Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, satış konusu aracın davacının elinden alınmış olması nedeniyle, davalının aldığı satış bedelini iade etmekle yükümlü olduğu, satış bedelinin 11.000 TL olduğunun yazılı delille kanıtlanamadığı, davalının tazminat isteminin ise, davacının iyiniyetli zilyet olması nedeniyle yerinde görülmediği belirtilerek, davanın kısmen kabulüne, noter satış sözleşmesinde satış bedeli olarak yazılı olan 4.436,00 TL’nin dava tarihi 24/08/2007 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, Borçlar Kanununun 189. ve devamı maddelerinde düzenlenen, zapta karşı tekeffül hükümlerinden kaynaklanmaktadır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen tazminat davası sırasında davalılar vekili 20/03/2007 günlü dilekçesiyle reddi hakim yoluna başvurmuştur. Bu konuda verilen kararın Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmiş olmakla, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davalılar vekili, 20.03.2007 tarihli dilekçesinde "duruşmada neden milletvekiline telefon ettirdiğini davacıya sorduğu, usulsüz ihtiyati haciz kararı verdiği, tarafsızlığını yitirdiği, beyanların zapta geçmediği" gerekçeleri ile davaya bakan hakim hakkında Reddi Hakim talebinde bulunmuştur. Dosyayı inceleyen merci hakimliğince reddi hakim talebinin reddine ve H.Y.U.Y.’nın 36. maddesi gereğince 450.00.-YTL. para cezasının red talebinde bulunanlardan alınmasına karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....

      Dosyanın incelenmesinde davalı vekilinin 20.10.2009 tarihinde cevap dilekçesi sunduğu,7.7.2009 günlü celseye katılarak beyanının zapta geçtiği, davanın reddini talep ettiği, davanın da reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda davalı vekili yararına AAÜT hükümlerine göre nisbi ücreti vekalete hükmedilmesi gerekirken dilekçe yazım ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HMK'nun 370.maddesi gereğince hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir....

        Mahkemece,davanın kısmen kabulü ile, aracın zapt edildiği tarihteki rayiç bedelinden kullanım bedelinin indirilmesi ile belirlenen 24.360,Tl'nin tahsiline karar verilmiş;hüküm,davacı tarafından temyiz edilmişir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, Borçlar Kanununun 189. ve devamı maddelerinde düzenlenen, zapta karşı tekeffül hükümlerinden kaynaklanmaktadır....

          Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 7.700 TL.nin dava tarihinden yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, Borçlar Kanununun 189. ve devamı maddelerinde düzenlenen, zapta karşı tekeffül hükümlerinden kaynaklanmaktadır.Satım sözleşmesinde satıcının zapta karşı tekeffül borcunu düzenleyen Borçlar Kanununun 189. maddesinde, satıcının, satılan şeyin bir üçüncü şahıs tarafından satım akdi zamanında mevcut bir hak sebebi ile tamamen veya kısmen zapt edilmesinden, alıcıya karşı mesul ve zamin olduğu açıklandıktan sonra, devamındaki maddelerde de, (BK.189-193 mad.) bu yükümlülüğün koşulları ve zararın kapsamı konusunda açıklamalar getirilmiştir....

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2017/1008 Esas KARAR NO : 2021/545 DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) DAVA TARİHİ : 28/04/2016 KARAR TARİHİ : 14/07/2021 Şanlıurfa-----. Asliye Hukuk Mahkemesinin ---- tarihli yetkisizlik kararı ile --- Nöbetçi Asliye Hukuk mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmiş olup; İstanbul Anadolu --- Asliye Hukuk mahkemesinin---- tarihli görevsizlik kararı uyarınca dosyanın mahkememize tevdi edilerek bu esasına kaydının yapıldığı görüldü....

              Öte yandan davacı tarafça davalıdan icra inkar tazminat talebinde bulunulmuş olup alacağın likid olması karşısında 2004 sayılı İİK'da yer alan İcra İnkar Tazminatının yasal koşulları oluştuğundan talebin kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

                Uyuşmazlığın çözümünde öncelikle zapta karşı tekeffül ve sebepsiz zenginleşme kavramlarının açıklanması ve ilgili yasal düzenlemelere değinilmesi yerinde olacaktır. Zapta karşı tekeffül, satılan malın üçüncü bir kişinin iddia ettiği üstün bir hak yüzünden alıcının elinden alınmasından veya iddia olunan bu hak sebebiyle alıcının mülkiyet hakkını gereği gibi kullanamamasından dolayı satıcının sorumlu olmasıdır. Bu sorumluluk, satıcının mülkiyeti nakil borcunun bir sonucu ve müeyyidesidir. Konunun düzenlendiği ve eldeki uyuşmazlıkta uygulanması gereken 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’un (TBK) 214. ve devam eden maddelere göre; satıcının zapta karşı tekeffül borcundan dolayı sorumlu tutulabilmesi için; satılan malın alıcıya teslim edilmiş olması, üçüncü kişinin satılan şey üzerinde zaptı sağlayacak bir hakkının satım sözleşmesinin kurulmasından önce kazanılmış ve sözleşmenin yapılması sırasında da mevcut bulunması şarttır....

                TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 16/03/2022 NUMARASI : 2020/190 ESAS - 2022/84 KARAR DAVA KONUSU : ZAPTA KARŞI TEKEFFÜL HÜKÜMLERİNDEN KAYNAKLANAN ALACAK KARAR : Antalya 1. Tüketici Mahkemesinin 2020/190 Esas, 2022/84 Karar sayılı 16/03/2022 tarihli kararı aleyhine davacı vekili ve davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuş ve talebin süresinde olduğu anlaşılmakla; yapılan istinaf incelemesi sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı adına kayıtlı 34 XX 750 plaka sayılı 2012 model Volkswagen Jetta marka aracı Antalya 14....

                Somut olayda, hakim esas hakkında karar vermeden önce zapta geçirilmese de sözlü olarak davanın kabulü yönünde görüşünü açıklamıştır. Bu durum taraflarca ileriye sürülmese de red sebebidir. Duruşma hakimi de bu sebeple davadan çekilmiştir. Bu çekilme H.Y.U.Y.'nın 28. Maddesindeki çekilme değil H.Y.U.Y.'nın 29. Maddesindeki hakimin kendi kendisini reddetmesidir. H.Y.U.Y.'nın 29/2. maddesindeki şartlar oluşmuştur. Çekilmeyi yerinde bulan merci kararı doğrudur. Davalı vekilinin temyiz talebi ve ileriye sürdüğü temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 27/12/2010 günü oybirliği ile karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu