Davacının işe başlatılmadığı tarih 11.05.2016 tarihindeki giydirilmiş brüt ücreti üzerinden kıdem tazminatı tavanı gözetilerek kıdem tazminatı hesaplanması gerekmekte olup bilirkişi tarafından 11.05.2016 tarihindeki kıdem tazminatı tavanı gözetilerek kıdem tazminatı hesaplanmış ve davalı tarafça iş akdinin feshinde ve işe başlatılmadığı tarihte yapılan kıdem tazminatı ödemesi mahsup edildikten sonra davacının bakiye kıdem tazminatı alacağı bulunmadığı belirlenmiş olup bilirkişi tarafından yapılan hesaplama dosya içeriğine ve yasal düzenlemelere uygun olduğundan davacı vekilinin bu yöndeki istinaf talebinin reddi gerekir. Davalı vekilinin istinaf başvurusu yönünden yapılan incelemede ise taraflar arasında ihbar tazminatı yönünden uyuşmazlık bulunmaktadır....
Gerekçesiyle; Kıdem Tazminatı alacağı yönünden; davacının ıslah dilekçesi de nazara alınarak Fark Kıdem Tazminatı alacağı davasının KABULÜNE; 16.082,23- TL net kıdem tazminatı alacağının 09.04.2021 tarihinden itibaren işleyecek bankalarca uygulanan en yüksek mevduat faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, İhbar Tazminatı alacağı yönünden, davacının ıslah dilekçesi de nazara alınarak Fark İhbar Tazminatı alacağı davasının KABULÜNE, 3.438,36- TL net ihbar tazminatı alacağının temerrüt tarihi olan 15.04.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,...." şeklinde karar verildiği görülmüştür....
Söz konusu 15.10.2010 tarihli sözleşmenin ikale sözleşmesi olduğu kabul edilse dahi , taraflarca ikale sözleşmesi içeriğinde kıdem tazminatının ödenmesi kararlaştırıldığı takdirde, kıdem tazminatı 1475 sayılı Yasanın 14.üncü maddesine göre hesaplanmalı ve anılan maddedeki kıdem tazminatı tavanı gözetilmelidir. Belirtmek gerekir ki, sözü edilen Yasada düzenlenen kıdem tazminatı tavanı mutlak emredici niteliktedir.Fesih tarihi olan 17.10.2010 tarihinde kıdem tazminatı tavanı 2.517,01 TL dir. Fesih tarihi itibariyle davacının brüt ücreti kıdem tazminatı tavanını aştığından kıdem tazminatının tavan miktarına göre hesaplanması gerekmektedir. Hal böyle olunca, Mahkemece, ikale sözleşmesi ile yapılan ödemelerin nitelik olarak kıdem tazminatı olmayıp feshe bağlı tazminatlar olması gerekçesi ile kıdem tazminatı tavanı aşılmak suretiyle davalıya yapılan fazla ödemenin davalıdan tahsiline ilişkin istemin reddine dair verilen karar hatalı olup bozmayı gerektirmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ (İŞ) DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve kötüniyet tazminatı alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı isteminin özeti: Davacı, bir kısım işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve kötüniyet tazminatı alacaklarını istemiştir. B)Davalı cevabının özeti: Davalı vekili, iddia ve taleplerin yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir....
