(HMK m. 95/1) Eski hale getirme talebi, temyiz yoluna başvuru hakkının düşmesine dayalı olarak istendiğine göre, bu talebin Yargıtay'ca incelenip karara bağlanacağında kuşku yoktur. (HMK m. 98/2) Eski hale getirme talebine ilişkin dilekçede, talebin dayandığı sebepler ile bunların delil ve emarelerinin gösterilmesi zorunludur. (HMK m. 97) Davacı vekili Av...., eski hale getirme talebinde bulunmuş ise de; dilekçe ekinde eski hale getirme talebinin dayanağını teşkil edebilecek herhangi bir delil bulunmadığı gibi davacı vekili Av....’nın davacı tarafından azledildiğine dair bir belge de dosya kapsamında bulunmamaktadır....
(HMK m. 95/1) Eski hale getirme talebi, temyiz yoluna başvuru hakkının düşmesine dayalı olarak istendiğine göre, bu talebin Yargıtay'ca incelenip karara bağlanacağında kuşku yoktur. (HMK m. 98/2) Eski hale getirme talebine ilişkin dilekçede, talebin dayandığı sebepler ile bunların delil ve emarelerinin gösterilmesi zorunludur. (HMK m. 97) Davalı vekili dilekçesi ekinde sunduğunu ifade ettiği sağlık raporları uyarınca eski hale getirme talebinde bulunmuş ise de; dilekçe ekinde eski hale getirme talebinin dayanağını teşkil edebilecek herhangi bir delil ve sağlık raporu bulunmamaktadır....
Kaldı ki, sanığın yanıltılmış olduğu ve eski hale getirme, dolayısıyla da temyiz hakkının bulunduğu kabul edilse dahi, temyiz süresinin kaçırılmasına neden olan engelin kalkmasından itibaren yedi gün içinde eski hale getirme ve temyiz isteminde bulunulması gerekmektedir. 5271 sayılı CMK'nın 41/1. madde ve fıkrasında belirtilen 7 günlük süre sanık müdafiinin iddiasına göre 12.03.2015 günü sona erdiği halde, sanık müdafii eski hale getirme ve temyiz istemini içerir dilekçeyi 7 günlük süreden sonra 26.03.2015 tarihinde vermiş bulunmaktadır. Sanık müdafiinin 19.03.2015 tarihli temyiz dilekçesinde eski hale getirme talebi yoktur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; 5271 Sayılı CMK’nin 42/1.maddesi uyarınca temyiz aşamasında ileri sürülen eski hale getirme talebi hakkında karar verme yetkisi Dairemize ait olmakla, Gaziantep 1.Sulh Ceza Mahkemesinin 14.05.2012 tarihli eski hale getirme talebinin kabulüne ilişkin ek kararının yok hükmünde olduğu belirlenerek yapılan incelemede; Sanığın yokluğunda verilen hükmün 30.11.2011 tarihinde usulü dairesinde tebliğ edildiği, sanığın 7 günlük yasal temyiz süresi geçirildikten sonra 02.05.2012 tarihinde eski hale getirme ve temyiz talep dilekçesi verdiği anlaşılmakla, eski hale getirme talebinde bildirdiği şekilde tebligat tarihinde cezaevinde bulunmadığı anlaşılmakla eski hale getirme isteminin ve süresinden sonra yapılan temyiz talebinin 1412 sayılı CMUK'un 317. maddesi gereğince istem gibi REDDİNE, 25/12/2014 gününde oy birliğiyle...
Kural olarak, meraların kuru mülkiyeti Hazineye, yararlanma hakkı köy ve belediyelere aittir. Meradan yararlanma hakkı olan köy ve belediyeler yoksun kaldıkları yararlanma nedeniyle haksız elatmanın kaldırılmasını, hayvanlarının yararlanamaması sebebiyle ot bedelini, mülkiyet hakkı sahibi olan Hazine ise, haksız elatmanın giderilmesi ve bunun dışında 4342 sayılı Mera Kanununun 4/4 maddesine dayanarak meralarda meydana gelen tahribat sebebiyle eski hale getirme masraflarının tahsilini haksız eylem sahibinden isteyebilir. Başka bir ifade ile köy ve belediyelerin eski hale getirme masraflarını, Hazinenin de ot bedelinin tahsilini talep etmesine olanak yoktur. Diğer taraftan eski hale getirme bedeli vasfı bozulan meranın ıslah edilmek suretiyle mera vasfının kazandırılması için boş olan arazide yapılacak masraflardır....
