Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL - TAZMİNAT -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava, tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanan tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tazminat isteğine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince davanın tapu iptali ve tescil istemi yönünden reddine, tazminat yönünden kabulüne karar verilmiş, karar davalı ... vekili tarafından tazminat hükmü yönünden temyiz edilmiştir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 26/01/2022 tarihli ve 2022/1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 28.01.2022 tarihli 31733 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanan tazminat davaları (TMK m. 1007) sonucu verilen hüküm ve kararların temyiz incelemesi Yargıtay 5. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL - TAZMİNAT -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava, tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanan tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tazminat isteğine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince davanın tapu iptali ve tescil istemi yönünden reddine, tazminat yönünden kabulüne karar verilmiş, karar davalı ... vekili tarafından tazminat hükmü yönünden temyiz edilmiştir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 26/01/2022 tarihli ve 2022/1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 28.01.2022 tarihli 31733 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanan tazminat davaları (TMK m. 1007) sonucu verilen hüküm ve kararların temyiz incelemesi Yargıtay 5. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır....

      Davacı kadın tarafından açılan boşanma ve ziynet alacağı davalarının yapılan yargılaması sonunda mahkemece tarafların boşanmalarına ( TMK. m. 166/1) , kadın lehine maddi ve manevi tazminat (TMK m.174/1-2), tedbir (TMK m.169) ve yoksulluk nafakası (TMK m.175) ile ziynet alacağı davasının kabulüne karar verilmiş, verilen bu kararın davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar ve ziynet alacağı davası yönünden temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 29.05.2018 tarihli ilamı ile hükmün onanmasına karar verilmiş, davalı erkek tarafından karar düzeltme talebinde bulunulmuştur....

        Boşanma veya ayrılık davası açılınca hâkim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK 186/1. madde), geçimine (TMK 185/3. madde), malların yönetimine (TMK 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215. maddeleri) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK 185/2. madde) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (resen) almak zorundadır (TMK 169. madde). O halde; Türk Medeni Kanununun 169, 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekmektedir. İlk derece mahkemesince bu hususta verilen karar ve hükmedilen nafakanın miktarı isabetlidir. Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Maddi - Manevi Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı ile davalılardan Rahşan 03.06.2003 tarihinde kesinleşen kararla boşanmışlardır. Davacının manevi tazminat isteği, davalılardan kaynaklanan ve kişilik haklarına saldırı niteliğinde olan eylemlerden (TMK md. 25, Borçlar Kanunu md. 49), maddi tazminat isteği ise soybağı reddedilip kesinleşen çocuk için yaptığı giderler nedeniyle sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanmaktadır. Türk Medeni Kanununun 174/1-2 maddelerinden kaynaklanan bir dava bulunmamaktadır. Uyuşmazlığın esasını teşkil eden kişilik haklarına saldırı sebebiyle manevi tazminat yönünden temyiz incelemesi yapma görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09.02.2012 tarihli 2012/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 4. Hukuk Dairesine aittir....

          Bunlar, kişilik değerlerinin zedelenmesi (TMK 24), isme saldırı (TMK 26), nişan bozulması (TMK 121), evlenmenin feshi (TMK158), bedensel zarar ve ölüme neden olma (BK 47) durumlarından biri ile kişilik haklarının zedelenmesidir (BK 49). Bunlardan TMK’nın 24. maddesi ile BK’nın 49. maddesi daha kapsamlıdır. TMK’nın 24. maddesinin belli yerlere yollaması nedeniyle böyle bir durumun bulunduğu yerde, onu düzenleyen kurallar (örneğin; TMK 26, 174, 287); bunların dışında BK’nın 49. maddesi uygulanır. TMK’nın 24. ve BK’nın 49. maddesinde belirlenen kişisel çıkarlar, kişilik haklarıdır. Kişilik hakları ise, kişisel varlıkların korunmasıyla ilgilidir. Kişisel varlıklar, bedensel ve ruhsal tamlık ve yaşam ile nesep gibi insanın, insan olmasından güç alan varlıklar ya da kişinin adı, onuru ve sır alanı gibi dolaylı varlıklar olarak iki kesimlidir. Dosya kapsamından, davacının manevi tazminat isteminin, davalının mala zarar verme eylemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır....

            HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAZMİNAT KANUN YOLU : TEMYİZ Dava, tapu sicilinin yanlış tutulmasından kaynaklanan (TMK. 1007 md.) tazminat davası niteliğinde olup, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 09.02.2018 tarih ve 1 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 20. Hukuk Dairesi'ne ait bulunmaktadır. Bu nedenle dosyanın, anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 11.09.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Aynı şekilde bu nitelikteki davaların temyiz incelemesini, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 30/01/2019 tarihli 2019/1 sayılı iş bölümü kararının 4.Hukuk Dairesi bölümünün 7.bendinde “İş akdi ile çalışmayan kamu görevlilerinin, çalıştığı kuruma karşı verdikleri zararlardan kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar” bölümü nedeniyle Yargıtay 4.Hukuk Dairesi yaparken, tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanan TMK 1007.maddesi kapsamındaki davaların temyiz incelemesi ise aynı iş bölümü kararının 20.Hukuk Dairesi bölümünün 5.maddesindeki “Tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanan tazminat davaları (TMK 1007) sonucu verilen hüküm ve kararlar” bölümü nedeniyle 20.Hukuk Dairesi tarafından yapılmakta olup, her iki davanın farklı nitelikteki davalar oldukları bu iş bölümü kararında da ortaya konulmuştur....

              Dava, haysiyetsiz hayat sürme nedeniyle TMK 163.madde gereğince boşanma, aksi takdirde TMK 166/1.madde gereğince terditli açılan boşanma davasıdır. İlk derece mahkemesince, TMK 163.maddeye dayalı davanın reddine, TMK 166/1.madde gereği açılan davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve ferilere hükmedilmiş, taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İlk derece mahkemesi kararından sonra dosya istinaf inceleme aşamasında iken 05.03.2023 tarihinde davalı T4 vefat etmiş, bu haliyle tarafların evlilik birliği davalı erkek eşin ölümü ile sona ermiştir. 31/03/2011 tarih ve 6217 sayılı Kanunla değişik Türk Medeni Kanununun 181/2. maddesi, "boşanma davası devam ederken, ölen eşin mirasçılarından birinin davaya devam etmesi ve diğer eşin kusurunun ispatlanması halinde de, Türk Medeni Kanununun 181/1. maddesi hükümlerinin uygulanacağını"; yani, sağ kalan eşin mirasçılık haklarını kaybedeceğini öngörmüştür....

              Boşanma veya ayrılık davası açılınca hâkim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK 186/1. madde), geçimine (TMK 185/3. madde), malların yönetimine (TMK 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215. maddeleri) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK 185/2. madde) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (resen) almak zorundadır (TMK 169. madde). O halde; Türk Medeni Kanununun 169, 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere kadın ve müşterek çocuk yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekmektedir. İlk derece mahkemesince bu hususta verilen karar ve hükmedilen nafakanın miktarı isabetlidir. Boşanma veya ayrılık vukuunda çocuk kendisine tevdi edilmemiş taraf gücüne göre onun bakım, eğitim ve korunmasına dair giderlere katılmakla yükümlüdür....

              UYAP Entegrasyonu