Dava dosyasındaki kayıt ve belgelerden dava konusu ilacın davacının tedavisinde kullanılmak üzere reçete edildiği, davacının T5 başvuruda bulunarak adı geçen etken maddeli ilacın tedavi süresi boyunca bedelinin kurumca karşılanmasını talep ettiği,dava konusu ilacın Sağlık Uygulama Tebliğinde yer almaması sebebiyle talebin Kurum tarafından reddedildiği, bunun üzerine kurumun bu işleminin iptali ile ilaç bedelinin karşılanması yönünde tedbir kararı verilmesinin talep edildiği, mahkemece ihtiyati tedbir talebinin reddedildiği, kararın davacı vekilince istinaf edildiği anlaşılmaktadır. İhtiyati tedbir, geçici bir hukuki korumadır. Geçici hukuki koruma ise, ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz, yürütmeyi durdurma, el koyma gibi çeşitli hukuk dallarında düzenlemiş olan etkin hukukî koruma önlemlerine ilişkin üst kavramdır. Buna karşılık kesin hukuki koruma ise ancak açılan bir dava üzerine yapılan yargılama sonucunda verilen karar ile ortaya çıkmaktadır.....
ın beraatlerine ilişkin hükmün temyiz incelemesinde; Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu'nun, 14/10/1978 gün, A-1362 sayılı, Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nun 03/07/1987 gün, 3492 sayılı kararları ile 2. derece arkeolojik sit alanında ve Muğla Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nun 27/03/2004 gün, 3225 sayılı kararı ile uygun bulunan, aynı Kurul'un 26/03/2005 gün 697 sayılı kararı ile revize edilip, 2. derece arkolojik sit ve kentsel tasarım alanı içinde kalmakta olan Bodrum ilçesi, Gümüşlük beldesi, Yalı mevkindeki ahşap iskelenin izin alınmaksızın, tadilatının yapıldığından bahisle açılan kamu davası ile ilgili olarak, sanıkların Gümüşlük belediye başkanı olan sanık ...'...
Bozma Kararı Yargıtay 16....
Nitekim 6100 Sayılı HMK'nun 406/2. fıkrasında "İhtiyati haciz, muhafaza tedbirleri ve geçici düzenleme niteliğindeki kararlar gibi geçici hukuki korumalara ilişkin diğer kanunlarda yer alan özel hükümler saklıdır." denmiştir. Bu fıkranın gerekçesinde "özellikle uygulamada farklı geçici hukuki korumaların birbirinin yerine kullanılmasının hatta -ihtiyati tedbir zımmında ihtiyati haciz kararı verilmesi- gibi aslında kanuna tamamen aykırı geçici hukuki koruma kararı oluşturulmasının önüne geçilmesi amaçlanmıştır." denilmiştir. Bu sebeple ilk derece mahkemesince davacının geçici hukuki koruma tedbirinin ihtiyati haciz olarak kabulü ile sadece ihtiyati haciz talebinin değerlendirilmesi gerekirken, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz koşullarının ayrı ayrı değerlendirilmesi hatalı olmuştur. 2004 Sayılı İİK 257. vd. maddeleri gereğince ihtiyati hacize karar verebilmek için alacağın muaccel olup olmadığı önem taşımaktadır. Somut olayda, iddia olunan zarar haksız eylemden kaynaklandığından TBK.'...
, ayrıca 12/06/2009 tarih ve 27256 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Bitki Koruma Ürünlerinin Reçeteli Satış Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik'in Geçici 1. maddesinde "Bu Yönetmeliğin yayımından önce Bitki Koruma Ürünlerinin Reçeteli Satış Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik kapsamında Bakanlıktan bitki koruma ürünleri reçete yazma yetki belgesi almış olan kişilerin yetkileri devam eder....
