"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacılar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık, taşkın haciz şikayetine ilişkindir. İcra mahkemesi kararlarından hangilerinin temyiz olunabileceği özel hükümlerle ve genel olarak da İİK.nun 363. maddesinde birer birer açıklanıp gösterilmiştir. Bunların dışında kalan mahkeme kararları kesindir. Yargıtay’ca incelenmesi istenen karar bu maddelerle tespit edilen kararlar arasına girmeyip kesin nitelikte bulunduğundan temyiz dilekçesinin (REDDİNE), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bu durumda ihtiyati haciz kararı mevcut icra dosyası kapsamında uygulanmış, ayrıca ihtiyati haczin dayanağı alacak davasında yargılama devam etmekte olup, alacak miktarı hüküm altına alınmadığından, ihtiyati hacizde taşkın haciz olup olmadığını inceleme yetkisi, İİK'nın 265 ve 266. maddeleri uyarınca ihtiyati haciz kararını veren (alacak davasının görüldüğü) mahkemeye ait olduğundan mahkememizin görevsizliğine " davanın usulden reddine karar verilmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesinin haciz şikayetlerinin reddine hükmüne karşı, davacı üçüncü kişi vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması sonunda İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun taşkın haciz şikayeti yönünden mahkeme kararı nitelik itibariyle kesin olduğundan istinaf talebinin usulden reddine, İİK'nin 97. maddesinin uygulanmasına yönelik şikayet yönünden esastan reddine karar verilmiş, bu kez davacı üçüncü kişi vekilinin Bölge Adliye Mahkemesi kararını temyizi üzerine Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yapılan takibin açıkça usule aykırı olduğu gibi davalı tarafından başlatılan söz konusu icra takibine konu alacakların kesinlikle hiçbir hukuki dayanağının bulunmadığını, müvekkilinin borcunu fazlasıyla ödediğini, yapılan haczin taşkın haciz niteliğinde olduğunu, hukuka aykırı olarak yapılan bu haczin ölçülülük ilkesini ihlal ettiğini, taşkın niteliğinde mükerrir haciz yaptığını, müvekkilinin icra konusu vekalet ücreti bedeli tehir-i icra talepli Aksaray 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2020/56 esas sayılı dosyasında yatırılmış olduğundan söz konusu takibin dayanağı kalmadığını, buna rağmen başlatılan takip sonucu elde edilen haksız ve kötü niyetli alınan bedelin iadesinin gerekmediğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir....
Davacı Belediye'nin diğer bir şikayeti ise Belediye Kanunu'nun 15/son maddesi kapsamında mal beyanı olarak bildirdiği 123131 ada 7 parsel sayılı taşınmaz nedeniyle uygulanan şikayete konu hacizlerin taşkın haciz olduğu iddiası olup, mal beyanı olarak bildirilen 123131 ada 7 parsel sayılı taşınmaz üzerinde, yine haciz konulan belediyeye ait araçlar üzerinde şikayete konu icra dosyasındaki haciz dışında çok sayıda başka hacizler de bulunduğu, 123131 ada 7 parsel sayılı taşınmaza davacı borçlunun başka bir malikle birlikte müşterek malik olduğu, taşınmazın arıtma tesis alanı olduğu, kamuya tahsisli olduğu, bu nedenle şikayet tarihi itibariyle davacının mallarına konulan hacizlerin taşkın haciz olup olmadığının tespit edilemediği, taşkın haciz iddiasının ispatlanamadığı, belirtilen tüm bu nedenlerle davacının şikayet nedenlerinin yerinde olmadığı anlaşıldığından şikayetin reddine karar verilmiştir..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, "Şikayetin reddine," karar verildiği görülmüştür....
