İcra Müdürlüğünün 2014/9311 sayılı dosyasına sunduğu ve haciz talebinde bulunması üzerine, dosya arasında yer alan adı geçen icra müdürlüğünün yazılarından anlaşıldığı kadarıyla 29 adet gayrımenkulüne 22/11/2018 tarihinde haciz konulduğu, ancak Antalya 4. İcra Hukuk Mahkemesinin 08/12/2015 tarihli kararından yaklaşık 3 yıl geçtikten sonra borçlunun talebi üzerine, müşteki alacaklı vekilinin taleplerine ve konulduğu tarihlere bakılmaksızın 22/11/2018 tarihinde konan hacizlerin de, haciz tarihlerinden çok önce verilmiş ve de iş bu hacizleri kapsamadığı açıkça belli olan taşkın hacizlerin kaldırılmasına dair Antalya 4. İcra Hukuk Mahkemesinin 08/12/2015 tarihli kararı kapsamında kaldırıldığının anlaşılması karşısında, Öncelikli olarak, şüphelinin ifadesinin alınması, Antalya 13....
Asliye Ticaret Mahkemesinin 2007/1204 D.iş sayılı ihtiyati haciz kararıyla 20/09/2007 günü haciz konulduğu, 10 örnek ödeme emrinin borçluya 13/10/2007 günü tebliğ edildiği ve on günlük ödeme süresinin ödemesiz geçirilmesi üzerine ihtiyati haczin kesin hacze dönüştüğü anlaşılmıştır. Davacının taşkın haciz şikayeti yönünden ise; davacıya 103 davetiyesinin 30/05/2022 tarihinde davacıya usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür. Ancak, şikayet eden tarafın şikayet süresi olan yasal 7 günlük sürenin dolmasından sonra 13/09/2022 tarihinde açtığı" gerekçesi ile, "Şikayetin reddine" karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesine vermiş olduğu dilekçe kapsamını aynen tekrarla, ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir. İcra dosyasının incelenmesinde; davalı-alacaklının borçlu Öz Efe Gıda ......
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;hacizde tertip ilkesi kapsamında borçlunun mevduatı üzerindeki hacizlerin satımı ve paraya çevrilmesi daha kolay olduğundan taşınmaz mallar üzerindeki haczin mevcudiyeti ileri sürülerek haciz talebinin reddinin usul ve yasaya uygun olmadığı, çünkü mevduat üzerine haciz konulması halinde alacaklı alacağını daha hızlı ve daha kolay şekilde tahsil edebileceği, oysa ki taşınmaz üzerinde bulunan haciz nedeniyle alacaklının satış talebi, kıymet taktiri, ihale, ihalenin feshi vb. aşamalarla uğraşmak zoruna kalacağı, bu husus hem dosyada fazla ve gereksiz masraf yapılmasını gerektirecek hem de alacaklının alacağını geç almasına sebebiyet vereceği, icra müdürlüğünün, alacaklının talebi ile borçluya ait malvarlığı üzerine haciz koymak zorunda olduğu, ancak borçlunun, haczedilmezlik şikayeti ya da taşkın haciz şikayeti ile icra mahkemesine başvurabileceği, bu konuda ispat yükünün ise borçluya düşmekte olduğu...
Bu hükme göre; genel haciz yoluyla yapılan takipte, ödeme emrinin tebliğinden sonra borçlu tarafından yasal süre içerisinde ödeme emrine itiraz edilmemesi ya da itirazın icra mahkemesince kesin olarak kaldırılması veya mahkemece iptal edilmesi halinde ihtiyati haciz kendiliğinden kesin hacze dönüşecektir. Somut olayda, takibe konu 580.000 TL miktarlı bonoya dayalı olarak 20.000 TL'lik kısım için ... 14. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce ihtiyati haciz kararı verilmiştir. Borçlu hakkında alınan 12.09.2013 tarihli ve 20.000 TL için verilen ihtiyati haciz kararının, 13/09/2013 tarihinde icra müdürlüğüne sunularak takip başlatıldığı, aynı tarihte borçlunun malvarlığına ihtiyati haciz konulmasının talep edildiği, dava tarihi itibariyle takibin kesinleşmediği görülmüştür....
Yine tasarrufun iptali davasında taşkın haciz iddiası dinlenmez. Bu nedenle İlk Derece Mahkemesince bedele dönüşen davada davalı 3. kişiler, tazminat miktarı kadar tüm mal varlıkları ile sorumlu olduklarından mahkemece her bir taşınmaz için ayrı ayrı olarak yaklaşık ispat kuralına göre değerlendirme yapılarak davanın niteliği, mevcut delil durumu dikkate alınarak ve ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için tam bir ispat koşulu da aranmadığından, İİK'nın 281/2. maddesi uyarınca ihtiyati haciz koşulları değerlendirilerek karar verilmesi gerekirken, açıklanan gerekçe ile talebin reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne karar verilmiştir....
