WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 31/12/2013 NUMARASI : 2013/409-2013/617 Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil-tenkis davası sonunda, yerel mahkemece, tapu iptali ve tescil isteminin reddine, tenkis isteğinin kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi nin raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tenkis isteğine ilişkindir. Tapu iptali ve tescil isteminin reddine, tenkis isteğinin kabulüne ilişkin olarak verilen karar Dairece; “... taşınmazın bölünemeyeceği alınan bilirkişi raporu, taşınmazın cinsi ve tarafların açık kabulü ile sabit olmuştur.Davalının "pay vereceğim" şeklindeki beyanı da sonuç doğurmaz....

    Reddiyle bu hususlara ilişkin aleyhlerindeki hükümlerin ONANMASINA, Ancak bağışa konu edilen çekişme konusu taşınmazlar bakımından tenkis istekli davanın temyizine gelince; ..... mahkemece tenkis isteği bakımından iki ayrı bilirkişiden tenkis raporu alınmış, tapusu iptal edilen taşınmazların da tenkis kapsamına alındığı gerekçesiyle bilirkişi raporlarına itibar edilmeyerek mahkemece tenkis hesabı yapılarak sonuca gidilmiştir. Ancak mahkemece yapılan tenkis hesabının denetime elverişli olduğu söylenemez. HUMK’nun 275. maddesinde “…çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verilir.”denilmektedir....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, taraflar arasındaki bayilik sözleşmesine dayalı cezai şart ve kâr mahrumiyeti taleplerine ilişkindir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece verilen, davanın kısmen kabulü ile, sözleşmeye aykırılıktan kaynaklanan takdiren 50.000 USD, tonaj ihlalinden kaynaklanan 5.000 USD ve kâr kaybından kaynaklanan 45.589 USD olmak üzere toplam 100.589 USD’nin faizi ile birlikte davalılardan tahsili kararı, Dairemiz 16.09.2013 tarih; 2012/15284 E. - 2013/13897 K. sayılı ilamı ile “ 818 sayılı Borçlar Kanununun 161/3. maddesi “Hakim, fahiş gördüğü cezaları tenkis ile mükelleftir.” hükmünü içermektedir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TENKİS Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil-tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ... 'nin raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, tenkis isteğine ilişkindir. Davacı, mirasbırakan oğlu ...'...

          Gerçekten, 2/5/1987 tarih, 4/5 sayılı Yargıtay İnançları Birleştirme kararına göre, bu tür davalarda iptal isteği ile birlikte kademeli olarak tenkis talebinde de bulunulabilir. Bunun yanısıra, ayrı bir tenkis davası açılmış ve henüz o dava sonuca bağlanmamış ise, daha kapsamlı olan iptal davası hükme bağlanabilir. Ne varki; önceden açılmış davada, davacı mirasçıların hakları tenkis hükümlerine göre tanınmış ve buna ilişkin ilamda kesinleştiği takdirde kesinleşen tenkis ilamına rağmen iptale hükmedilmesine yasal olanak yoktur. Somut olayda davacıların açtıkları tenkis davasının eldeki davaya bakılırken sonuçlandırıldığı ve tenkis ilamının da kesinleştiği anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle davanın kabulüne karar verilmesi doğru değildir..... gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir....

            Mahkemece yapılan yargılama sonunda muvazaaya dayalı tapu iptali ve tescil davasının reddine, 392 ve 1177 sayılı parsellere yönelik tenkis davasının reddine, 411 parsel hakkında açılan tenkis davasının kabulüne, 4.690.32 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ...'den alınarak davacıya verilmesine, 411 parselle ilgili olarak davalı ... hakkında açılan tenkis davasının husumet yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, muvazaaya dayalı tapu iptali ve tescil davası ile ilgili olarak muvazaanın söz konusu olmadığı, 392 ve 1177 parseller hakkında açılan tenkis davasının satış bedellerinin muris tarafından davalı tarafa verildiğinin ispatlanamadığı gerekçesiyle reddine, 411 parsel hakkında davalı ... hakkında açılan tenkis davasının satış işleminin muvazaalı olduğu gerekçesiyle kabulüne, ... hakkında açılan tenkis davasının husumet yönünden reddine karar verilmiştir....

              Tazminat istemi yönünden; dava konusu 2423 ada 87 parsel sayılı taşınmazdaki 10/54 payın bedelinin mirasbırakan tarafından ödendiği, ancak davalı adına tescil ettirildiği ileri sürüldüğüne göre, bu savın gizli bağış iddiası olduğu, mirasbırakan tarafından kayda dayalı bir devir yapılmadığı, o halde 01/4/1974 tarih 1/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının uygulanmayacağı, koşullarının varlığı halinde tenkis istenebileceği, ne var ki eldeki davada tenkis isteğinin de bulunmadığı gözetildiğinde, tazminat isteğinin reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davacı vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir....

                Bu durumda davanın TMK'nun 565.maddesi gereğince tenkis hükümlerine göre incelenmesi gerekir. Tenkiste, tasarrufa konu malın paylaşımı yönünden araştırma yapmak için sabit tenkis oranı belirlenmelidir. Sabit tenkis oranı, 11.11.1994 gün ve 4/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı ile "tasarrufun tümünün değeri ile davalılara yapılan fazla teberru arasında kurulan orandır". Sabit tenkis oranı ile el atılan saklı payın, tasarrufun değerine oranı ile bunun her davalıya yapılan tasarruf tutarları yönünden ayrı ayrı belirlenmesi gerekir. İkinci olarak, temlike konu malın kıymetine noksan gelmeden bölünmezliğinin mümkün olup olmadığı saptanır. Tasarrufa konu mal, sabit tenkis oranında bölünebilir ise bu kısımların bağımsız bölüm olarak taraflar adına tesciline karar verilmelidir. Eğer, tasarrufa konu malın sabit tenkis oranında bölünmezliği ortaya çıkar ise bu defa MK. madde 564'de öngörülen tercih hakkı gündeme gelecektir....

                  bildirerek tenfizi istenen vasiyetname ile müvekkili T4'in saklı payları zedelendiğinden davacıların taleplerinin ve davasının reddine karar verilmesini taleple, TMK.nun 571/son maddesi uyarınca tenkis definde bulunduklarını ve vasiyetnamenin, Medeni Kanunda (506. madde) yer alan müvekkili T4'e ait saklı pay oranlarında tenkis edilmesini, tenkis hesaplarının yapılmasını ve çıkacak sonuca göre kararın verilmesini talep ettiğini bildirmiştir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki taşınmaz hukukuna ilişkin davada Acıgöl Asliye Hukuk ve Nevşehir Kadastro Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, senet iptali ve tenkis istemine ilişkin olup , tenkis istemine ilişkin olarak karşılıklı görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce, davaya konu taşınmaz ile ilgili olarak yargılama sırasında kadastro tutanağı düzenlendiği gerekçesiyle, görevsizlik kararı verilmiştir. Kadastro Mahkemesi ise, senet iptali davası yönünden iş bu tenkis davası tefrik edilerek,davanın tenkis istemi ile ilgili olarak 3402 Sayılı Kadastro Kanununun 25. maddesi uyarınca, bu tür davalara genel mahkemelerde bakılması gerektiği gerekçesiyle , görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

                    UYAP Entegrasyonu