Somut olayda şikayetçi belediye haciz edilen hangi mal üzerindeki haczin borcu fazlasıyla karşılayacağını belirtmemiş, söz konusu mallara ilişkin bir rapor ibraz etmemiş.Takip dosyasındaki borç miktarı ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında şikayet tarihi itibariyle hacizli taşınmaz üzerinde birden fazla haciz olması ve banklara gönderilen haciz ihbarnamelerinde alacağın sıraya alınmış olması, yani icra dosya alacağından önce başkaları tarafından konulan hacizlerden dolayı alacaklıya sıra gelip gelmeyeceğinin mevcut dosya kapsamına göre belliği olmadığından taşkın haciz olabilecek bir durumun görülmediği anlaşılmakla taşkın haciz şikayetinin bu aşamada reddine" karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; haczedilen araçların kamu yararına tahsisli olduğunu, ilk derece mahkemesince verilen kararın yasaya aykırı olduğunu, ayrıca 12/06/2019 tarihinde resmi gazetede yayınlanan 7176 Sayılı Kanun'un 21....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/279 esas sayılı dosyası ile itirazın iptali davacı açtığı yapılan yargılama sonunda mahkemece itirazın iptali ile takibin devamına karar verildiği, borçlu tarafından istinaf başvurusu üzerine dosyaya 08/02/2022 tarihli 1.674.747,88 TL bedelli teminat mektubu sunulduğu, alacaklı vekilinin talebi üzerine 09/02/2022 tarihinde borçlunun banka hesaplarına haciz konulduğu, davacı borçlu tarafça teminat mektubunun dosya borcunu karşıladığından banka hesaplarına konan haczin taşkın haciz olduğundan bahisle süresinde şikayette bulunulduğu görülmüştür....
Şikayete konu edilen ihtiyati haciz kararı, alacak davasında verilen ihtiyati haciz ara kararına ilişkin olup, söz konusu ihtiyati haciz kararının icra dosyasında infazının yapıldığı ve bu kapsamda dava konusu taşınmazlar ile araç kayıtlarına ihtiyati haciz konulduğu, Karşıyaka 1. İcra Müdürlüğünün 2020/1639 Esas sayılı dosyasında esas icra takibine geçilmediği, sadece alacak davasının yargılaması sırasında verilen ihtiyati haciz kararının infaz edildiği anlaşıldığından, ihtiyati haczin infazıyla ilgili şikayetin, ihtiyati haciz kararını veren Karşıyaka 1. İcra Hukuk Mahkemesi tarafından incelenmesi gerekir. Gönderilen suret dosya kapsamında ve uyapta kayıtlı icra dosyası üzerinden yapılan inceleme ile icra dosyası kapsamında 02/03/2020 tarihli bir takip talebi mevcut ise de, düzenlenen bir ödeme emri bulunmadığı açıktır. Diğer taraftan ihtiyati haciz kararının verildiği mahkemece esas hakkında karar verilmediği müddetçe esas takibe geçildiğinin kabulü de mümkün olamayacaktır....
Kişilerdeki hak ve alacaklarına ihtiyati haciz konulmasını ve davalıdır şerhi konulmasını talep etmiştir. Davalı taraf dilekçesinde özetle; Tarafının mal kaçırma kastının bulunmadığını ve yerleşim yerinin bulunmakta olduğunu, ihtiyati haciz kararının tarafına zarar verdiğini, icra dosyasının da görüleceği üzere davacı tarafından taşkın hacizler de yapılmak sureti ile tarafının zarara uğratıldığını belirterek ihtiyati hacze itirazlarının kabulüne karar verilerek ara karardan rücu edilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : 1- Alacaklının, şikayetçi borçlunun haczedilen mallarıyla ilgili taşkın haciz şikayeti hakkında mahkemece verilen karara yönelik temyiz isteminin incelenmesinde; İcra mahkemesi kararlarından hangilerinin temyiz olunabileceği özel hükümlerle ve genel olarak da İİK.nun 363. maddesinde birer birer açıklanıp gösterilmiştir. Bunların dışında kalan mahkeme kararları kesindir....