taşkın inşaat hukuki nedenine dayalı Çaplı Taşınmaza El Atmanın Önlenmesi ve yıkım istekli davalarda yıkımın aşırı zarar doğurup doğurmadığı hususu ancak davalının temliken tescil talep ve savunmasının bulunduğu hallerde araştırma konusu yapılabilir. Taşınmazın belirli bir bölümünün TMK'nın 725.maddesi uyarınca temliken tesciline karar verilebilmesi ise öncelikle, taşkın yapılanan kişinin iyiniyetli olması, taşkın kısmın yıkımının aşırı zarar doğurması ve yapı değerinin oturduğu zemin değerinden fazla olması ve ayrıca bu kısmın ana taşınmazdan imar mevzuatına göre ifraz edilebilir nitelik taşıması ve arsa malikine muhik bir tazminat ödenmesi koşullarına bağlıdır. Yine aynı dairenin 18.01.2016 tarih ve 2014/13276- 2016/403 E K sayılı kararında ve yerleşik diğer içtihatlarda da belirtildiği ve TMK. 718. maddesinde düzenlendiği üzere, arazi üzerindeki mülkiyet, kullanılmasında yarar olduğu ölçüde, üstündeki hava ve altındaki arz katmanlarını da kapsar....
taşkın inşaat hukuki nedenine dayalı Çaplı Taşınmaza El Atmanın Önlenmesi ve yıkım istekli davalarda yıkımın aşırı zarar doğurup doğurmadığı hususu ancak davalının temliken tescil talep ve savunmasının bulunduğu hallerde araştırma konusu yapılabilir. Taşınmazın belirli bir bölümünün TMK'nın 725.maddesi uyarınca temliken tesciline karar verilebilmesi ise öncelikle, taşkın yapılanan kişinin iyiniyetli olması, taşkın kısmın yıkımının aşırı zarar doğurması ve yapı değerinin oturduğu zemin değerinden fazla olması ve ayrıca bu kısmın ana taşınmazdan imar mevzuatına göre ifraz edilebilir nitelik taşıması ve arsa malikine muhik bir tazminat ödenmesi koşullarına bağlıdır. Yine aynı dairenin 18.01.2016 tarih ve 2014/13276- 2016/403 E K sayılı kararında ve yerleşik diğer içtihatlarda da belirtildiği ve TMK. 718. maddesinde düzenlendiği üzere, arazi üzerindeki mülkiyet, kullanılmasında yarar olduğu ölçüde, üstündeki hava ve altındaki arz katmanlarını da kapsar....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/552 Esas sayılı dosyasının önalım hakkından kaynaklanan tapu iptali ve tescil davası olduğunu, işbu davaları ile taraflar aynı olsa da dava konularının farklı olduğunu, 2018/552 Esas sayılı dosyada dava konusu, davalıların ilk 10.03.2016 tarihinde satın almış olduğu 44,88 m2'lik kısım olup, İşbu davalarının konusununu ise davalıların sonradan satın almış oldukları ve 29.05.2018 tarihinde düzenleme ile tescil edilen 9,57 m2'lik kısım olduğunu, davalar gerek taraf gerek konu ve talepler bakımından farklı davalar olup derdestlikten bahsedilmesinin mümkün olmadığını, Davaya konu 9,57 m2'lik kısım müvekkilime ait olup adına tescili gerektiğini belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; taşkın inşaat hükümleri gereği davacının kullandığı taşınmazın tapusunun iptali ve tescil istemine ilişkindir....
