Yukarıdaki yasal düzenleme de dikkate alındığında dosyanın görevli Yargıtay 7. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 04.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

      Noterliği, 06.11.2015 tarihli, 35094 Yevmiye nolu Düzenleme Şeklinde Taşınmaz Satış Vaadi Vu Düzenleme Şeklinde Taşınmaz Satış Vaadi Ve Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesi" nin "Yer Teslimi, İşi Süresi Ve İşin Teslimi" başlıklı 5....

      Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesinden doğan davalar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden Borçlar Kanununun 146. maddesi hükmü gereğince on yıllık zamanaşımı süresi uygulanır ve bu süre sözleşmenin ifa olanağının doğması ile işlemeye başlar. Ancak satışı vaat edilen taşınmaz, sözleşme ile veya fiilen satış vaadini kabul eden kişiye yani vaat alacaklısına teslim edilmiş ise on yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra açılan davalarda zamanaşımı savunması Türk Medeni Kanununun 2. maddesinde yer alan “dürüst davranma kuralı” ile bağdaşmayacağından dinlenmez. Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil davalarının kabulü için aranacak ilk husus, sözleşmenin ifa olanağının bulunup bulunmadığıdır....

      İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLERİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, taşınmaz satış vaadi ve inşaat yapım sözleşmesi çerçevesinde bağımsız bölümün halen teslim edilmemesi nedeniyle sözleşme gereği 650.000 USD ve 70.370,10 TL gecikme cezasının ve bağımsız bölümü kullanmama nedeniyle oluşan zarar ve harcama ile satış vaadi, inşaat yapım sözleşmeleri ile yasal düzenlemelerden kaynaklanan geç teslim ve eksiklikler nedeniyle doğan/ doğacak, doğrudan ve dolaylı menfi ve müspet zararın tazminine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, taraf delillerinin toplandığı ve akabinde davacının 6502 sayılı TKHK'nın 3.maddesinin k bendinde tanımlanan şekilde tüketici sıfatına haiz olmadığı ve de işlemin tüketici işlemi olmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verildiği anlaşılmıştır. Davalı satıcı T4 Dan. İnş. ve Tic. A.Ş. tarafından dava dışı alıcı Zen Pırlanta A.Ş.'...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 30.12.2013 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan ... iptali tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 09.09.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan ve ... iptali ve tescili isteğine ilişkindir....

        Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesinden doğan davalar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden Borçlar Kanununun 125. maddesi hükmü gereğince on yıllık zamanaşımı süresi uygulanır ve bu süre sözleşmenin ifa olanağının doğması ile işlemeye başlar. Ancak satışı vaat edilen taşınmaz, sözleşme ile veya fiilen satış vaadini kabul eden kişiye yani vaat alacaklısına teslim edilmiş ise on yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra açılan davalarda zamanaşımı savunması Türk Medeni Kanununun 2. maddesinde yer alan “dürüst davranma kuralı” ile bağdaşmayacağından dinlenmez. Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine dayanan tescil isteminin hüküm altına alınabilmesi için sözleşmede kararlaştırılan bedel ödenmiş olmalıdır....

          Tüketici Mahkemesi'nin 2020/175 E. sayılı dosyasında 24.11.2020 tarihli ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına, aksi kanaatte ise taşınmaz bedeli kadar teminat alınmasına, istinaf yargılaması harç ve giderleriyle vekâlet ücretinin karşı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER : Tapu kaydı, Düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ve ekleri, Fatura, Teslim tutanağı, Delil listesi sunulan ve toplanan deliller. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve ipotekten ari tescil, ipoteğin fekki, kira tazminatı istemine ilişkindir....

          Somut olayda; davacı noterden yapılan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile satın aldığını iddia ederek tapu iptal ve tescil ikinci kademede tazminat talebinde bulunmuştur. Taraflar arasındaki satış vaadi sözleşmesi geçerlidir. Davacı ile bir kısım davalılar arasında yapılan biçimine uygun satış vaadi sözleşmesi ile belirlenen bedelin davacı tarafça nakten ve tamamen ödendiği sözleşmede belirtilmiştir. Böylece, resmi sözleşmede ödendiği belirtilen bedelin ödenmediğinin; ancak, aynı değerde başka delil ile ispatı gerekeceğinden davacının satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan edimini yerine getirdiğinin kabulü gerekir. Taşınmazın tapu kayıt maliki muris ... oğlu ... olup, mirasçılarından dava dışı ... davacı ile taşınmaz satış vaadi sözleşmesi yapmamıştır. Bu durumda sözleşmenin ifasının imkansız olduğu tartışmasızdır....

            UYAP Entegrasyonu