Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

K A R A R Davacı vekili 26.11.2020 tarihli Sigorta Tahkim Komisyonuna başvurusunda; 16/04/2019 tarihinde davalıya sigortalı aracın karıştığı çift taraflı trafik kazasında sigortalı araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralandığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 4.000,00 TL sürekli işgöremezlik tazminatı, 25,00 TL geçici işgöremezlik tazminatı, 25,00 TL bakıcı gideri tazminatı ve 950,00 TL rapor ücreti olmak üzere 5.000,00 TL maddi tazminatın 24.09.2020 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, dava değerini sürekli işgöremezlik tazminatı yönünden 39.787,67 TL, geçici işgöremezlik tazminatı yönünden 1.010,45 TL ve bakıcı gideri tazminatı yönünden 350,00 TL'ye çıkartmıştır. Davalı vekili, talebin reddine karar verilmesini talep etmiştir....

    Mahkemesi DAVA : Davacı-karşı davalı, kıdem, ihbar tazminatı, ücret, yıllık izin, fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine davalı-karşı davacı ihbar tazminatı ve cezai şart talebine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde davalı-karşı davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı – karşı davalı vekili; müvekkilinin ... sözleşmesinin haklı bir sebep olmaksızın feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatı ile ücret, yıllık izin, fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil alacaklarının davalı- karşı davacıdan ödetilmesini istemiştir....

      Somut olayda; mahkemece, haklı nedene dayalı işçi feshinin söz konusu olduğunun kabulü ile talep konusu kıdem tazminatı alacağının hüküm altına alınması isabetli ise de, fesih tarihindeki kıdem tazminatı tavanına dikkat edilmeksizin yapılan hesaplamaya itibar edilerek hüküm kurulması hatalıdır. Hal böyle olunca, fesih tarihi olan 18.03.2013 tarihindeki kıdem tazminatı tavanı olan 3.129,25 TL aylık ücret nazara alınarak kıdem tazminatının hesaplanması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. 3-Diğer taraftan, temyiz dilekçesi ekinde sunulan dekontlar ile ödeme savunmasında bulunulmuştur. Söz konusu belgeler arasında yer alan 06.08.2013 işlem tarihli ve 3.000,00 TL tutarlı dekontta “kıdem tazminatı ödemesi”; 11.10.2013 işlem tarihli ve 1.452,00 TL tutarlı dekontta ise “Ekim ödeme” açıklamaları bulunmaktadır....

        Gerekçe: Davacı dava dilekçesinde kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, asgari geçim indirimi, fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil, hafta tatili ve yıllık izin ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiş, mahkemece de 18.03.2015 tarihli celsede 6100 sayılı HMK' nun 31. maddesine yapılan atıfla davacı vekilinden davanın türünü açıklaması istenmiş, akabinde de kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, asgari geçim indirimi ve yıllık izin ücreti talepleri yönünden davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir....

          Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, davacının tünel işçisi olarak çalışmakta iken işveren tarafından iş sözleşmesinin sonlandırıldığını, kendisine bir miktar kıdem tazminatı ödemesi yapıldığını ancak ihbar tazminatı ve diğer işçilik alacaklarının ödenmediğini beyan ederek ödenmeyen ihbar tazminatı, eksik ödenen kıdem tazminatı ve bir kısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir. Davalı vekili, davacının iş akdinin ihbar öneli verilerek sonlandırıldığını, işçilik alacaklarının ödendiğini beyan ederek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....

            Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine, 2-Taraflar arasında ihbar tazminatı yönünden uyuşmazlık söz konusudur. İhbar tazminatı, iş sözleşmesini fesheden tarafın karşı tarafa ödemesi gereken bir tazminat olduğu için, iş sözleşmesini fesheden tarafın feshi haklı bir sebebe dayansa dahi, ihbar tazminatına hak kazanması mümkün olmaz. Yine, işçinin mülga 1475 sayılı İş Kanunu'nun 14. maddesi hükümleri uyarınca emeklilik, muvazzaf askerlik, evlilik gibi sebeplerle iş sözleşmesini feshetmesi durumunda ihbar tazminatı talep hakkı bulunmamaktadır. Anılan fesihlerde işveren de ihbar tazminatı talep edemez. Somut olayda tüm dosya içeriğinden, iş sözleşmesinin davacı tarafından şartlarını taşıdığı ve emeklilik sebebiyle haklı olarak sözleşmesini feshettiği anlaşılmaktadır....

