Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davanın niteliğine göre tarafların murisi Hüsnü Çatal'ın sağlığında davalı kızı T3'a verdiği vekaletname ile murise ait taşınmazın vekil olan davalı T3 tarafından üçüncü şahsa tapuda satış suretiyle devredildiği, satış bedelinin 5000,00 TL olarak gösterildiği ancak davacı tarafın iddiasına göre gerçek değerin 50.000 TL civarında olduğunun iddia edildiği ve vekil olan davalının satış bedelini murise ödemediği gibi murisin ölümünden sonra da mirasçı olan hak sahiplerine ödemediğinden bahisle alacak davası olarak açıldığı, davacının vekalet veren muris Hüsnü Çatal'ın halefi olarak iş bu davayı açtığı ve vekalet ilişkisine dayandığı , vekilin hesap verme yükümlülüğünü ihlal ettiğini ileri sürdüğü anlaşılmıştır. Bu durumda dava ; vekalet sözleşmesinden kaynaklı alacak iddiasına dayalıdır. Her ne kadar 6....

ın mirasına ilişkin olduğu, taksim sözleşmesinden sonra dava konusu kök ... parsel sayılı taşınmazın 1/3 payının davacı ... tarafından mirasbırakan ...’ya, dava dışı ... parsel sayılı taşınmazın da mirasbırakan ... tarafından davacı ...’a satış yolu ile temlikinin paylaşım olmadığı, kök ... parsel sayılı taşınmazda mirasbırakan ...’ya ait 1/3 payın davalılara temlikinin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu gerekçesiyle ifrazla oluşan dava konusu ... parsel sayılı taşınmaz bakımından davanın kabulü ile iptal tescile karar verilmiş; tarafların istinafı üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 1....

    İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında harici satış sözleşmesi satış bedelinin yer almadığı, yukarıda anılan kararlar uyarınca sözleşmenin yazılı delil başlangıcı olarak kabul edilemeyeceği, talep edilen miktar açısından senetle ispat kuralının geçerli olduğu, tanıkla ispat edilemeyeceği dikkate alındığında ispatlanamayan davanın reddine, yönelik karar verilmiştir. HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, harici satış sözleşmesinden kaynaklı alacak istemine ilişkindir. Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 01/09/2020 tarihinden itibaren geçerli Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 564 ve 568 sayılı İş Bölümü Kararları gereği, 6....

    Dava, taraflar arasında imzalanan devre mülk satış sözleşmesinden kaynaklı, yapılan ödemenin iadesini temine yönelik başlatılan icra takibi nedeniyle itirazın iptali isteğine ilişkindir. Davacı alacaklının İstanbul Anadolu 11.İcra Müdürlüğü’nün 2018/3420 E.sayılı dosyasında davalı borçlu hakkında 38.000,00 TL asıl alacak, 10.914,50 TL işlemiş faiz, 119,62 TL ihtarname masraf olmak üzere toplam 49.034,12 TL’nin tahsili için ilamsız takip başlattığı, davalı borçlunun süresi içerisinde takibe ve borca itiraz ettiği, itirazın iptali istekli bu davanın 1 yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın aralarında yaptıkları 06.09.2014 tarihli devre mülk sözleşmesinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Mahkemece gerekçesinde de işaret edildiği üzere konu edilen devre mülk satış sözleşmesi taşınmaz devrine ilişkindir....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/10/2020 NUMARASI : 2019/305 ESAS DAVA KONUSU : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : Davacı T1 vekili tarafından davalı aleyhine açılan Eser Sözleşmesinden Kaynaklı Alacak davasında mahkemece davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine dair verilen ara karara karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı T1 vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin arsa sahibi ile davalı T3 arasında 27 Kasım 2014 tarihli Düzenleme Şeklinde Taşınmaz Satış Vaadi ve Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşme imzaladıklarını, sözleşme gereğince davalı şirketin inşaatı tamamlamadığı bu nedenle eksikliklerin tespit edilerek , gecikme nedeniyle gecikme cezası, inşaatın bitirilemeyeceği anlaşıldığından kendilerine teslimi, ve hesaplanan diğer alacakların tahsilini talep etmiş, Yüklenici'ye devir yetkisi verilen Yüklenici hissesine...

