İnceleme konusu karar, haksız hacizden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat talebine ilişkin olup, yukarıda sözü edilen Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu İş Bölümü kararına göre, belirgin biçimde Dairemizin inceleme alanı dışında kalmakta ve niteliği bakımından Yargıtay 4. Hukuk Dairesi'nin görevi içine girmektedir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerden ötürü 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60. maddesi gereğince dosyanın görevli Yargıtay 4. Hukuk Dairesi'ne gönderilmesine, 20.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece; "Davacı tarafça, davalılar aleyhine ikame edilen davanın taşkın inşaat nedeniyle tazminat talebine ilişkin olarak açıldığı ve davacı vekili tarafından ibraz edilen 10/12/2020 tarihli tam ıslah dilekçesi ile taşkın inşaat nedeniyle oluşan müdahalenin meni ve taşkın yapı bölümünün yıkılması talebinde bulunulduğu, dosya kapsamında yapılan incelemede, davacının dava konusu Gümüşhane ili, Merkez ilçesi, Hasanbey mahallesi, 51 ada 5 parsel sayılı taşınmazın, davalıların ise 1/2 şer paylar oranında Gümüşhane ili, Merkez ilçesi, Hasanbey mahallesi, 51 ada 4 parsel sayılı taşınmazın maliki oldukları, davalılara ait taşınmazın tapu kaydında, 51 ada 4 parselde bulunan binanın 21,80 m²'lik kısmının 51 ada 5 parsel sayılı taşınmaza tecavüzlü olduğunun beyanlar hanesine şerh düşürüldüğü, davacı tarafça da ilgili taşkın inşaattan kaynaklı olarak davalılar aleyhine davanın ikame edildiği ve kendisine ait yapının, yan parsele taşkın olmasından kaynaklı dava dışı parsel maliki ile 120.000,00....
Asliye 2.Hukuk Mahkemesinin 2005/498 Esasında kayıtlı dava dosyasında mülkiyet hakkı sahibi davalıların, taşkın ... sahibi davacı ... aleyhine, elatmanın önlenmesi ve kal istemiyle açtıkları davada mahkemece istemin hüküm altına alındığı, hükmün Yargıtay 1.Hukuk Dairesince incelenerek ”…ve özellikle kayden davacılara ait çaplı taşınmaza davalının haklı ve geçerli bir nedeni bulunmaksızın taşkın yapılanmak suretiyle elattığı, Türk Medeni Kanunu’nun 725.maddesinde öngörülen temliken tescil koşullarının da oluşmadığı anlaşıldığına göre davalının temyiz itirazları yerinde değildir…” gerekçesi ile onandığı anlaşılmaktadır. Görülüyor ki, eldeki davada dayanılan hukuki sebep ile önceki davadaki hukuki sebep yekdiğerinden farklı olduğu için önceki dava eldeki dava yönünden kesin hüküm teşkil etmez. Fakat, önceki davada kesin hükme bağlanan saptamaların ikinci davada kuvvetli bir takdiri delil olacağından şüphe duyulmamalıdır....
-KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle kayden davacıya ait çaplı taşınmazda taşkın bölüm itibariyle ... Medeni Kanununun 725. maddesinde öngörülen temliken tescil koşullarının varlığı kanıtlanamadığı gibi imar öncesi kadastral parsellerde kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan bir hakkı bulunmadığına göre; davalının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 71,36 TL. bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 14.02.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Yasal ayrıcalıklar dışında, TMK'nın 684/1 ve 718/2 maddeleri hükümlerine göre, arazinin mülkiyeti ve buna bağlı olan tasarruf hakkı o arazide kalıcı olmak koşuluyla yapılan şeyleri de kapsar TMK'nın 725. maddesinde bu kuralın istisnalarından birisi düzenlenmiş, böylece muhdesatla arasındaki bağlantı kesilmiş bina sahibine bazı koşulların oluşması halinde ayrılmaz parça niteliğindeki taşkın yapı için üzerinde bulunduğu taşınmaza malik olabilme olanağı tanınmıştır. Bunun için, tapuya kayıtlı özel mülkiyete konu bir taşınmaz üzerinde, temelli kalması amacıyla yapılan binanın ayrılmaz parçası yine tapuda kayıtlı üçüncü kişiye ait taşınmaza taşkın yapılmış olmalıdır. Taşkın inşaat, taşkın yapı ile iki komşu taşınmazı fiilen birleştirmekte, ekonomik bir bütünlük oluşturmaktadır. Bu özelliğinden dolayı taşkın yapıya dayanan temliken tescil isteği taşınmaza bağlı kişisel hak niteliğindedir....