              Mahkemece, davacının iş akdinin haklı nedenle feshedildiği gerekçesiyle kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve kötü niyet tazminatı taleplerinin reddine, diğer taleplerin kısmen kabulüne karar verilmiş, kararın davacı tarafından temyizi üzerine, Dairemizin 2015/17577 Esas ve 2015/13186 Karar sayılı ilamıyla işçinin feshe konu eylemi haklı değil geçerli fesih sebebi aşamasında kalmışken Mahkemece haklı fesih sebebi sayılarak kıdem ve ihbar tazminatı isteklerinin reddine karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle bozulmuştur. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda davacının kıdem ve ihbar tazminatı talebinin yanında 6.754,08 TL Kötü niyet tazminatının da kabulüne karar verilmiştir. Ancak mahkeme kararı bu yönüyle hatalıdır. Çünkü ilk karar feshin haklı değil geçerli nedenle yapıldığı gözönüne alındığında kıdem ve ihbar tazminatı talebinin kabulünün gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur....

                İşçinin önceki çalışmaları sebebiyle kıdem tazminatı ödenmişse, aynı dönem için iki defa kıdem tazminatı ödenemeyeceğinden tasfiye edilen dönemin kıdem tazminatı hesabında dikkate alınması mümkün olmaz. Yine, istifa etmek suretiyle işyerinden ayrılan işçi kıdem tazminatına hak kazanamayacağından, istifa yoluyla sona eren önceki dönem çalışmaları kıdem tazminatı hesabında dikkate alınmaz. Ancak aynı işverene ait bir ya da değişik işyerlerinde çalışılan süre için kıdem tazminatı ödenmemişse, bu süre aynı işverende geçen sonraki hizmet süresine eklenerek son ücret üzerinden kıdem tazminatı hesaplanmalıdır. İşçinin iş sözleşmesi feshedilmediği halde çeşitli nedenlerle kıdem tazminatı adı altında yapılan ödemeler avans niteliğinde sayılmalıdır....

                Oysa ki, davacı taksitler halinde yapılan ödemelerin öncelikle ödendikleri tarihe kadar geçen süre için işlemiş faize mahsup edilerek bakiye kıdem tazminatı miktarının belirlenmesini talep ettiğine göre; davacının ek menfaatler dahil edilmek suretiyle tespit edilen gerçek kıdem tazminatı alacağının ilk taksitin ödendiği tarihe kadar hesaplanacak işlemiş faizinin ilk taksit miktarından mahsup edilmesi ve ödenenden kalan miktarın kıdem tazminatı alacağından düşülmesi, bu işlem yapılarak belirlenecek bakiye kıdem tazminatı miktarının ikinci taksitin ödendiği tarihe kadar işlemiş faizi hesaplanıp ikinci taksitten mahsup edilerek kalan ödeme miktarının bakiye kıdem tazminatından düşülmesi ve bu şekilde işlemler tekrar edilerek fark kıdem tazminatı alacağının belirlenmesi gerektiğinden bilirkişi raporundaki hesaplama yöntemi doğru olmamıştır....

                  Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, ücret, fazla mesai ücreti ve ... güvencesi tazminatı alacakları yönünden davanın reddine, kıdem ve ihbar tazminatı alacakları yönünden ise davanın kabulüne karar verilmiştir. Temyiz: Kararı davalı temyiz etmiştir. Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Hükme esas alınan bilirkişi raporunda tespit edilen ve 14.06.2007 tarihli ıslah dilekçesinde talep edilen ihbar tazminatı alacağı miktarının 4.029,98 TL olmasına rağmen, maddi hata sonucu hüküm altına alınan ihbar tazminatı alacağı miktarının 4.929,98 TL olması, mahallinde düzeltilebilir nitelikte yazım hatası olarak görülmüştür. 3-Taraflar arasında kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve ihbar tazminatına uygulanması gereken faiz konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır. 4857 sayılı ......

                    UYAP Entegrasyonu