Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir (TMK m. 330/1). Buna göre; velayeti anneye verilen müşterek çocuk yararına kararın kesinleştiği tarihten itibaren geçerli olmak üzere uygun bir iştirak nafakasına karar verilmesi cihetine gidilmiştir. Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir (TMK md.175). Boşanma yüzünden beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları zarar gören, kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu diğer taraftan uygun bir maddi ve manevi tazminat isteyebilir (TMK md.174/1,2). Somut olayda; davacı kadının 20.01.2021 tarihli dilekçesinden ve 18.02.2021 tarihli celsedeki ifadelerinden kendi yararına istediği maddi ve manevi tazminat ile nafaka taleplerinden feragat ettiği anlaşılmaktadır....

Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK md. 186/1), geçimine (TMK md. 185/3), malların yönetimine (TMK md. 223,242,244,262,263,264,215) ve çocukların bakımı ve korunmasına (TMK md. 185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır. (TMK md. 169). O halde; TMK'nın 185/3 ve 186/3 maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek, dava tarihinden geçerli olmak üzere davalı kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerektiğinden davacının tedbir nafakasına yönelik istinaf başvurusu yerinde bulunmamıştır. Davalının yoksulluk nafakası isteğinin reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır. Davacı erkeğin bu hususa yönelik istinaf başvurusunun kabulüne karar verilmiştir. Açıklanan gerekçe ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

(TMK. md.396) Kamu vesayeti vesayet makamı ve denetim makamından oluşan vesayet daireleri tarafından yürütülür. (TMK. md.397/1) Vesayet makamı sulh mahkemesi, denetim makamı asliye mahkemesidir. (TMK. md.397/2) Vesayet organı olan vasinin eylem ve işlemlerine karşı vesayet makamına (TMK. md.461), vesayet makamının vesayetin yönetimi ile ilgili olarak aldığı kararlara karşı, tebliğ gününden başlayarak on gün içinde denetim makamına itiraz edilebilir. (TMK. 461/2) Denetim makamı da gerektiğinde duruşma da yaparak itirazı karara bağlar. (TMK. md.488) Şu halde, vesayet makamının, vesayetin yürütülmesiyle ilgili almış olduğu kararlar, itirazı kabil kararlardan olup, itirazı inceleme görevi denetim makamına ait olmakla, denetim makamınca gereği yapılmak üzere dosyanın mahalline İADESİNE, 18.06.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Vesayet organları, vesayet daireleri ile vasi ve kayyımlardır(TMK md. 396.) Kamu vesayeti, vesayet makamı ve denetim makamından oluşan vesayet daireleri tarafından yürütülür (TMK md. 397/1). Vesayet makamı Sulh Hukuk Mahkemesi, Denetim makamı ise Asliye Hukuk Mahkemesidir (TMK md. 397/2.). Kanun koyucu kamu vesayetinde; vesayet organı olan vasiler ile vesayet daireleri ve vesayet dairesi olan Sulh ve Asliye mahkemesi arasında bir hiyerarşi kurmuştur. Vesayet makamı olan Sulh Hukuk Mahkemesi, vasinin eylem ve işlemlerine karsı (TMK md.461/1.), denetim makamı olan Asliye Hukuk Mahkemesi de Sulh Hukuk Mahkemesinin kararlarına karşı şikayet ve itiraz mercidir (TMK md.461/2.). İlgililer vesayet makamının, vesayetin idaresiyle ilgili olarak aldığı kararlara karşı, tebliğ gününden başlayarak on gün içinde itiraz edebilirler. Denetim makamı, gerektiğinde duruşma da yaparak bu itirazı karara bağlar (TMK md. 488.)....

      (TMK. md. 396) Türk Medeni Kanununun 431. maddesi uyarınca vasi tayininde usul kayyım (mümessil) için de uygulanır. Kamu vesayeti, vesayet makamı ve denetim makamından oluşan vesayet daireleri tarafından yürütülür. (TMK. md. 397/1) Vesayet makamı sulh hukuk mahkemesi, denetim makamı ise asliye hukuk mahkemesidir. (TMK. md. 397/2) Kanun koyucu kamu vesayetinde; vesayet organı olan vasiler ile vesayet daireleri ve vesayet dairesi olan sulh ve asliye mahkemesi arasında bir hiyerarşi kurmuştur.Vesayet makamı olan sulh hukuk mahkemesi, vasinin eylem ve işlemlerine karşı (TMK. md. 461/1) , denetim makamı olan asliye hukuk mahkemesi de, sulh hukuk mahkemesinin kararlarına karşı şikayet ve itiraz mercidir. (TMK. md. 461/2) İlgililer vesayet makamının vesayetin idaresiyle ilgili olarak aldığı kararlara karşı, tebliğ gününden başlayarak on gün içinde itiraz edebilirler.Denetim makamı, gerektiğinde duruşma da yaparak bu itirazı karara bağlar....