İşçinin önceki çalışmaları sebebiyle kıdem tazminatı ödenmişse, aynı dönem için iki defa kıdem tazminatı ödenemeyeceğinden, tasfiye edilen dönemin kıdem tazminatı hesabında dikkate alınması mümkün olmaz. Yine, istifa etmek suretiyle işyerinden ayrılan işçi kıdem tazminatına hak kazanmayacağından, istifa yoluyla sona eren önceki dönem çalışmaları kıdem tazminatı hesabında dikkate alınmaz. Ancak aynı işverene ait bir ya da değişik işyerlerinde çalışılan süre için kıdem tazminatı ödenmemişse, bu süre aynı işverende geçen sonraki hizmet süresine eklenerek son ücret üzerinden kıdem tazminatı hesaplanmalıdır. Zamanaşımı definin ileri sürülmesi halinde, önceki çalışma sonrasında ara verilen dönem on yılı aşmışsa önceki hizmet bakımından kıdem tazminatı hesaplanması mümkün olmaz. İhbar tazminatı, belirsiz süreli iş sözleşmesini haklı bir neden olmaksızın ve usulüne uygun bildirim öneli tanımadan fesheden tarafın, karşı tarafa ödemesi gereken bir tazminattır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti, genel tatil ücreti ve merdiven temizlik ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda toplu iş sözleşmesine göre davacının otuz günlük giydirilmiş ücreti tespit edilmiş,bu ücretin kıdem tazminatı tavanını aştığı belirtilerek kıdem tazminatı tavan miktarından hesaplama yapılmış,sonrasında toplu iş sözleşmesinin 35. maddesinde yıllık 70 günlük ücreti tutarında kıdem tazminatı ödeneceğinin belirtildiği,belirlenen kıdem tazminatının yasal düzenlemenin 2.3 katı olduğu,buna göre kıdem tazminatı tavan miktarından hesaplanan kıdem tazminatı bu oran ile çarpılarak sonuç kıdem tazminatı bulunmuştur. Toplu iş sözleşmesinin 35. maddesinin "İşverence işçiye, İş Yasasında belirtilen hallerde her kıdem yılı için 70 günlük ücreti tutarında kıdem tazminatı ödenir (tam yıldan artan veya bir yıldan eksik süreler kıstelyevm usulü uygulanır.)...
Davacının ihbar tazminatı alacağı talebine ilişkin olarak yapılan değerlendirme sonucunda, davacının işten ayrıldığı tarihte 84 gün ihbar hakkı kazandığı, 4 aylık boşta geçen sürenin eklenmesiyle yeni bir ihbar süresine hak kazanmadığı, işe iade tazminatları kapsamındaki ihbar tazminatı farkının hesaplanmasında dikkate alınan işe başlatmama tarihindeki davacının 1 günlük giydirilmiş ücretinin 352,37 TL olduğu, buna göre ödenmesi gereken brüt ihbar tazminatı tutarının 29.599,20 TL olduğu, davacıya ödenen brüt ihbar tazminatı tutarının fesih tarihindeki 24.818,64 TL ve işe başlatmama tarihindeki brüt 1.695,56 TL olduğu, buna bağlı olarak brüt ihbar tazminatı farkının 2.945,77 TL olarak hesaplandığı anlaşılmış, davacının 2.334,25 TL net ihbar tazminatı alacağının kabulüne karar vermek gerekmiştir....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ''müvekkili şirketin hali hazırda TMSF'nin gözetiminde ve ilişkili olduğu Bakanın atadığı yöneticiler tarafından yönetildiğini, OHAL kapsamında TMSF yetkililerinin kayyum olarak atandığını, şirketin olağanüstü durum sebebiyle faaliyetini devam ettirememesi sebebiyle davacının iş akdinin feshedildiğini, bu kapsamda davacının kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve yıllık izin ücreti alacağına hak kazanamadığını'' ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. UYUŞMAZLIK KONULARI : Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve yıllık izin ücretine hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadır. GEREKÇE : Dava, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve yıllık izin ücreti istemine ilişkindir....
İhbar tazminatı, belirsiz süreli iş sözleşmesini haklı bir neden olmaksızın ve usulüne uygun bildirim öneli tanımadan fesheden tarafın, karşı tarafa ödemesi gereken bir tazminattır. Buna göre, öncelikle iş sözleşmesinin, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 24. ve 25. maddelerinde yazılı olan nedenlere dayanmaksızın feshedilmiş olması ve 17. maddesinde belirtilen şekilde usulüne uygun olarak ihbar öneli tanınmamış olması halinde ihbar tazminatı ödenmelidir. Yine haklı fesih nedeni bulunmakla birlikte, işçi ya da işverenin Kanunun 26. maddede öngörülen hak düşürücü süre geçtikten sonra fesih yoluna gitmeleri durumunda, karşı tarafa ihbar tazminatı ödeme yükümlülüğü doğar. İhbar tazminatı, iş sözleşmesini fesheden tarafın karşı tarafa ödemesi gereken bir tazminat olması nedeniyle, iş sözleşmesini fesheden tarafın feshi haklı bir nedene dayansa dahi, ihbar tazminatına hak kazanması mümkün olmaz....