Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : İhmali davranışla görevi kötüye kullanma HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Yüklenen suçu TCK'nın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkileri kötüye kullanmak suretiyle işleyen ve adli para cezası ile cezalandırılmalarına karar verilen sanıklar hakkında aynı Kanunun 53/5. maddesi gereğince hükümde belirtilen gün sayısının yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasından yasaklanmalarına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : İcrai davranışla görevi kötüye kullanma HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Yüklenen suçu TCK'nın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkileri kötüye kullanmak suretiyle işleyen ve adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilen sanık hakkında aynı Kanunun 53/5. maddesi gereğince hükümde belirtilen gün sayısının yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasından yasaklanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Delillerle iddia ve savunma, yapılan yargılama göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş, sübutu kabul olunan fiilin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan yerinde görülmeyen sanığın temyiz itirazlarının reddiyle eleştirilen husus dışında usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 07/03/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

      karar verilmesini, bunun kabul görmemesi halinde vekalet görevinin kötüye kullanılması nedeniyle araç satış sözleşmesinin iptali ile müvekkiline ait aracın iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      İnşaat ve Taahhüt Hafriyat Ltd.Şti.’nin kazı ve sondaj çalışmaları sırasında işi tekniğine ve fen kurallarına uygun yapmaması nedeniyle meydana gelen göçük sonucunda fabrikalarının zarar gördüğü ileri sürülerek tazminat talep edilmektedir. Dava dilekçesinde de açıkça davalıların haksız eylemine dayalı olarak tazminat talebinde bulunulmuştur. Dava, haksız eylemden kaynaklandığından Türk Medeni Kanununun 683. maddesinde düzenlenen mülkiyet hakkının taşkın kullanılmasından kaynaklanan komşuluk hukukuna aykırılığın giderilmesi istemi söz konusu olmadığından ve tarafların sıfatına bakılmaksızın (tacirler dahil), haksız eylemlerden kaynaklanan davalar nedeniyle verilen hüküm ve kararların temyiz incelemesi 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin iş bölümünü düzenleyen 21.01.2013 tarihli ve 2013/1 sayılı Kararı uyarınca temyiz inceleme görevi Yargıtay (4)....

        Aksi takdirde fesih hakkının kötüye kullanılmış olduğundan söz edilir. Fesih hakkını kötüye kullanan işveren, 4857 sayılı İş Kanununun 17. maddesi uyarınca, bildirim sürelerine ait ücretin üç katı tutarında tazminat ödemek zorundadır. Bahsi geçen tazminata uygulamada kötüniyet tazminatı denilmektedir. Kötüniyet tazminatına hak kazanma koşulları ve tazminat miktarının hesaplanması açısından, 4857 sayılı Yasada önemli değişiklikler öngörülmüştür. Yasanın 17. maddesinin altıncı fıkrasının açık hükmü gereğince, iş güvencesi kapsamında olan işçiler yönünden kötüniyet tazminatına hak kazanılması mümkün değildir. 1475 sayılı Yasada, “işçinin sendikaya üye olması, şikâyete başvurması” gibi sebepler ileri sürülerek iş sözleşmesinin sonlandırılması, kötüniyetin varlığı açısından örnekseme biçiminde sayıldığı halde, 4857 sayılı Yasada genel anlamda fesih hakkının kötüye kullanılmasından söz edilmiştir....

          Ne var ki, 25.06.2020 tarihli Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu kararı ile uyuşmazlığın ''vekâletin kötüye kullanılmasından kaynaklı tapu iptal ve tescil'' istemine ilişkin olduğu gerekçesi ile dosya Daireye gönderilmiş ise de, bu kararın maddi hataya dayalı olduğu, eldeki davada davacının devirden önceki mülkiyet hakkına dayanmadığı, bu yönde bir iddiasının olmadığı anlaşıldığından; Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 02.07.2021 tarih ve 211 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 09.07.2021 günü Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 7. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın yeniden değerlendirilmek üzere Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 10/11/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni" Davacı ... ile davalı ... aralarındaki tazminat davasına dair Ankara 2.Sulh Hukuk Hakimliğinden verilen 21.07.2009 günlü ve 2007/1951 E.-2009/1517 K.sayılı hükmün Onanması hakkında dairece verilen 13.04.2010 günlü ve 2010/3535 E.-2010/6399 K. sayılı ilama karşı davalı tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir. Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dava, kiralananın hor kullanılmasından kaynaklanan tazminatın tahsili istemine ilişkin olup, hüküm Sulh Hukuk Mahkemesinden verilmiştir. H.U.M.K.nun 440.maddesi uyarınca Yargıtay’ın bu çeşit kararları hakkında karar düzeltilmesi yoluna gidilemez. Bu nedenle dilekçenin REDDİNE, peşin alınan temyiz harcının istek halinde düzeltme isteyene iadesine, 12.7.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Mahkemece, temlik işleminin vekalet görevinin kötüye kullanılması suretiyle yapıldığı gerekçesi ile davalı ...’ye karşı açılan davanın kabulüne, diğer davalılara karşı açılan davanın reddine karar verilmiştir. Tüm dosya içeriğine ve toplanan delillere göre davalı ...’nün yerinde görülmeyen temyiz isteminin reddine....

                -KARAR- Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde bedel isteğine ilişkin olup, mahkemece bedele hükmedilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiş ise de, bilindiği üzere 6100 sayılı HMK’nın 190. maddesi ve 4721 sayılı TMK’nın 6. maddesi gereğince herkes iddiasını ispatla mükelleftir. Somut olayda, vekalet görevinin kötüye kullanılması hususu davacı tarafından ispatlanmış değildir. Bu durumda davanın tümden reddi gerekirken bedele hükmedilmesi doğru değilse de temyiz edenin sıfatına göre bu husus bozma nedeni yapılmamıştır. Davacının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 100, 72 TL. bakiye harcının temyiz eden davacıya iadesine, 20/12/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, vasilik görevinin uzatılması istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanununun 411. maddesine göre, “vesayet işlerinde yetki, küçüğün veya kısıtlının yerleşim yerindeki vesayet dairesine aittir. “Aynı Yasanın 19. maddesinde de; “Bir kimsenin ikametgahı, yerleşmek niyetiyle oturduğu yerdir...” hükümlerine yer verilmiştir. Somut olayda, Söke Sulh Hukuk Mahkemesince kısıtlının adresinin değiştiği gerekçesiyle, yetkisizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Şişli 2. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, vesayet makamının izni olmadıkça kısıtlının yerleşim yerini değiştiremeyeceğini belirterek görevsizlik kararı vermiştir....

                    UYAP Entegrasyonu