        Vesayet organları, vesayet daireleri ile vasi ve kayyımlardır(TMK md. 396.) Kamu vesayeti, vesayet makamı ve denetim makamından oluşan vesayet daireleri tarafından yürütülür (TMK md. 397/1.). Vesayet makamı Sulh Hukuk Mahkemesi, Denetim makamı ise Asliye Hukuk Mahkemesidir (TMK md. 397/2.). Kanun koyucu kamu vesayetinde; vesayet organı olan vasiler ile vesayet daireleri ve vesayet dairesi olan Sulh ve Asliye mahkemesi arasında bir hiyerarşi kurmuştur. Vesayet makamı olan Sulh Hukuk Mahkemesi, vasinin eylem ve işlemlerine karşı (TMK md.461/1.), denetim makamı olan Asliye Hukuk Mahkemesi de Sulh Hukuk Mahkemesinin kararlarına karşı şikayet ve itiraz mercidir (TMK md.461/2.). İlgililer vesayet makamının, vesayetin idaresiyle ilgili olarak aldığı kararlara karşı, tebliğ gününden başlayarak on gün içinde itiraz edebilirler. Denetim makamı, gerektiğinde duruşma da yaparak bu itirazı karara bağlar (TMK md. 488.)....

          (TMK. md.438) Vesayet organları, vesayet daireleri ile vasi ve kayyımlardır. (TMK. md.396) Kamu vesayeti vesayet makamı ve denetim makamından oluşan vesayet daireleri tarafından yürütülür.(TMK. md. 397/1) Vesayet makamı Sulh Hukuk Mahkemesi, denetim makamı Asliye Hukuk Mahkemesidir.(TMK. md. 397/2) Vesayet organı olan vasinin eylem ve işlemlerine karşı vesayet makamına (TMK.md.461) vesayet makamının vesayetin yönetimi ile ilgili olarak aldığı kararlara karşı, tebliğ gününden başlayarak on gün içinde denetim makamına itiraz edilebilir. (TMK .md. 461/2) Denetim makamı da gerektiğinde duruşma da yaparak itirazı karara bağlar.(TMK. md.488) Şu halde, vesayet makamının, vesayetin yürütülmesiyle ilgili almış olduğu kararlar, itirazı kabil kararlardan olup, itirazı inceleme görevi denetim makamına ait olmakla, davacının vesayetin idaresine yönelik temyiz isteminin görev yönünden reddi ile denetim makamınca gereği yapılmak üzere dosyanın geri çevrilmesine karar verilmesi gerekmiştir....

            Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, boşanmaya (TMK md. 166/1) karar verilecek yerde, yetersiz gerekçe ile davanın reddi doğru bulunmamıştır. 2-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK md.186/1), geçimine (TMK md.185/3), malların yönetimine (TMK md. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK md.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK md.169). O halde; Türk Medeni Kanununun 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere davalı kadın ile ortak çocuk ... yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur....

              Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, boşanmaya (TMK md. 166/1) karar verilecek yerde, yetersiz gerekçe ile davanın reddi doğru bulunmamıştır. 2-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK md.186/1), geçimine (TMK md.185/3), malların yönetimine (TMK md. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK md.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK md.169). O halde; Türk Medeni Kanununun 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere davacı yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur....

                b-Türk Medeni Kanununun 174/2. maddesi, boşanmaya sebebiyet vermiş olan olaylar yüzünden kişilik hakları saldırıya uğrayan tarafın, kusurlu olandan manevi tazminat isteyebileceğini öngörmüştür. Toplanan delillerden evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda tazminat isteyen davacı kadın ağır ya da eşit kusurlu olmadığı, bu olayların kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları (TMK md. 4, TBK md. 50, 51, 52, 58) dikkate alınarak davacı kadın yararına uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir....

                  UYAP Entegrasyonu