Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, tazminat ve nafaka yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise zina hukuksal nedene dayalı davanın reddi, tazminat ve nafaka miktarları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-karşı davalı erkek tarafından evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1), davalı-karşı davacı kadın tarafından ise zina ( TMK m. 161 ) ve evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1 ), hukuki sebeplerine dayalı olarak boşanma davaları açılmıştır .Mahkemece davacı-karşı davalı erkeğin davası reddedilmiş, davalı-karşı davacı kadının ise evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) hukuki sebebine dayalı boşanma davasının kabulüne, zina hukuksal sebebine dayalı boşanma davasının ise reddine karar verilmiş ise de; yapılan yargılama ve toplanan delillerden, özellikle davalı-davacı kadının tanık beyanları...

    , 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK m. 185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK m. 169)....

      (TMK. m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK. m. 185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK. m. 169)....

        Acı ve elemin manevi zarar olarak nitelendirilmesi sonucu tüzel kişileri, bilinçsizleri ve acılarını içlerinde gizleyenleri tazminat isteme haklarından yoksun bırakmamak için yasalar manevi tazminat verilebilecek olguları sınırlamıştır. Bunlar, kişilik değerlerinin zedelenmesi (TMK 24), isme saldırı (TMK 26), nişan bozulması (TMK 121), evlenmenin feshi (TMK 158), bedensel zarar ve ölüme neden olma (BK 47) durumlarından biri ile kişilik haklarının zedelenmesidir (BK 49). Bunlardan TMK’nın 24. maddesi ile BK’nın 49. maddesi daha kapsamlıdır. TMK’nın 24. maddesinin belli yerlere yollaması nedeniyle böyle bir durumun bulunduğu yerde, onu düzenleyen kurallar (örneğin; TMK 26, 174, 287); bunların dışında BK’nun 49. maddesi uygulanır. TMK’nın 24 ve dava tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı BK’nun 49 maddesinde belirlenen kişisel çıkarlar, kişilik haklarıdır. Kişilik hakları ise, kişisel varlıkların korunmasıyla ilgilidir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Maddi-Manevi Tazminat-Yoksulluk ve İştirak Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacının tazminat isteği, TMK 178 maddesi uyarınca boşanmadan sonra açılan boşanmaya bağlı maddi ve manevi tazminat (TMK m.174/1-2) talebine ilişkindir. Tarafların ... 1. Asliye Mahkemesinin 11.09.2014 tarihli 2012/1151 esas, 2014/599 karar sayılı kararıyla Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesi uyarınca boşandıkları, bu kararın temyiz edilmeyerek 17.11.2014 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır....

            Bu durumda mahkemece boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduklarının kabul edilmesi ve bu hatalı kusur belirlemesine bağlı olarak davacı kadının maddi ve manevi tazminat (TMK m. 174/1-2) isteklerinin reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. Davacı kadın yararına maddi ve manevi tazminat koşulları oluşmuştur (TMK m. 174/1-2). O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi (TMK m. 4, TBK m. 50 ve 52) dikkate alınarak kadın yararına uygun miktarda maddi ve manevi tazminat takdiri gerekirken, hatalı kusur belirlemesinin sonucu olarak bu isteklerinin reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 13.06.2017 (Salı)...

              Eldeki dava ise zina hukuki sebebine (TMK m.161) dayalı olarak açılmıştır. Davacı eldeki boşanma davasında manevi tazminat (TMK m.174/2) isteminde de bulunmuştur. Bu istem, boşanma davasının eki niteliğinde olduğu için harç ve vekalet ücretine tabi değildir. Davalının başka bir erkekle yaşadığı iddia edilmektedir. Evlilik birliği süresince eşlerin birbirine sadık kalma yükümlülükleri bulunmaktadır (TMK m.185/3). Boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir (TMK m.174/2). TMK m. 174. maddesinde düzenlenen tazminatlar, boşanma davasıyla birlikte istenebileceği gibi boşanma kararından sonra da ayrı bir davayla istenebilir. Mahkemelerin görevi, ancak kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir [HMK m.1-(1)]....

                Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından; kadının boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri, iştirak nafakasının miktarı, velayet, kişisel ilişki süresi yönünden; davalı-davacı kadın tarafından ise TMK 162. maddesine dayalı boşanma davasının reddi, kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri, yoksulluk nafakasının reddi, iştirak nafakasının miktarı, kişisel ilişki süresi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Taraflarca karşılıklı açılan boşanma davasının yapılan yargılaması sonunda mahkemece tarafların boşanma davalarının TMK 166/1. maddesi uyarınca ayrı ayrı kabulü ile tarafların boşanmalarına ve ferilerine hükmedilmiş, kadının TMK 162. maddesine dayalı boşanma davasının reddine karar verilmiştir....

                  İlk derece mahkemesi; zinadan açılan davanı reddine, evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı davanın kabulüne, tarafların evlilik birliğinin sarsılması sebebi ile (TMK md.166/1) boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin babaya bırakılmasına, anne ile müşterek çocuklar arasında kişisel ilişki tesisine, çocuk yararına 400,00 TL iştirak nafakasına, kocanın yoksulluk nafakası talebinin reddine, koca yararına 10.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminata hükmetmiştir. Davacı koca vekili; müşterek çocuk için tedbir nafakası ve müvekkili yararına yoksulluk nafakası talebinin reddi, iştirak nafakasının miktarı ile ÜFE talebi hakkında karar verilmemiş olması ve tazminat miktarlarına yönelik istinaf talebinde bulunmuştur. Dava; terditli olarak zina (TMK md.161) ve evlilik birliğinin sarsılması (TMK md.166/1- 2) hukuki sebebine dayalı boşanma ve ferileri istemine ilişkindir. İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....

                  Bu nedenle mahkemece, davalı-davacı kadının halen çalışıp çalışmadığı, düzenli ve sürekli bir gelir elde edip etmediği ve bu gelirin kendisini yoksulluktan kurtarıp kurtarmayacağı araştırılmadan eksik inceleme ile hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. 3- Mahkemece, davacı-davalı erkeğin yoksulluk nafakası (TMK m. 175) ve manevi tazminat (TMK m. 174/2) talepleri bulunduğu halde; bu konuda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi usul ve yasaya aykrı olup, bozmayı gerektirmiştir.(HMK m. 26, 297/2) 4-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı-davacı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır....

                    UYAP Entegrasyonu