İş Mahkemesinin 2010/911 E. sayılı dosyası ile açılan tazminat davasının sonuçlanması üzerine, davalı SGK'nın Bakırköy 2. İş Mahkemesinin 2014/155 E. sayılı dosyası ile davacı şirkete rücuen tazminat davası ikame ettiğini, işbu davada şirketin sorumlu olduğu tutarın belirlenebilmesi açısından Bakırköy 1. İş Mahkemesi'nin 2010/911 E. sayılı dosyasında mübrez kusur oranını saptayan bilirkişi raporunun ve yine SGK tarafından tespit edilen maluliyet oranının esas alınmasının talep olunduğunu, ancak gerek şirketin söz konusu kazadaki kusur oranının gerekse davalı işçinin maluliyet oranının gerçeği yansıtmadığını ileri sürerek, davacı şirketin mezkur kazadaki kusur oranının yeniden tespiti ile davalı işçinin Adli Tıp Kurumuna sevkinin sağlanarak maluliyet oranının tespit edilmesine karar verilmesini istemiştir. II.CEVAP Davalı SGK Başkanlığı vekili cevap dilekçesinde özetle; Kurum işlemlerinde hukuka aykırı bir durumun bulunmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir....
Üst Kurulu'nun raporunun kabul edilmeyerek SGK Sağlık Kurulu'nca belirlenen %4.1 üzerinden maluliyet oranının belirlendiğini, bu nedenlerle sürekli iş göremezlik geliri bağlanamayacağını kabul ettiklerini, Şebinkarahisar Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2018/129 E., sayılı dava dosyasında yer alan kesin maluliyet raporuna rağmen Sosyal Güvelik Kurumu tarafından maluliyet oranının %4.1 üzerinden kabul edilmesi neticesinde işbu davayı açmak zorunda bırakıldıklarını, yargılamanın uzamasına sebebiyet vermek başta olmak üzere Yüksek Mahkeme Yargıtay içtihatlarına rağmen başvurularının kabul edilmemesinin, maluliyet oranının %4.1 olduğunda ısrar edilmesinin usul ve yasa içtihatlarına aykırı bulunduğunu, mahkemece maluliyetin tespit edilerek tazminat dosyalarının devamına karar vermek için işbu davayı açmak gerektiğini, davacının geçirmiş olduğu kaza nedeniyle yıllardır hukuk mücadelesinin sürdürdüğünü, Şebinkarahisar Asliye Hukuk Mahkemesi'nde devam eden derdest dosyasının esasının 2010 yılına dayandığını...
Mahkemece hükme esas alınan 19.09.2014 tarihli EÜTF Adli Tıp ABD raporunda Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine göre davacının %33 maluliyetinin bulunduğu belirlenmiştir. Maluliyete ilişkin alınacak raporlar kaza tarihi 11.10.2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013 tarihinden sonrada Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine uygun olarak düzenlenmesi gerekir. Somut olayda; kaza 21/08/2009 tarihinde meydana geldiğinden maluliyet oranının Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre belirlenmesi gerekirken mahkemece Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği'ne göre belirlenen maluliyet oranının hükme esas alınarak karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu durumda; yukarıda anılan raporlar arasında da açıkça bir çelişki bulunduğu gözetilerek ATK 3....
Başvuru sahibi vekili, davacının meydana gelen kazada yaralandığını ve malul kaldığını, cismani zararın tazmini amacı ile daha önce tahkim komisyonuna başvuru yapıldığını, yapılan başvuru neticesinde %8 maluliyet oranı üzerinden karar verildiğini, bu kez maluliyet oranının artış gösterdiğini belirterek alınan yeni rapora göre davacının maluliyet oranının % 26,2 olarak tespit edildiğini açıklayıp maluliyet oranındaki bu artış sebebi ile aradaki farka ilişkin maddi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Gelişen durum; olay sonucu meydana geldiği halde, başlangıçta bilinen yaralanmalar dışında, sonradan ortaya çıkan veya gelişen, olaya bağlı vücut bütünlüğünü bozan sonuçlar olarak tanımlanabilir....
Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu nun 13/04/2020 tarihli 2020/29 sayılı kararında, T1 26/03/2018 tarihinde geçirmiş olduğu iş kazasına bağlı maluliyet oranının çalışma gücü ve meslekte kazanma gücü kaybı oranı tespit işlemleri yönetmeliği çerçevesinde % 2,3 oluğuna ve kontrol muayenesi gerekmediğine karar verildiği ve yine Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunun 04/08/2021 tarihli 2021/59 sayılı kararında da davalılar aleyhine açılan tazminat davasında mahkemesince maluliyet oranının tespiti talebi nedeni ile yapılan incelemede de kurulun önceki kararında bir değişikliğe gerek görülmediğinin belirlendiği görülmüştür. Mahkemece, davacının maluliyetinin % 2,3 olarak tespit edildiği ve davacının iş kazası nedeniyle ortaya çıkan arızaları çalışma gücü ve meslekte kazanma gücü kaybı oranı tespit yönetmeliği çerçevesinde kalıcı maluliyetinin bulunmadığı ve iş kazası nedeniyle maluliyet kaynaklı maddi tazminat talebinde bulunamayacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....
Adli Tıp ABD Başkanlığı'nın raporunda davacı küçüğün maluliyet oranının, raporda "Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği(Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü)" yazıldığından hangi yönetmeliğe göre belirlendiği anlaşılamamaktadır. Bunun yanında kaza tarihi itibari ile de maluliyet oranı doğru yönetmelik esas alınarak belirlenmemiştir. O halde mahkemece, davacı küçüğün maluliyet oranının maluliyet işlemleri yönetmeliği esas alınarak belirlenmesi için yeni bir rapor alınması ve maluliyet oranında değişiklik olduğu takdirde aynı bilirkişiden ek rapor alınarak karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma sonucu hüküm kurulması doğru görülmemiştir. 2-Bozma neden ve şekline göre davalı ... Sigorta A.Ş. vekilinin hesap raporuna yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenle davalı ......
maluliyet oranının belirlenmesi için davacının hastaneye sevk edilip edilmediğinin ve maluliyet oranlarının değişip değişmediğinin sorulması gerektiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir....
Dosya maluliyet oranının tespiti için resen oluşturulan heyete tevdi edilmiş, sunulan 08.05.2019 tarihli maluliyet raporuna göre davacının tüm vücut fonksiyon kaybı oranının %6 olduğu, tıbbi iyileşme süreci dikkate alındığında 4 ay süre ile geçici iş göremezliğinin olduğu, iyileşme dönemi içerisinde 3 hafta tam gün bakıcı ihtiyacı olduğu tespit edilmiştir. Dava dilekçesinde kaza tarihinin sehven 19/04/2016 olarak bildirildiği ancak kazanın 19/04/2015 tarihinde gerçekleştiğinin anlaşılması üzerine dosya yeniden kaza tarihinde yürürlükte bulunan yönetmelik hükümleri uyarınca rapor tanzimi için bilirkişi heyetine tevdi edilmiştir. Heyet tarafından sunulan 08/10/2019 tarihli rapor Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği uyarınca hazırlanmıştır....
Bu nedenle iş kazasına maruz kalan sigortalının maluliyet(sürekli işgöremezlik) oranının Kurumca tespiti önemli olup iş bu davada Kurum(SGK) taraf değildir. Yine manevi tazminat davaları bakımında da sigortalının sürekli iş göremezlik oranının tartışmasız olarak ortaya konulması gerektiği hususu izahtan varestedir. Mahkemenin, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Yapılması gereken iş; davacı sigortalıya 26.07.2007 tarihli iş kazası nedeniyle oluşan sürekli iş göremezlik oranının belirlenmesi noktasında Kuruma müracaatı için önel vermek, Kurumca tespit olunan maluliyet ile iş bu dosyada A.T.K....
a verilmesine, asıl ve birleşen davada davacıların manevi tazminat davalarının kısmen kabulü ile davacı ... için 12.000,00 TL, davacı ... için 3.000,00 TL manevi tazminatın manevi tazminatın davalılar.... ..... için olay tarihi olan 29/06/2009 tarihinden ve davalı ... için birleşen dava tarihi olan 14/04/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacılara verilmesine, karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı ...'ın maluliyet oranının tespiti yönünden ...'ndan alınan raporun, açıklama kısmında davacının daimi maluliyet oranının %30 olduğu belirtilmiş ancak sonuç kısmında daimi maluliyet oranının %51 olduğu belirtilmiş olup bu durum tereddüte neden olmuştur....