Toplanan delillerden boşanmaya sebep olan olaylarda maddi tazminat isteyen eşin diğerinden daha ziyade ve eşit kusurlu olmadığı anlaşılmaktadır. Boşanma sonucu bu eş, en azından diğerinin maddi desteğini yitirmiştir. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi (TMK m. 4, TBK m. 50 ve 52) dikkate alınarak davacı erkek yararına uygun miktarda maddi tazminat verilmelidir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir. 3-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK. m.186/1), geçimine (TMK m.185/3), malların yönetimine (TMK.m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK.m. 185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (resen) almak zorundadır (TMK.m. 169)....
boşanmalarına, davacı için aylık 1.000 TL tedbir - yoksulluk nafakası, 30.000 TL maddi, 50.000 TL manevi tazminat takdir edilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, fiili evlilik süresi, paranın alım gücü, ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında kadın lehine takdir edilen maddi tazminatın fazla olduğu TMK'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile TBK’ 50 ve 51. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK m. 174/1) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamış, davalı erkeğin kadın için takdir edilen maddi tazminat miktarına yönelik istinaf talebinin kısmen kabulüne karar verilmesi gerekmiştir. Sonuç olarak davalı vekilinin kadın lehine takdir edilen maddi tazminat miktarına yönelik istinaf isteminin kısmen kabulüne, diğer yönlere ilişkin istinaf taleplerinin esastan reddi yönünde karar verilmesi gerektiği kanaati ile, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Yine, tarafların, boşanmaya neden olan olaylardaki kusur dereceleri, tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü, evliliğin süresi, beklenen menfaatlerin kapsamı, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ve hakkaniyet kuralları birlikte değerlendirildiğinde, kadın yararına TMK 174/1- 2.maddesi gereğince hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarlarının az olduğu kanaatine varılmış, mahkememizce kadın yararına aşağıda belirtilen miktarlarda maddi ve manevi tazminata hükmetmek gerekmiştir. Sonuç olarak; davalı-karşı davacı kadının müşterek çocuklar yararına hükmedilen iştirak nafakaları ile maddi-manevi tazminat miktarlarına yönelik istinaf taleplerinin Hukuk Muhakemeleri Kanun'unun 353/1- b-2 maddesi gereğince kısmen kabulüne, sair istinaf taleplerinin esastan reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek sonuç ve kanaatine varılmıştır....
Açıklanan nedenlerle davacı kadının maddi ve manevi tazminat miktarına yönelik istinaf isteminin kabulü ile ilk derece mahkemesinin maddi ve manevi tazminat miktarına ilişkin hükmünün kaldırılmasına, HMK'nun353/1- b-2 maddesi uyarınca yeniden esas hakkında verilen karar uyarınca; davacı kadın yararına TMK 174/1- 2 maddesi uyarınca 100.000 TL maddi, 100.000 TL manevi tazminat takdirine, fazlaya ilişkin istemin reddine, davalı erkeğin bu yöne ilişkin istinaf taleplerinin ise reddine karar verilmesi gerekmiştir....
Türk Medeni Kanununun 174/1.maddesi, mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceğini öngörmüştür. Toplanan delillerden boşanmaya sebep olan olaylarda maddi tazminat isteyen kadının kusursuz olduğu anlaşılmaktadır. Boşanma sonucu bu eşin en azından diğerinin maddi desteğini yitirdiği anlaşılmaktadır. O halde, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi (TMK m4, TBK m.50 ve 52 ) dikkate alınarak davacı kadın yararına uygun miktarda maddi tazminat takdiri gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı-karşı davacı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat çoktur. Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50 ve 52. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK m. 174/1) ve manevi (TMK m. 174/2) tazminat takdiri gerekir....
edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır....
İlk davanın açılmasından sonra tarafların biraraya geldikleri iddia edilmediği gibi, fiili ayrılık döneminde kadından kaynaklanan ve ona kusur olarak yüklenebilecek yeni bir maddi olayın varlığı da kanıtlanamamıştır. Öyleyse davalı kadına bir kusur yüklenemez. Bu durumda; evlilik birliğinin temelinden sarsılmasını gerektiren olaylarda davacı erkek tamamen kusurludur....
Toplanan deliller ve dosya kapsamına göre; tarafların ilk derece mahkemesince kabul edilen kusurlarının gerçekleştiği, boşanmaya neden olan olaylarda erkeğin ağır kusurlu, kadının da kusurlu olduğunun anlaşılması karşısında her iki davanın kabulü ile TMK m.166/1- 2 uyarınca tarafların boşanmalarına karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir durum bulunmadığı gibi tarafların boşanmaya neden olan olaylardaki kusur dereceleri, kadının kişilik haklarına yapılan saldırı ile boşanma yüzünden zedelenen mevcut ve beklenen menfaatleri kapsamında kadın lehine maddi manevi tazminat (TMK m. 174/1- 2) takdir edilmesinde, boşanmaya neden olan olaylarda ağır kusurlu olduğu anlaşılan erkeğin maddi manevi tazminat (TMK m. 174/1- 2) taleplerinin reddine karar verilmesinde de usul ve yasaya aykırı bir durum bulunmadığı, tarafların evlilik süresi, tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile boşanma yüzünden zedelenen mevcut ve beklenen menfaatlerin...