Uluslararası Koruma Kanununun 91. maddesinde geçici koruma "Ülkesinden ayrılmaya zorlanmış, ayrıldığı ülkeye geri dönemeyen, acil ve geçici koruma bulmak amacıyla kitlesel olarak sınırlarımıza gelen veya sınırlarımızı geçen yabancılara geçici koruma sağlanabilir." şeklinde hüküm altına alınmış, bu kişilerin Türkiye'ye kabulü, Türkiye'de kalışı, hak ve yükümlülüklerinin Bakanlar Kurulu tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği belirtilmiştir. 6458 sayılı Kanunun 91. maddesi uyarınca çıkartılan Geçici Koruma Yönetmeliğinin (Bakanlar Kurulu Kararının Tarihi: 13/10/2014 No: 2014/6883 Dayandığı Kanunun Tarihi: 04/04/2013 No: 6458 Yayımlandığı Resmi Gazete'nin Tarihi: 22/10/2014 No: 29153) 21. maddesinde; bu Yönetmelik kapsamındaki yabancıların kayıtları sırasında kimliğine ilişkin belge sunamayan yabancının, aksi ispat edilinceye kadar beyanının esas alınacağı, fotoğraf, parmak izi ya da kimlik tespitine elverişli diğer biometrik verilerin esas alınıp merkezi veri tabanına kaydedileceği...
Koruma ve Özel Güv. Hiz. Tic. Ltd. Şti. avukatı istinaf başvurusunda bulunmuştur. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 25. Hukuk Dairesi davalı ... Koruma ve Özel Güv. Hiz. Tic. Ltd. Şti. avukatının istinaf başvurusunu esastan reddetmiştir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 25. Hukuk Dairesi'nin kararı süresi içinde davalı ... Koruma ve Özel Güv. Hiz. Tic. Ltd....
Bu fıkranın gerekçesinde "özellikle uygulamada farklı geçici hukuki korumaların birbirinin yerine kullanılmasının hatta -ihtiyati tedbir zımnında ihtiyati haciz kararı verilmesi- gibi aslında kanuna tamamen aykırı geçici hukuki koruma kararı oluşturulmasının önüne geçilmesi amaçlanmıştır." denmiştir. Dava konusu istek tazminata (para alacağına) ilişkin olduğundan geçici koruma talebinin ihtiyati haciz olduğu kabul edilmeli ve buna göre inceleme yapılarak karar verilmelidir. Somut olayda; davacının talebi tümüyle ihtiyati hacze ilişkin geçici hukuki koruma talebini içermesine rağmen talebin ikiye bölünerek bir yandan uyuşmazlığın konusu olmadığı gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine, öte yandan ihtiyati haciz talebinin yaklaşık ispat koşulunun yerine getirilmediği gerekçesiyle reddine karar verilmiştir....
İdare Mahkemesi'nin 21/05/1997 tarih ve 1995/684 - 1997/447 sayılı kararı ile iptal edilmiş ise de, İzmir II Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'nun yukarıda da değinilen 25/01/2006 tarih ve 1744 sayılı kararı ile doğal sit tescilinin yeniden yapıldığı, bu nedenle, idari yargıda verilen iptal kararından sonra, 10/04/2008 tarih ve 3805 sayılı kurul kararına kadarki süreçte hukuki boşluk oluştuğunun kabul edilemeyeceği anlaşılmakla; suç tarihi itibariyle Foça Belediye Başkanlığı veya İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı bünyesinde koruma uygulama ve denetim bürosu kurulup kurulmadığı ve eğer kurulmuş ise, suça konu taşınmazın bulunduğu yerin koruma uygulama ve denetim bürosunun yetki alanı kapsamında kalıp kalmadığı araştırılarak, sonucuna göre 2863 sayılı Kanunun 6498 sayılı Kanun ile değişik 65/4. maddesi veya aynı Kanunun 65/1-2. cümlesi uyarınca sanığın mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, 25/01/2006 tarih ve 1744 sayılı kurul kararı göz ardı...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : 5395 sayılı yasaya göre koruma kararı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu gereğince, korunma ihtiyacı olan çocuklar hakkında, koruyucu ve destekleyici tedbir kararı alınmasına ilişkindir. Bu istek, korunma altına alınması istenen çocukların hak ve menfaatleriyle de ilgilidir. Bu nedenle, davanın; hakkında korunma kararı alınması istenen çocuklar ergin olmadığından, yasal temsilcilerine (veli veya vasisine) yöneltilmesi, onların da varsa göstereceği deliller toplanıp, birlikte değerlendirilerek sonucu uyarınca karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde, çocukların yasal temsilcilerine hukuki dinlenilme hakkı (HMK m. 27) tanınmadan evrak üzerinde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık Hüküm : CMK’nın 223/2-a maddesi uyarınca beraat 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanık hakkında Antalya Koruma Kurulunun 28.03.1990 tarih 733 sayılı kararı ile sınırları belirlenen, Antalya Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun 19.01.2012 tarih 353 sayılı kararı ile statüsü yeniden belirlenen Side Antik kenti 1. derece arkeolojik sit alanı içerisinde yer alan Antalya Manavgat ilçesi, Side Beldesi, 143 parsel sayılı taşınmazda, mevcut kilit taşı üzerine 3x7 ebatlarında 8 adet konteynır koyarak izinsiz müdahalede bulunduğu iddiası ile açılan kamu davası ile ilgili olarak; sanığın savunmasında suça konu konteynırların 2002 yılından beri var olduğunu, ... isimli kişinin konteynırların tadilatı için kendisinden yardım isteğini, ücret karşılığında bu tadilat işlerini...
