Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Boşanma yüzünden beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları zarar gören, kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu diğer taraftan uygun bir maddi ve manevi tazminat isteyebilir (TMK md.174/1,2). Maddi ve manevi tazminatın miktarı; tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya sebep olan olaylardaki kusur dereceleri, zarar gören menfaatin kapsamı, kişilik haklarına yapılan saldırının niteliği, paranın alım gücü ile hakkaniyet ilkesi (TMK md.4) dikkate alınmak suretiyle belirlenir. Boşanmaya sebep olan olaylarda, davacı erkeğin kusurlu olmadığı, boşanma yüzünden erkeğin menfaatlerinin zedelendiği ve kişilik haklarının zarar gördüğü anlaşılmaktadır. Davacı erkek yararına maddi ve manevi tazminatın (TMK md.174/1,2) koşulları oluşmuştur....

Vesayet organları, vesayet daireleri ile vasi ve kayyımlardır (TMK md. 396). Kamu vesayeti, vesayet makamı ve denetim makamından oluşan vesayet daireleri tarafından yürütülür (TMK md. 397/1). Vesayet makamı Sulh Hukuk Mahkemesi, Denetim makamı ise Asliye Hukuk Mahkemesidir (TMK md. 397/2). Kanun koyucu kamu vesayetinde; vesayet organı olan vasiler ile vesayet daireleri ve vesayet dairesi olan Sulh ve Asliye mahkemesi arasında bir hiyerarşi kurmuştur. Vesayet makamı olan Sulh Hukuk Mahkemesi, vasinin eylem ve işlemlerine karşı (TMK md.461/1.), denetim makamı olan Asliye Hukuk Mahkemesi de Sulh Hukuk Mahkemesinin kararlarına karsı şikayet ve itiraz mercidir (TMK md.461/2). İlgililer vesayet makamının, vesayetin idaresiyle ilgili olarak aldığı kararlara karşı, tebliğ gününden başlayarak on gün içinde itiraz edebilirler. Denetim makamı, gerektiğinde duruşma da yaparak bu itirazı karara bağlar (TMK md. 488)....

    (TMK. md. 396) Kamu vesayeti, vesayet makamı ve denetim makamından oluşan vesayet daireleri tarafından yürütülür. (TMK. md. 397/1) Vesayet makamı sulh hukuk mahkemesi, denetim makamı ise asliye hukuk mahkemesidir. (TMK. md. 397/2) Kanun koyucu kamu vesayetinde; vesayet organı olan vasiler ile vesayet daireleri ve vesayet dairesi olan sulh ve asliye mahkemesi arasında bir hiyerarşi kurmuştur.Vesayet makamı olan sulh hukuk mahkemesi, vasinin eylem ve işlemlerine karşı (TMK. md. 461/1) , denetim makamı olan asliye hukuk mahkemesi de, sulh hukuk mahkemesinin kararlarına karşı şikayet ve itiraz mercidir. (TMK. md. 461/2) İlgililer vesayet makamının vesayetin idaresiyle ilgili olarak aldığı kararlara karşı, tebliğ gününden başlayarak on gün içinde itiraz edebilirler.Denetim makamı, gerektiğinde duruşma da yaparak bu itirazı karara bağlar. (TMK. md. 488) Bu bakımdan vesayet makamının vesayetin yönetimiyle ilgili olarak aldığı kararlar kazai nitelikte temyizi kabil olan kararlardan değildir....

      Boşanma yüzünden beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları zarar gören, kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu diğer taraftan uygun bir maddi ve manevi tazminat isteyebilir (TMK md.174/1,2). Maddi ve manevi tazminatın miktarı; tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya sebep olan olaylardaki kusur dereceleri, zarar gören menfaatin kapsamı, kişilik haklarına yapılan saldırının niteliği, paranın alım gücü ile hakkaniyet ilkesi (TMK md.4) dikkate alınmak suretiyle belirlenir. Boşanmaya sebep olan olaylarda, davacı-karşı davalı erkeğin ağır, davalı-karşı davacı kadının az kusurlu olduğu, boşanma yüzünden kadının menfaatlerinin zedelendiği ve kişilik haklarının zarar gördüğü anlaşılmaktadır. Davalı-karşı davacı kadın yararına maddi ve manevi tazminatın (TMK md.174/1,2) koşulları oluşmuş olup davacı-karşı davalı erkek yönünden oluşmamıştır....

      AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 31/01/2020 NUMARASI : 2018/215 ESAS-2020/125 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı-karşı davalı kadın vekili, dava dilekçesinde özetle; tarafların evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1,2) nedenine dayalı olarak boşanmalarına, davacı-karşı davalı kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk ile 100.000,00 TL maddi ve 150.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı-karşı davacı erkek vekili, cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; kadının davasının reddine, tarafların evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1,2) nedenine dayalı olarak boşanmalarına, davalı-karşı davacı erkek yararına yasal faizi ile birlikte 30.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından kusur belirlemesi, maddî ve manevî tazminatlar ile nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre davacı erkeğin aşağıdaki bent dışındaki temyiz itirazları yersizdir. 2-Boşanma davalarında, manevî tazminata (TMK md. 174/2) hükmedebilmek için tazminat talep edenin az kusurlu veya kusursuz olması yanında, ayrıca boşanmaya sebep olan eylemlerin kişilik haklarına saldırı niteliğinde bulunması gerekmektedir....

        Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalı erkeğin tüm, davalı-karşı davacı kadının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı-karşı davacı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50 ve 52. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK md.174/1) ve manevi (TMK md. 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır....

          Manevî tazminat alacakları, 4. Kişisel mallar yerine geçen değerler, kişisel mal olarak belirtilmiştir. Belirli bir malın eşlerden birine ait olduğunu iddia eden kimse, iddiasını ispat etmekle yükümlüdür. Eşlerden hangisine ait olduğu ispat edilemeyen mallar onların paylı mülkiyetinde sayılır. Bir eşin bütün malları, aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş mal olarak kabul edilir (TMK md. 222). Artık değere katılma alacağı; eklenecek değerlerden (TMK md. 229) ve denkleştirmeden (TMK md. 230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere, eşin edinilmiş mallarının (TMK md. 219) toplam değerinden, bu mallara ilişkin borçlar çıktıktan sonra kalan artık değerin (TMK md. 231) yarısı üzerindeki diğer eşin alacak hakkıdır (TMK md. 236/1). Katılma alacağı Yasa'dan kaynaklanan bir hak olup, bu hakkı talep eden eşin gelirinin olmasına veya söz konusu mal varlığının edinilmesine, iyileştirilmesine ya da korunmasına katkıda bulunulmasına gerek yoktur. Yargıtay 8....

          Davalı-karşı davacı erkeğin kadından kaynaklanan kusurlu davranışları affettiği kabul edildiğine ve bu husus kesinleştiğine göre kadına kusur olarak yüklenemez. Davacı-karşı davalı kadının bundan başka boşanmayı gerektirir bir kusurlu davranışı da tespit edilmemiştir. Bu durumda davacı-karşı davalı kadının kusurundan söz edilemez. Buna göre davalı-karşı davacı erkeğin tazminat taleplerinin (TMK. md.174/1-2) kabulü doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi....

            MÖHUK md. 59). Bu hukuki durum karşısında boşanma davası başından beri konusuz hale düşmüştür. Davanın reddi bu bakımdan sonucu itibariyle doğru olmuştur. Bu sebeple davacının bu yöne ve Türk Medeni Kanununun 169. maddesi kapsamındaki tedbir nafakasına ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2-Davacı, boşanma davasıyla birlikte davalıdan maddi ve manevi tazminat (TMK md. 174/1-2) ve yoksulluk nafakası (TMK md. 175) talebinde de bulunmuştur. Yabancı mahkemece verilen boşanma kararı tanınıp kesinleştiğine göre, boşanma gerçekleşmiştir. Bu durumda, boşanmaya bağlı fer'i talepler incelenebilir. Öyleyse tarafların delillerinin değerlendirilerek boşanmanın sonuçlarının ve boşanmaya bağlı fer'i taleplerin esası hakkında bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir....

              UYAP Entegrasyonu