Deresi 2. kısım taşkın koruma inşaatının malzeme dâhil korkuluk demir işi için ödeme yapıldığını, tahsilat makbuzlarının da alındığını, bakiye borç kalmadığını, davacının iddia ettiği şekilde Sakarya İli ... İlçesi ... Mahallesi ... taşkın koruma inşaatı işi ile ilgili davacı tarafa 50.000,00 TL bedelli üç adet çek verildiğini, ancak davacının işi yarım bıraktığını, malzeme almadığı gibi işçilik de yapmadığını, buna rağmen çeklerin ödendiğini, müvekkilinin davacıdan alacaklı olduğunu savunarak davanın reddi ile kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, uyulan bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasında gerek Karaçay Deresi ve gerekse Sarp Deresi taşkın koruma inşaatları korkuluk işlerini konu alan sözleşmelerin bulunduğu, 24/02/2020 tarihli ek bilirkişi raporuna göre, Sakarya ili ......
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/203 Esas KARAR NO : 2022/1078 DAVA : Tazminat (Haksız İhtiyati Hacizden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 03/11/2021 KARAR TARİHİ : 09/11/2022 KARAR YAZIM TARİHİ : 10/11/2022 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız İhtiyati Hacizden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; davalının talebi kapsamında Bakırköy .... Asliye Ticaret Mahkemesinin ... D. İş ve ... K....
Çayı'nın taşkın kotunda yer almasına rağmen davalı adına tapuda kayıtlı olduğunu, L. Çayı'nın yüksek sarfiyatlı taşkın riski bulunduğunu, Başbakanlık Genelgeleri ve diğer mevzuatlar çerçevesinde dere yataklarının tespitinde DSİ'nin görüşünün alındığını ve DSİ'nin de dava konusu taşınmazın L. Çayı yatağında ve taşkın alanda olduğunu bildirdiğini açıklayarak, taşınmazın davalı adına olan tapusunun iptali ile terkinine karar verilmesini istemiştir. Davalı M., dava konusu taşınmazın su baskını altında bulunan yerlerden olduğuna dair bir ilanın yapılmadığını, bunun yanı sıra 4373 sayılı Kanun'un mülkiyet hakkını yasaklamadığını ve bu yönde yargı kararlarının mevcut olduğunu, taşınmazda kıyı kenar çizgisinin bulunmadığını, taşınmazın kadimden beri tarım arazisi olarak kullanıldığını açıklayarak davanın reddini savunmuştur....
İcra Müdürlüğü'nün 2021/2882 E. sayılı dosyası üzerinden yürütülen ihtiyati haciz kesin hacze dönüşmediğinden mevcut ihtiyati haciz kararının sonlandığının tespiti ile dosyadaki tüm hacizlerin kaldırılmasına, sayın mahkemece bu talep kabul görmez ise yine aynı dosyada borç miktarını aşacak şekilde yapılan "taşkın hacizler" sebebi ile plakaları belirtilen taşınırlar üzerindeki hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiş, mahkemece ihtiyati haczin hükümsüz kaldığına yönelik şikayet bakımından ihtiyati haczi tamamlayan merasimin yerine getirildiği gerekçesi ile esastan, taşkın hacze yönelik şikayetin ise süresinde olmadığından usulden reddine karar verilmiş, davacı/borçlu vekili istinaf dilekçesinde taşkın hacze yönelik şikayetin süresiz olduğunu belirterek taşkın haciz şikayeti bakımından verilen karara yönelik olarak istinaf kanun yoluna başvurmuştur....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/06/2021 NUMARASI : 2017/625 ESAS, 2021/288 KARAR DAVA KONUSU : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : İDDİA : Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davalı idarece yapılan Bitlis Merkez Dereağzı Köyü Taşkın Koruma İşi ile Bitlis Güroymak Günkırı Beldesi Taşkın Koruma işlerine ait ihalenin müvekkillerinin oluşturduğu ortak girişim üzerinde kaldığını, müvekkillerinin sözleşmeye uygun olarak işleri yaparak teslim ettiğini, geçici ve kesin kabullerin yapıldığını, müvekkillerinin yaptığı bu işler karşılığında Bitlis Merkez Dereağzı Köyü Taşkın Koruma İşi için 33.808,53TL, Bitlis Güroymak Günkırı beldesi Taşkın Koruma İşi için 8.000,53TL hak ediş bedelinin bugüne kadar ödenmediğini belirterek fazlaya ilişkin alacak saklı kalmak kaydı ile toplam 41.809,48TL'nin kesin kabul tarihi olan 03/09/2013 tarihinden itibaren işletilecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....