Oysa dava dilekçesinde; dava değerinin 10.000,00 TL gösterildiği ve bu değer üzerinden harç yatırıldığı ve yargılama sırasında bilirkişi tarafından hesaplanan ecrimisil, kum bedeli ve eski hale getirme bedeli üzerinden ıslah harcı yatırıldığı,elatmanın önlenmesi isteği bakımından bir değer gösterilmediği, yargılama sırasında da bu istek yönünden bir açıklama yaptırılmadığı, keşfen değerin saptanmadığı, harç tamamlatılmadığı gibi hükümde de karar ve ilam harcının ecrimisil, kum bedeli ve eski hale getirme bedeli üzerinden belirlendiği görülmektedir. Hemen belirtilmelidir ki; iddianın içeriği ve ileri sürülüş biçiminden davanın taşınmaz malın aynına ilişkin olduğu ve konusunu oluşturan hakkın para ile değerlendirilmesinin mümkün bulunduğu açıktır....
Davacının istemi eski hale getirme bedeline ilişkindir. Bu tür davalarda Dairemizin yerleşik uygulamalarına göre eski hale getirme bedeli taşınmazın gerçek bedelinin (rayiç değerinin) üzerinde ise, eski hale getirme bedeli değil, rayiç değer esas alınır, ayrıca mülkiyet hakkı davacı üzerinde kalacağı için rayiç değer üzerinden uygun miktarda indirim yapılır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki elatmanın önlenmesi, kal, eski hale getirme bedeli ve tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı idare ile dahili davalı ... vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R - Dava elatmanın önlenmesi, kal, eski hale getirme bedeli ve tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş, karar davacılar ve dahili davalı ... vekillerince temyiz edilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyulmuşsa da bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : 466 sayılı Kanuna göre tazminat Hüküm : Davanın reddi Davacının tazminat talebinin reddine ilişkin hükme yönelik temyiz ve eski hale getirme isteminin reddine ilişkin karar davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Davacı ve davacı vekilinin yokluğunda verilen hükmün davacı vekilinin tebligat adresine tebliğe çıkartıldığı; davacı vekilinin askerde olması nedeniyle tebliğ yapılamadığı şerhi düşülerek 21.12.2009 tarihinde merciine iadesi üzerine tebligat tüzüğünün 28. maddesi gereğince adres araştırması yapılmadan bu kez aynı adrese 7201 sayılı Tebligat Kanununun 35. maddesine göre 08.01.2010 tarihinde tebligat yapılarak hükmün kesinleştirildiği, bu suretle yapılan tebligatın usulsüz olduğu anlaşılmakla, davacı vekilinin askerlik dönüşü öğrenme üzerine 01.02.2010 tarihinde eski hale getirme istemiyle birlikte temyiz isteğinde bulunduğu anlaşılmakla; 5320 sayılı...
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : 466 sayılı Kanuna göre tazminat Hüküm : Davanın reddi Davacının tazminat talebinin reddine ilişkin hükme yönelik temyiz ve eski hale getirme isteminin reddine ilişkin karar davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Davacı ve davacı vekilinin yokluğunda verilen hükmün davacı vekilinin tebligat adresine tebliğe çıkartıldığı; davacı vekilinin askerde olması nedeniyle tebliğ yapılamadığı şerhi düşülerek 21.12.2009 tarihinde merciine iadesi üzerine tebligat tüzüğünün 28. maddesi gereğince adres araştırması yapılmadan bu kez aynı adrese 7201 sayılı Tebligat Kanununun 35. maddesine göre 08.01.2010 tarihinde tebligat yapılarak hükmün kesinleştirildiği, bu suretle yapılan tebligatın usulsüz olduğu anlaşılmakla, davacı vekilinin askerlik dönüşü öğrenme üzerine 01.02.2010 tarihinde eski hale getirme istemiyle birlikte temyiz isteğinde bulunduğu anlaşılmakla; 5320 sayılı...