kendilerine ait 36 parsel çapı içerisinde gösterilmesinden ötürü, bu kısmıda içine alacak biçimde temel atılıp inşaat yaptıklarını, bu nedenle iyiniyetli sayılmaları gerekeceğini ileri sürerek 2,59 m2.lik bölümün davacıya ait 20 parselden ifrazı ve tapu kaydının iptali ile kendi adlarına tescilini istemişler, mahkemece davacının açtığı elatmanın önlenmesi davasının feragat nedeniyle reddine, birleştirilen davanın ise kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil K A R A R Davacı, haricen satın aldığı taşınmaz üzerine iyi niyetle bina inşa ettiğini, TMK.nun 722 ve takip eden maddeleri uyarınca bina değerinin arsa değerinden fazla olması nedeniyle muhik tazminat karşılığı tapunun iptali ile adına tesciline karar verilmesini istediğine göre, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi hükmü gereğince, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (14.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 03.11.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 07.04.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil mümkün değilse binanın davacıya ait olduğunun kütüğe işlenerek hisseli olarak tescil, birleştirilen davada imar uygulaması ile taşkın kısmının men ve kal'i ile ecrimisil istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; tapu iptali ve tescil davasının reddine, birleştirilen davanın kısmen kabulüne dair verilen 22.12.2015 günlü hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davacı- karşı davalı ... tarafından istenilmekle tayin olunan 10.01.2017 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı- karşı davalı vekili Av. ... geldi. Karşı taraftan gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı....
Davacı ... taşkın inşaatının bulunduğu uzman bilirkişi rapor ve krokisindeki (C) harfi ile işaretli bölümü için TMK'nun 725. maddesi uyarınca tapu iptali ve tescil istemiyle değil kesinleşmiş mahkeme ilamı nedeniyle yani mülkiyet hakkına dayalı tapu iptali ve tescil davası açmıştır. Mahkeme karar gerekçesinde de davanın TMK'nun 725. maddesi uyarıca açıldığından bahsedilmemektedir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin iş bölümünü düzenleyen 21.01.2013 tarih ve 2013/1 sayılı Kararı uyarınca, davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 1. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Ancak, anılan Daire Başkanlığınca da görevsizlik kararı verildiğinden, görev uyuşmazlığının giderilmesi için dosyanın Yargıtay Yüksek Birinci Başkanlığına sunulması gerekmiştir....
Dosyada mevcut dava konusu taşınmaza komşu dava dışı 109 ada 3 sayılı parsel sayılı taşınmaza ilişkin kadastro tutanağı ve tapu kaydının incelenmesinde; 109 ada 3 sayılı parselin 1.167,13 m² yüzölçümündeki taşınmaz 2 adet natamam inşaat ve arsası niteliğinde kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davacılar adına tespit ve tescil edilmiştir. Mahkemece, dava konusu taşınmaza ve dava dışı 109 ada 3 sayılı parsele ait kadastro tespit tutanakları ve tapu kayıtlarının suretleri, kadastro haritası getirtilerek, taşınmaz başında yerel bilirkişi ve davacı tanıkları, 2 fen bilirkişi ve inşaat bilirkişi katılımı ile keşif yapılmıştır. Keşfe katılan teknik bilirkişi raporları dosyaya ibraz edilmiştir....
Her ne kadar ilk derece mahkemesince diğer davalıların bu yönde talebi olmadığı, davalı Nihat tarafından da usulüne uyğun harç yatırılarak talepte bulunulmadığı gerekçesiyle bu konuda karar verilmediği belirtilmiş ise de davalıların, davacı parseline olan taşkın yapı nedeniyle temliken tescil talebinin bulunduğu ve mahkemece davalıların bu talebi hakkında olumlu ve olumsuz bir karar verilmesi gerektiği tartışmasız. TMK' nun 725 maddesiyle temliken tescil-irtifak hakkı düzenlenmiş olup, temliken tescil davasının dinlenebilmesi için bazı koşulların varlığı gerekmektedir. Birinci koşul, yapı malikinin iyi niyetli olması, ikinci koşul, yapının bulunduğu arazi parçasının ana taşınmazdan ifrazının mümkün olması ve üçüncü koşulda yapıyı yapanın taşınmaz malikine uygun bir bedel ödenmesi, taşkın kısmın bulunduğu arsa bedelinin sahibine ödenmek üzere depo ettirilmesidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 26.02.2008 gününde verilen dilekçe ile Türk Medeni Kanununun 725. maddesi gereğince taşkın inşaat nedeniyle tapu iptali ve tescil, birleştirilen davada müdahalenin önlenmesi ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine, birleştirilen davanın kabulüne dair verilen 11.10.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve birleştirilen dosyanın davalısı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 27.02.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....