Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Belirlenen kusur durumu karşısında boşanmaya neden olan olaylarda erkek tam kusurlu olmakla TMK 175.madde ve TMK 174.madde yasal şartları lehine oluşamayacağından yoksulluk nafakası ve tazminata karar verilemez. Yine her ne kadar boşanma davası açılmakla tarafların ayrı yaşama hakkı mevcut ise de tarafların dosyaya yansıyan ekonomik, sosyal durumları ve hakkaniyet karşısında TMK 169.madde gereğince erkek lehine tedbir nafakası şartları oluşmayacaktır. Davalı karşı davacı erkeğin tedbir ve yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat talebine yönelik istinaf talebinin kısmen kabulüne, davalı karşı davacı erkeğin tedbir ve yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

Boşanma veya ayrılık davası açılınca hâkim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK 186/1. madde), geçimine (TMK 185/3. madde), malların yönetimine (TMK 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215. maddeleri) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK 185/2. madde) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (resen) almak zorundadır (TMK 169. madde). O halde; Türk Medeni Kanununun 169, 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere müşterek çocuklar yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekmektedir. İlk derece mahkemesince bu hususta verilen karar ve hükmedilen nafakanın miktarı isabetlidir. Boşanma veya ayrılık vukuunda çocuk kendisine tevdi edilmemiş taraf gücüne göre onun bakım, eğitim ve korunmasına dair giderlere katılmakla yükümlüdür....

Maddi ve manevi tazminat talepleri (TMK m.174/1-2) de boşanmanın eşlerle ilgili mali sonuçlarındandır. Nitekim, 4721 sayılı TMK'nın 174. maddesi; "Mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebilir. Boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir." düzenlemesini içermektedir. Maddenin anlatımından da anlaşılacağı üzere maddi tazminat istenebilmesi, tazminat isteyenin kusursuz veya daha az kusurlu olması, tazminat istenenin kusurlu olması yanında bir zarar ile nedensellik bağı ve hukuka aykırılık unsurlarının gerçekleşmesine bağlıdır. Buna göre mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenmiş olan eş, kusursuz veya az kusurlu ise maddi tazminata hükmedilebilir....

    Asıl dava, TMK 166/1.maddesine dayalı evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davasıdır. Karşı dava ise TMK 161. madde gereğince zina ve TMK 162. madde gereğince hayata kast ve TMK 166/1.maddesine dayalı evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davasıdır. İlk derece mahkemesince, asıl davanın reddine karşı davada TMK 161 ve 162.maddeye dayalı boşanma davasının reddine, erkeğin "başka bir kadın ile birlikte olmak suretiyle güven sarsıcı davranışlarının bulunduğu, kadın eşe ve müşterek çocuklardan Elif'e fiziksel şiddet uyguladığı, kadın eşe sinkaflı küfürler ettiği" bu nedenle tam kusurlu, kadının ise kusursuz olduğu tespiti kadının TMK 166/1.madde gereğince açtığı boşanma davasının kabulü ile karar verilmiş ferilere hükmedilmiş karara karşı davalı karşı davacı kadın tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

    Ne var ki, dava konusu nedenden kaynaklanan ihlaller, manevi tazmin yolu ile giderim kapsamında düşünülemez. Anılan madde hükmü ile yalnızca kişilik haklarına saldırı nedeniyle uğranılan zararların giderilmesi amaçlandığından malvarlığı zarara uğrayan kişi yararına Borçlar Kanununun 49.maddesi hükmüne göre manevi tazminata hükmedilmesi yasal olarak mümkün bulunmamaktadır. Manevi zarar,kişilik değerlerinde oluşan manevi zarar,kişilik değerlerinde oluşan objektif eksilmedir.Objektik eksilmeden ise,sadece o kişi için değil;toplumdaki diğer bireylerin de aynı zarara(duruma)düşmeleri anlaşılmaktadır.Yasalar manevi tazminat verilebilecek olguları sınırlandırmıştır.Bunlar,kişinin ve ailenin onur ve saygınlığına yönelik suçlar(TCK 125 ),kişilik değerlerinin zedelenmesi (MK 24.md),isme saldırı(TMK 26.md),nişan bozulması (TMK 121 .md),evlenmenin feshi(TMK 174),babalığın benimsenmemesi(MK 286 ),bedensel zarar ve öldürme(BK 56 ) ile kişilik haklarının zedelenmesidir....

