Bu hali ile davanın taşıma sözleşmesinden kaynaklanan tazminat davası olduğu anlaşılmaktadır. Taşıma Sözleşmesi 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununda düzenlenmiş ise de; .... tarihi itibariyle yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3/k maddesinde tüketici tanımlanmış "Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi" 3/ı maddesinde ise tüketici işlemi "Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem" olarak tanımlanmıştır....
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, aşağıdaki bent dışında davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Dava, taşıma sözleşmesinden kaynaklanan tazminat talebine ilişkin olup, mahkemece, yukarıda yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Olay tarihinde yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK. 785/1. maddesi ''... doğan tazminat; ancak, taşıma senedine geçirilen değere, taşıma senedinde değer gösterilmemiş ve fakat taşıyıcıya bildirilip onun tarafından kabul edilmiş bir değer mevcut ise ona, böyle bir değer bulunmadığı takdirde aynı cins ve vasıftaki eşyanın gönderilene teslim edileceği yerdeki değerine göre tayin olunur....
Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi,gereği düşünüldü: K A R A R- Dava, nakliyat emtia sigorta sözleşmesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın 6102 sayılı TTK.'nın 1401 vd. maddelerinde düzenlenen sigorta sözleşmelerinden kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Ticaret Mahkemesi ise, davanın haksız fiile dayalı tazminat davası olduğunu belirtilerek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda uyuşmazlık, 6102 sayılı TTK.'nın 1472. (6762 sayılı TTK.'nın 1301.) maddesi uyarınca sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminatın haksız fiile sebebiyet veren davalıdan rücuen tahsili isteminden ibarettir....
Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, şoförlü taşıma hizmet alım sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. ... 9. Asliye Ticaret Mahkemesi, somut uyuşmazlıkta, taraflar arasındaki temel ilişki, araç kira sözleşmesinden kaynaklanmakta olup sulh hukuk mahkemeleri görevli bulunduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. .... 7. Sulh Hukuk Mahkemesi, Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 27/09/2018 tarih ve 2017/3599 E. 2018/9221 K. sayılı kararı ile, "Davaya dayanak ve hükme esas alınan sözleşme, her ne kadar ''Araç Kira Sözleşmesi '' olarak belirtilmiş ise de sözleşmenin konusu, kapsamı ve şartlarını düzenleyen ilgili maddeleri gözönüne alındığında sözleşmenin şoförlü taşıma hizmetine ilişkin olduğu, taraflar arasında kira ilişkisi bulunmadığı anlaşılmaktadır....
trafik kazalarından doğan davalar Konut ve işyeri sigortası sözleşmeleri ile taşıma hukukundan doğup doğmadığına bakılmaksızın can- hayat sigortası sözleşmelerinden kaynaklanan davalar (rücu dahil) olarak belirlenmiştir....
Somut olayda dava; tüketici olan davacı ile davalı arasındaki taşıma sözleşmesi kapsamında tazminat istemine ilişkindir. Yukarıda yapılan açıklamalara göre yargılama yapma görevi 6502 sayılı yasanın 73. maddesi uyarınca tüketici mahkemelerine ait olduğundan 6100 sayılı HMK’nın 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca davanın usulden reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki “taşıma sözleşmesinden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Ankara 13. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen davanın kısmen kabulüne ilişkin 02.03.2017 tarihli ve 2016/421 E., 2017/76 K. sayılı direnme kararının davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Hukuk Genel Kurulunun 27.06.2018 tarihli ve 2018/17-504 E., 2018/1258 K. sayılı ilamı ile karar bozulmuş, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece bozma doğrultusunda karar verilmiş ve dosya tekrar Hukuk Genel Kuruluna gönderilmiştir. Karar, davacılar vekili ile davalı TED Ankara Koleji Vakfı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Hukuk Genel Kurulunca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonunda gereği görüşüldü: Dava, taşıma sözleşmesinden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....
Genel Müdürlüğü tarafından verilen cevap dilekçesinde özetle; Müteveffa ve diğer yaralı olduğu iddia edilen davacıların yolcu olduğundan bahisle işbu davanın taşıma sözleşmesinden kaynaklı olarak taraflarına yöneltildiğini, davayı kabul etmemekle birlikte, taşıma işinin TTK'da düzenlendiğini, ayrıca 6502 sayılı Kanunun m. 3/1, k ve l bentleri uyarınca "taşıma" işinin bir tüketici işlemi sayıldığını, anılan yasanın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davaların tüketici mahkemelerinde görüleceğini, dolayısıyla müvekkili şirketin taşıma sözleşmesinden kaynaklanan sorumluluğuna gidilmesi durumunda açılacak davanın tüketici mahkemelerinde görülmesi gerektiğini belirterek, davanın görevsizlik nedeniyle reddine karar verilmesini talep etmiştir....
TTK’nın 875. maddesi gereğince taşıyıcı, eşyanın taşınmak üzere teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçecek süre içinde, eşyanın zıyaından, hasarından veya teslimindeki gecikmeden doğan zararlardan sorumludur. Taşıyıcı ancak TTK'nın 875/2, 876 ve 878. maddesinde gösterilen hallerin mevcudiyetini ispat etmek suretiyle mesuliyetten kurtulabilir. Fiilî Taşıyıcı başlıklı 888/1.maddesi ; Taşıma, kısmen veya tamamen üçüncü bir kişi olan fiilî taşıyıcı tarafından yerine getirilirse, bu kişi eşyanın zıyaı, hasarı veya gecikmesi nedeniyle kendisi tarafından yapılan taşıma sırasında ortaya çıkan zarardan asıl taşıyıcı gibi sorumludur. Asıl taşıyıcının gönderen veya gönderilen ile, sorumluluğun genişletilmesi için yaptığı sözleşmeler, fiilî taşıyıcıya karşı, bunları yazılı olarak kabul etmesi şartıyla geçerlidir. Maddenin diğer betleri; (2) Fiilî taşıyıcı, taşıma sözleşmesinden doğan asıl taşıyıcıya ait bütün def'ileri ileri sürebilir....
Mahkemenin nitelendirmesine göre, uyuşmazlık; taşıma sözleşmesinden doğan alacağın tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup, hükmün temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın, temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek .... Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 08.....2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....