    Hukuk Dairesinin 22.01.2013 tarih, 2012/4964 – 2013/92 E-K sayılı kararıyla bozularak, Büyükçekmece Kadastro Mahkemesinin 2013/221 esasında derdest olduğu, bu nedenle satış vaadi sözleşmesine konu parselin ... kaydında mülkiyet hanesinde "davalı" ibaresinin bulunduğu anlaşılmaktadır. Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklı ... iptal ve tescil talepli, "...'un 4 pafta 1703 parselde kayıtlı taşınmazda mevcut hissesinin tamamının davacı ... adına tescilinin vaad ve taahhüt edildiği" konulu, ... ilçesi 4 pafta 1703 parsel sayılı taşınmazın mülkiyetinin ihtilaflı olduğu göz önüne alındığında, Mahkemece, ... Kadastro Mahkemesinin 2013/221 Esas sayılı dosyasının bekletici mesele yapılması, karar kesinleştikten sonra mülkiyet ihtilafı giderilmiş olacağından, mahkeme kararının kesinleşme şerhli onaylı örneği dosyaya getirtilerek sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, özelleştirme kapsamında akdedilen taşınmaz satış sözleşmesinden kaynaklı, davacı tarafından sözleşme konusu taşınmazlar için ödenen ... ile ferilerinin davalıdan tahsili istemine ilişkindir. Taraflarca dayanılan tüm deliller toplanmış, uyuşmazlık konusu 15/04/2016 tarihli sözleşme ve ekleri, tapu kayıtları, ilgili belediyelerden taraflarca yapılan ...vergisi ödemelerine dair kayıtlar celp edilmiş, bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Dosyanın tevdi edildiği bilirkişi heyetince düzenlenen 08/05/2022 tarihli kök ve 10/02/2023 tarihli ek bilirkişi raporlarıyla özetle; "Dava dışı ... ve Ticaret A.Ş. ile Davalı ... A.Ş. arasında 15.04.2016 tarihinde ... (...)’nun 14.03.2016 tarih ve 2016/31 sayılı kararına istinaden Taşınmaz Satış Sözleşmesi imzalandığı, imzalanan sözleşme kapsamında davacı ... A.Ş.’ne ait ... ili ... İlçesi ......

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, özelleştirme kapsamında akdedilen taşınmaz satış sözleşmesinden kaynaklı, davacı tarafından sözleşme konusu taşınmazlar için ödenen ... ile ferilerinin davalıdan tahsili istemine ilişkindir. Taraflarca dayanılan tüm deliller toplanmış, uyuşmazlık konusu 15/04/2016 tarihli sözleşme ve ekleri, tapu kayıtları, ilgili belediyelerden taraflarca yapılan ...vergisi ödemelerine dair kayıtlar celp edilmiş, bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Dosyanın tevdi edildiği bilirkişi heyetince düzenlenen 08/05/2022 tarihli kök ve 10/02/2023 tarihli ek bilirkişi raporlarıyla özetle; "Dava dışı ... ve Ticaret A.Ş. ile Davalı ... A.Ş. arasında 15.04.2016 tarihinde ... (...)’nun 14.03.2016 tarih ve 2016/31 sayılı kararına istinaden Taşınmaz Satış Sözleşmesi imzalandığı, imzalanan sözleşme kapsamında davacı ... A.Ş.’ne ait ... ili ... İlçesi ......

          Satış vaadi sözleşmelerinde, satış vaat eden sözleşmede devir tarihi olarak belirtilen tarihte sözleşme konusu taşınmazı satış vaadedilene devretmekle yükümlüdür. Satış vaat eden devir sırasında taşınmaza malik değilse ve sözleşmeden kaynaklı borcunu ifa edemezse Borçlar Kanununun ifa imkansızlığı ve borca aykırılık hükümleri gereği tazminata mahkum edilir. (Bknz. Yargıtay 14....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, kira sözleşmesinden kaynaklı alacak istemine ilişkindir. Taraflar arasında 25.02.2018 tarihli iş yeri kira ve alt kira sözleşmesi akdedilmiştir. HMK. madde 4'de Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevinin belirtildiği, buna göre dava konusunun değer ve tutarına bakılmaksızın “a” bendinde kiralanan taşınmazların, 09/06/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yolu ile tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıklara konu olan davalar ile bu davalara karşı açılan davaların da belirtildiği anlaşılmıştır. İşbu dava konusu kira sözleşmesinden kaynaklı alacak istemine ilişkin olup uyuşmazlığın kira hükümleri kapsamında hal ve çözümü gerekmektedir....

            UYAP Entegrasyonu