      Boşanma veya ayrılık davası açılınca hâkim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK 186/1. madde), geçimine (TMK 185/3. madde), malların yönetimine (TMK 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215. maddeleri) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK 185/2. madde) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (resen) almak zorundadır (TMK 169. madde). O halde; Türk Medeni Kanununun 169, 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere kadın ve müşterek çocuklar yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekmektedir. İlk derece mahkemesince bu hususta verilen karar ve hükmedilen nafakanın miktarı isabetlidir....

      Davalının, davacının tazminat talebine "açık muvafakatinin” olmadığı konusunda ise bir duraksama yoktur. O halde davacının bu davada Hukuk Muhakemeleri Kanununun 141. maddesinde gösterilen süreden sonra maddi tazminat (TMK m. 174/1- 2) talep edemeyeceği gözetilerek davacının maddi tazminat isteği hakkında süresinden sonra talep edildiğinden bahisle "karar verilmesine yer olmadığına" şeklinde verilen karar ve gerekçesi doğru olduğundan davacının bu yöndeki istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK m. 186/1), geçimine (TMK m. 185/3), malların yönetimine (TMK m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK m. 185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK m. 169). TMK.'...

      Acı ve elemin manevi zarar olarak nitelendirilmesi sonucu tüzel kişileri, bilinçsizleri ve acılarını içlerinde gizleyenleri tazminat isteme haklarından yoksun bırakmamak için yasalar manevi tazminat verilebilecek olguları sınırlamıştır. Bunlar, kişilik değerlerinin zedelenmesi (TMK 24), isme saldırı (TMK 26), nişan bozulması (TMK 121), evlenmenin feshi (TMK158), bedensel zarar ve ölüme neden olma (BK 47) durumlarından biri ile kişilik haklarının zedelenmesidir (BK 49). Bunlardan TMK’nın 24. maddesi ile BK’nın 49. maddesi daha kapsamlıdır. TMK’nın 24. maddesinin belli yerlere yollaması nedeniyle böyle bir durumun bulunduğu yerde, onu düzenleyen kurallar (örneğin; TMK 26, 174, 287); bunların dışında BK’nın 49. maddesi uygulanır. TMK’nın 24. ve BK’nın 49. maddesinde belirlenen kişisel çıkarlar, kişilik haklarıdır. Kişilik hakları ise, kişisel varlıkların korunmasıyla ilgilidir....

        Boşanmaya sebep olan olaylarda kadının kusursuz olması, TMK 174.madde yasal koşullarının kadın lehine gerçekleşmesi nedeniyle kadına maddi ve manevi tazminat verilmesi doğru olduğu gibi miktarı da tarafların ekonomik, sosyal durumu, hakkaniyet ve TBK 50- 51.maddelere uygun olmakla davalı erkeğin, kadına maddi ve manevi tazminat verilmesi ve miktarına yönelik istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

        GEREKÇE: Dava; hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış (TMK madde 162) ve evlilik birliğinin sarsılması (TMK 166/1. madde) hukuki sebeplerine dayalı boşanma ve ferîlerine ilişkindir. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davalı tarafça TMK 166/1 maddesine dayalı boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar yönünden süresinde istinaf talebinde bulunulmuştur. İstinaf kanun yolu 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341 ila 361. maddeleri arasında düzenlenmiş olup, "İncelemenin Kapsamı" başlığını taşıyan 355. maddede de düzenlendiği üzere; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır, ancak, bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü taktirde bunu re'sen gözetir....

        UYAP Entegrasyonu