Davalı vekili cevap dilekçesinde, özetle;müvekkili idare tarafından dava konusu taşınmazın davacının mülkiyet hakkının kısıtlandığı iddiasıyla kamulaştırmasız el atma tazminatı talebi haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davanın reddini talep ettiğini, davanın idari yargıda açılması gerektiğini, davanın görev yönünden reddini talep ettiklerini, davaya konu edilen ve davalılar adına kayıtlı olan Arnavutköy İlçesi Durusu Mahallesi 1346, 1348 sayılı parseller idare İçmesuyu Havzaları Yönetmeliğine göre Terkos gölünün kısmen Mutlak kısmen kısa mesafeli koruma alanında kaldığını, Terkos gölü Mutlak koruma alanında kalan parsellerin kamulaştırması için kamu yararı kararı alınmış ve bu karar bakanlık oluru ile onaylandığını, dava konusu parsel için de, aynı şekilde; İSKİ Yönetim Kurulu tarafından Kamulaştırma kararı alındığını ve alınan bu kararlar doğrultusunda belli bir program dahilinde dava konusu taşınmaz da dahil olmak üzere taşınmazların kamulaştırmasının yapılacağı belirtildiğini...
Cumhuriyet Başsavcılığına sunulan 12/11/2012 havale tarihli şikayet dilekçesinde,...Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulunun 26/04/2007 tarih ve 2882 sayılı kararı ile tescilli yapıda izinsiz tadilat ve eklenti yapıldığının belirtildiği, anılan Kurulun 26/07/2008 tarih ve 3808 sayılı kararı ile, tescilli yapıya ilişkin Leyla Belgü vekili...tarafından sunulan restorasyon projesinin uygun olduğuna, uygulamanın proje müellifi sorumluluğu ve denetiminde yapılmasına, uygulama sonrası hazırlanacak teknik rapor ve fotoğrafların Kurula iletilmesine karar verildiği, 22/03/2013 tarihli yapı tatil zaptı ile Belediye Başkanlığı tarafından restorasyon yapı ruhsatı düzenlenmeden inşaata başlanıldığının tespit edildiği,...Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü ile...İl Özel İdaresi Koruma Uygulama ve Denetim Bürosu tarafından ......
Mahkemece davanın konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına dair verilen kararı davalı vekili istinaf etmiştir. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6769 Sayılı SMK'nın 23. Maddesi; "(1)Tescilli markanın koruma süresi başvuru tarihinden itibaren on yıldır. Bu süre, onar yıllık dönemler hâlinde yenilenir. (2) Yenileme talebinin marka sahibi tarafından koruma süresinin sona erdiği tarihten önceki altı ay içinde yapılması ve aynı süre içinde yenileme ücretinin ödendiğine ilişkin bilginin Kuruma sunulması gerekir. Bu süre içinde talebin yapılmaması veya yenileme ücretinin ödendiğine ilişkin bilginin Kuruma sunulmaması hâlinde, yenileme talebi, koruma süresinin sona erdiği tarihten itibaren altı aylık süre içinde ek ücretin ödenmesi şartıyla da yapılabilir. (3) Marka, tescil kapsamında bulunan mal veya hizmetlerin bir kısmı için de yenilenebilir. (4) Ortak markanın yenilenmesi için gruba dâhil işletmelerden birinin talebi yeterlidir....
Mahkemece davanın konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına dair verilen kararı davalı vekili istinaf etmiştir. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6769 Sayılı SMK'nın 23. Maddesi; "(1)Tescilli markanın koruma süresi başvuru tarihinden itibaren on yıldır. Bu süre, onar yıllık dönemler hâlinde yenilenir. (2) Yenileme talebinin marka sahibi tarafından koruma süresinin sona erdiği tarihten önceki altı ay içinde yapılması ve aynı süre içinde yenileme ücretinin ödendiğine ilişkin bilginin Kuruma sunulması gerekir....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, dava dilekçesini tekrarla, İİK'nın 258. maddesine göre, alacaklının, alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeye mecbur olduğunu, ihtiyati haczin, HMK'nın 406/2. maddesinde geçici hukuki koruma olarak kabul edildiğini, ihtiyati haczin şartları ve etkilerinin İİK'nın 257. maddesinde düzenlendiğini, vadesi gelmemiş bir borçtan dolayı ihtiyati haciz talep edilebilmesinin ise, aynı maddenin 2. fıkrasında yer aldığını, ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir mahiyetindeki geçici ödeme talebi esasen geçici bir hukuki koruma olup, geçici hukuki koruma yargılamasını asıl hukuki koruma yargılamasından ayıran özelliklerden birinin ispat ölçüsü olduğunu, taraflarınca sunulan deliller göz önünde bulundurulduğunda, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalının kötü niyet taşıdığı aşikar olup, yaklaşık ispat kuralı sağlandığından, ihtiyati haciz talebinin kabulü gerektiğini belirterek,...