Yasal ayrıcalıklar dışında, TMK’nın 684/1 ve 718/2 maddeleri hükümlerine göre, arazinin mülkiyeti ve buna bağlı olan tasarruf hakkı o arazide kalıcı olmak koşuluyla yapılan şeyleri de kapsar TMK’nın 725. maddesinde bu kuralın istisnalarından birisi düzenlenmiş, böylece muhdesatla arasındaki bağlantı kesilmiş bina sahibine bazı koşulların oluşması halinde ayrılmaz parça niteliğindeki taşkın yapı için üzerinde bulunduğu taşınmaza malik olabilme olanağı tanınmıştır. Bunun için, tapuya kayıtlı özel mülkiyete konu bir taşınmaz üzerinde, temelli kalması amacıyla yapılan binanın ayrılmaz parçası yine tapuda kayıtlı üçüncü kişiye ait taşınmaza taşkın yapılmış olmalıdır. Taşkın inşaat, taşkın yapı ile iki komşu taşınmazı fiilen birleştirmekte, ekonomik bir bütünlük oluşturmaktadır. Bu özelliğinden dolayı taşkın yapıya dayanan temliken tescil isteği taşınmaza bağlı kişisel hak niteliğindedir....
Davalı T5 vekilinin istinaf başvurusunun değerlendirilmisinde; Davalı T5 vekilinin yetkili mahkemeye ilişkin istinaf başvurusunun değerlendirilmisinde; Davalı T5 vekilinin taşkın hacze ilişkin istinaf başvurusunun değerlendirilmisinde; Mahkemesince konulan ihtiyati hacizlerin borç miktarının oldukça üstünde kaldığını, diğer bir ifade ile taşkın haciz yapıldığını belirtmiş ise de; bu noktada henüz dava konusu edilen taşınmazların değerinin tam olarak tespit edilmemiş olması dikkate alındığında davalının bu yöndeki istinafının reddi gerekmiştir. Öte yandan hacizlerin ifasından sonraki taşkın hacze ilişkin itirazların şikayet yolu ile icra mahkemesine yapılması gerekmektedir. Davacı vekilinin davalılar T5 ile Yusuf Yermanoğlu'nun elinden çıkardıkları taşınmazların yerine geçen kıymete ilişkin olarak talep ettiği ihtiyati haciz kararanını reddine ilişikin istinaf başvurusunun değerlendirilmesinde Buna göre, anılan davada uygulanması gereken İİK.'...
bildirmemesi, taşkın haciz yapılması, hacizde sıraya uyulmaması nedenleriyle gerçekleştirilen haciz işleminin iptaline, malların taraflarına iadesine, muhafaza sırasında yapılan tüm masrafların alacaklı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Bölge Müdürlüğü arasında imzalanan "Bartın Merkez Kutlubey Yazıcılar Köyü Ana Deresi Taşkın Koruma İnşaatı" işine ilişkin sözleşme örneği, incelenmiş, yüklenicinin sözleşmenin madde 17.2. Hükmü kapsamında geçici kabul tarihinden kesin kabul tarihine kadar geçecek süreye ilişkin olarak meydana gelecek zarar ve hasarlardan sorumlu tutulduğu görülmüştür. Mahkememizce DSİ 23. Bölge Müdürlüğü ile yapılan yazışmalara verilen cevaplardan davaya konu taşkın koruma tesisinin söz konusu kısmının Bartın Üniversitesi'ne iş yapan ......
Davacı vekili; müvekkilinin 890 ada, 8 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, davalının da aynı mevkiide kain 890 ada 9 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, davalının taşınmazında bina inşa ederken müvekkilinin arsasına yaklaşık 30 m2 tecavüz ettiğini, davalının kötü niyetli tecavüzü ile oluşan taşkın inşaattaki elatmanın önlenmesi ve binanın taşkın kısmının kaline hükmedilmesini, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile taşkın inşaattan kaynaklanan 1.000,00 TL ecrimisil tazminat alacağına hükmedilmesini, elatamanın önlenmesine ve kale ilişkin talebinin kabul edilmemesi halinde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile taşkın inşaattan kaynaklanan 1.000,00 TL'lik arsa bedeli ve muhik tazminat alacağına hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı vekili; davanın reddini savunmuştur....