Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece TMK 1007. Maddesine dayalı tazminat davaları için uygulanan zamanaşımı süresinin 6098 sayılı TBK'un 146. Maddesinde belirlenen 10 yıllık sürenin 17.12.2014 tarihinde dolmuş olacağından, 22.12.2017 tarihinde açılan davanın zamanaşımı süresi dolduktan sonra açıldığından davanın reddine karar verilmiştir. Anayasa Mahkemesinin 29.09.2017 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan 2014/6673 başvuru nolu 25.07.2017 tarihli Yaşar Çoban kararı ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 18.11.2009 tarihli 2009/4- 383 Esas 2009/517 Karar sayılı kararı nazara alındığında, Hukuk Genel Kurulu kararı ile TMK'nun 1007. Maddesi ile düzenlenen tazminat için hukuk yolu etkili hale gelmiş olup, HGK karar tarihi olan 18.11.2009 tarihinden önce zamanaşımı dolanlar açısından "makul süre" içinde TMK'nın 1007 maddesine dayanılarak dava açılabileceği yargısal yollarla belirlenmiştir....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, TMK' nun 1007. Maddesine dayalı, Tapu sicilinin hatalı tutulmasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Davacıların da hissedar olduğu taşınmazların tapu kaydının orman niteliğinde olduğu gerekçesiyle iptal edildiği anlaşılmıştır. Her ne kadar ormanların özel mülkiyete konu olması mümkün değil ise de, tapu sicili hatalı olarak tutulduğundan, TMK'nın 1007. maddesi kapsamında Devletin kusursuz sorumluluğunun bulunduğu ve davacıların zararının tazmininin yerinde olduğu (bakz. Y. 20. HD'nin 23/03/2017 gün ve 2017/4998- 2356 E ve K sayılı kararı), bunun gibi, hasım olarak hazinenin gösterilmesinde ve asıl alacağa, tapunun iptaline ilişkin mahkeme kararının kesinleştiği tarihten itibaren faiz uygulanmasında isabetsizlik olmadığı; yine dava konusu taşınmazla ilgili aynı sebebe dayalı olarak açılan tazminat davasının (Samsun 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/238 E. - 2022/153 K....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, TMK' nun 1007. Maddesine dayalı , Tapu sicilinin hatalı tutulmasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Davacının sahibi olduğu taşınmaz tapu kaydının orman niteliğinde olduğu gerekçesiyle iptal edildiği anlaşılmıştır. Her ne kadar ormanların özel mülkiyete konu olması mümkün değil ise de, tapu sicili hatalı olarak tutulduğundan, TMK'nın 1007. maddesi kapsamında Devletin kusursuz sorumluluğunun bulunduğu ve davacının zararının tazmininin yerinde olduğu (bakz. Y. 20. HD'nin 23/03/2017 gün ve 2017/4998- 2356 E ve K sayılı kararı), bunun gibi, hasım olarak hazinenin gösterilmesinde ve asıl alacağa, tapunun iptaline ilişkin mahkeme kararının kesinleştiği tarihten itibaren faiz uygulanmasında isabetsizlik olmadığı; Buna göre davalı tarafın bu yönlere ilişkin istinaf nedenlerinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, TMK' nun 1007. Maddesine dayalı , Tapu sicilinin hatalı tutulmasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Davacıların da hissedarı olduğu taşınmazın tapu kaydının orman niteliğinde olduğu gerekçesiyle iptal edildiği anlaşılmıştır. Her ne kadar ormanların özel mülkiyete konu olması mümkün değil ise de, tapu sicili hatalı olarak tutulduğundan, TMK'nın 1007. maddesi kapsamında Devletin kusursuz sorumluluğunun bulunduğu ve davacının zararının tazmininin yerinde olduğu (bakz. Y. 20....

Bu kayıtlara dayanılarak kadastro ve tapu müdürlüklerinde işlem yapılamaz.” hükmü gereğince, kadastro çalışmaları sırasında uygulanmayan tapu kaydının hukuki geçerliliği kalmadığı gibi, Medenî Kanunun 1007. maddesi gereğince, zararın tazmini için Borçlar Kanununun 146. maddesinde yazılı 10 yıllık zamanaşımı süresinin de geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 4721 sayılı TMK 1007. maddesine göre açılan tazminat istemine ilişkindir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 07/02/2017 gününde oy birliği ile karar verildi....

    Mahkemece, taşınmazlarla ilgili tapu iptali ve tescil davasının reddine ilişkin kararın 09/09/1996 tarihinde kesinleştiği, Medenî Kanunun 1007. maddesi gereğince zararın tazmini için Borçlar Kanununun 146. maddesinde yazılı 10 yıllık zamanaşımı süresinin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 4721 sayılı TMK 1007. maddesine göre açılan tazminat istemine ilişkindir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre; çekişmeli taşınmazların kadastro tespitlerinin 1953 yılında yapıldığı ve davacıların kadastro tespitine itiraz etmemeleri nedeniyle davalılar adına tapu kaydı oluştuğu, kök muris ... mirasçıları tarafından davalılar aleyhine açılan tapu iptali ve tescil davasının ... 2....

      Hukuk Mahkemesi'nde açılan dava sonucunda, ödenmeyen bölümün bedelinin davacılara ödenmesine karar verildiği ve hükmün kesinleştiği, bu kez davacıların zararlarının tam olarak karşılanmadığı iddiasıyla eldeki tespit davasını açtıkları, bu davada tespiti istenen hukukî ilişkinin sebepsiz zenginleşme davası sonucu tahsil edilen değerle taşınmazın yüzölçümü düzeltilen kısmının rayiç değeri arasındaki miktar farkının ve bu zarardan 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi gereğince Hazinenin sorumlu olduğuna ilişkin olduğu, TMK 1007. maddesi uyarınca açılacak tazminat davalarının eda davası niteliğinde bulunduğu ve TMK 1007. maddesi uyarınca tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanan zararlardan Hazinenin, tehlike esasına dayalı kusursuz sorumluluğunun bulunduğu, tespiti istenen hususların eda davası ile de istenebileceği, eda davasında verilecek hükmün, tespiti istenen hukukî ilişkiyi de kapsayacağı anlaşıldığından, mahkemece davacıların hukukî yararlarının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine...

        HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAZMİNAT KANUN YOLU : TEMYİZ Dava, tapu sicilinin yanlış tutulmasından kaynaklanan (TMK. 1007 md.) tazminat davası niteliğinde olup, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 09.02.2018 tarih ve 1 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 20. Hukuk Dairesi'ne ait bulunmaktadır. Bu nedenle dosyanın, anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 11.09.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          maddesinde belirtilen tapu siciline güven ilkesine aykırı olduğunu, kadastro işlemleri ile tapu işlemleri bir bütün oluşturduğundan, bu kayıtlarda yapılan hatalardan TMK m. 1007 maddesi gereğince iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava, TMK 1007.maddesinden kaynaklanan tazminat davası olup asliye hukuk mahkemesince hüküm kurulmuştur. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 1. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 1. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 20.06.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            UYAP Entegrasyonu