Koruma Kanununun 7. maddesi gereğince, suça sürüklenmiş ve ceza sorumluluğu bulunmayan ... hakkında tedbir kararı verilmeden önce sosyal inceleme yaptırılabilir. Bu konuda, ... hakimine takdir yetkisi verilmiştir. Bunanla birlikte, bu takdir yetkisine, Anayasanın 141. maddesinin de bir gereği olarak, ... Koruma Kanununun 35. maddesinde bir sınırlama getirilmiştir. Sosyal inceleme raporu, mahkemede görevli bulunan sosyal çalışma görevlileri tarafından hazırlanacaktır. (M.34/f.1/a) Mahkeme veya ... hakimi sosyal inceleme yaptırılmaması durumunda, sosyal inceleme yaptırılmamasının gerekçesi kararda gösterilecektir. Cumhuriyet Savcılarınca gerektiğinde, çocuğun bireysel özelliklerini ve sosyal çevresini gösteren inceleme yaptırılacaktır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde 766 sayılı kanun gereğince kadastro çalışmalarının 1972 yılında yapıldığı, 2560 sayılı İSKİ Kanunu'nun verdiği yetkiye dayalı olarak 13.03.1984 yılında içme ve kullanma suyu temin edilen ve edilecek olan yüzeysel su kaynaklarının kirlenmeye karşı korunması hakkındaki yönetmeliğin yürürlüğe girdiği 1988 yılından bu yana Sazlıdere Baraj Gölü'nün korunması gereken havzalar arasına alındığı, dava konusu taşınmazın Sazlıdere Barajı kısmen kısa kısmen de orta mesafeli koruma alanında kaldığı, koruma alanı kapsamında olan bu tür yerler üzerinde koruma alanı kapsamına alındığı tarihten sonraki zilyetliğin hukuki kıymet taşımadığı, kadastro tespitinin yapıldığı tarih ile taşınmazın baraj havza koruma kapsamı alanına alındığı tarihler arasında 20 yıllık kazandırıcı zamanaşımının geçmediği, davacılar yararına zilyetliğe dayalı kazanım koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ : Adana Çocuk Mahkemesi SUÇLAR : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal HÜKÜMLER : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: 1-Suça sürüklenen çocuğun üzerine atılı suçun hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin olup olmadığının değerlendirilmesi açısından, suç tarihinde 12-15 yaş grubu içerisinde bulunan suça sürüklenen çocuk hakkında 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 35/1. ve Çocuk Koruma Kanunu'nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik'in 20/2. maddesi gereğince zorunlu olan sosyal inceleme raporu alınmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, 2-TCK'nın 31/2. maddesinde yer alan düzenlenme gereğince, suç tarihinde 12-15 yaş grubunda yer alan suça sürüklenen çocuğun işlediği suçların hukuki anlam ve sonuçlarını algılama veya davranışlarını yönlendirme yeteneğinin suç tarihi itibariyle...
Bozma Kararı Dairemizin 13.01.2020 tarih, 2019/2214 E. ve 2020/296 K. sayılı ilamı ile Mahkemece, davanın belirsiz alacak davası niteliğinde olmadığı kabul edilerek hukuki yarar yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde esasa girilerek karar verilmesini doğru görülmediği gerekçesiyle gerekçesiyle bozulmuştur. C. Mahkemece Verilen Direnme Kararı Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile belirsiz alacak davası açma şartlarının mevcut olduğu gerekçesiyle direnme kararı verilmiştir. IV. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Mahkemenin yukarıda belirtilen direnme kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B....