Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA KONUSU : Tazminat (Tapu Sicillerinin Tutulması Kaynaklı Rücuen) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesinin kararına karşı Davalı Maliye Hazinesi vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize tevzi edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği düşünüldü: İDDİA: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Manisa İli, Soma İlçesi, Bayat Mahallesi 309 parselin müvekkillerin murisi Talat Terzi adına kayıtlı olduğunu, taşınmazın 1.063m2 kısmının tapu kaydının Soma 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2006/357- 2009/234 sayılı kararı ile iptal edildiğini, mülkiyet hakkına dayanılarak taşınmaz bedelinin ödenmesi gerektiğinden bahisle 2.000,00 TL tazminatın tapunun iptaline ilişkin kararın kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek ticari faizi ile tahsilini talep etmiş, yargılama sırasında dava değerini 14.765,07 TL olarak belirlemiştir....

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davalı Maliye Hazinesi vekili süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde; müvekkil idarenin yapmış bulunduğu işlemlerin yasal prosedüre uygun olduğunu, sebepsiz zenginleşmeye yönelik olarak açılan davanın reddi gerektiğini, davacının tapu kaydının yolsuz tescile dayanmakta olduğundan iptal edildiğini, davacının tazminat isteme hakkı bulunmadığını, hükme esas alınan bilirkişi raporlarının hüküm kurmaya elverişli olmadığını, Mahkemece davacı lehine tazminat için gerçekleşmesi ve ispatlanması gereken tüm yasal koşullar gerçekleşmeden kabul kararı verildiğini belirterek usul ve yasaya aykırı ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi gereğince tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı tazminat davalarıdır....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu sicilinin hatalı tutulması sonucu sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak davasının kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca ONANMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 27.05.2014 gün ve 2013/29328 Esas - 2014/14925 Karar sayılı ilama karşı davalılardan ... vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Tapu kaydının hatalı oluşması nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK.'nun 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkin davada; mahkemece ... hakkında açılan davanın reddine, davalı ... hakkındaki davanın ise kabulüne dair verilen karar Dairemizce onanmış, davalı ... vekilince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur....

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davaya konu taşınmaz ile ilgili tazminat taleplerinin tam kabulüne karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesinin isabetsiz olduğundan bahisle istinaf yoluna başvurmuştur. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davaya konu taşınmazın bedelinin yüksek belirlendiğini beyanla istinaf yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, TMK' nun 1007. Maddesine dayalı , Tapu sicilinin hatalı tutulmasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. İstinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan incelemede; Davacının sahibi olduğu taşınmazın tapu kaydının orman niteliğinde olduğu gerekçesiyle iptal edildiği anlaşılmıştır. Her ne kadar ormanların özel mülkiyete konu olması mümkün değil ise de, tapu sicili hatalı olarak tutulduğundan, TMK'nın 1007. maddesi kapsamında Devletin kusursuz sorumluluğunun bulunduğu ve davacıların zararının tazmininin yerinde olduğu (bakz. Y. 20....

    Asliye Hukuk Mahkemesinin 06.04.2004 tarih ve ... sayılı kararıyla ... ilçesi, ... mahallesinde bulunan 947 ada 31 parsel sayılı 15.840,97 m² yüzölçümlü taşımazının tapu kaydının iptal edilip orman niteliği ile ... adına tescil edildiklerini, kararın temyiz incelemesinden geçerek 17.02.2012 tarihinde kesinleştiğini, tapu sicilinin yanlış tutulmasından kaynaklı maddi ve manevi zararının karşılanması gerektiğini ileri sürerek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutup 10.000.-TL maddi, 50.000.-TL manevi tazminat istemleriyle dava açmıştır. Daha sonra 11.02.2014 havale tarihli ıslah dilekçesiyle toplam 731.454,88.-TL tazminat isteğinde bulunmuştur.. Davalı ...; davanın idare mahkemesinde açılması gerektiğini, çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğundan tazminat istenemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur....

      Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/411 Esas 2015/134 Karar sayılı ilamının incelenmesinde; davalı adına kayıtlı olan Bursa ili, Karacabey ilçesi, Boğazköy Mah. 1482 parselin 99,45 m²'lik kısmının kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığından tapu kaydının iptali ile tescil harici bırakılmasına karar verildiği ve hükmün 13.01.2017 tarihinde kesinleştiği görülmüştür. Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır....

      Mahkemece yapılan yargılama sonunda, dava konusu taşınmazın tapu kaydından ve dosya kapsamındaki yazışmalardan, taşınmazın davacı vakıfla ilgisini gösterir bir bilgiye rastlanmadığı, satış ve kamulaştırma bedellerinin taşınmazın eski maliki olan ... mirasçılarına ödendiği, 5737 sayılı yasanın geçici 11. maddesi uyarınca kamulaştırma yoluyla edinilen taşınmazların rayiç bedellerinin ancak Maliye Bakanlığınca tespit edilen rayiç bedel üzerinden Hazine veya Genel Müdürlük tarafından ödeneceği ve MK’nun 1007. maddesi uyarınca tapu sicillerinin tutulmasından doğan zararların Devlet tarafından karşılanacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 6....

        Tapu işlemleri, kadastro tespiti işlemlerinden başlayarak birbirini takip eden sıralı işlemler olup, tapu kütüğünün oluşumu aşamasındaki kadastro işlemleri ile tapu işlemleri bir bütün oluşturduğundan, bu kayıtlarda yapılan hatalar, hatalı tapu sicili oluşmasına sebebiyet verdiği için, kadastro tespitinde yapılan hatalar da TMK'nın 1007. maddesi anlamında tapu sicili kavramı içindedir. Hatalı yapılan kadastro tespiti ile oluşan tapu kaydının daha sonra mahkeme kararıyla iptal edilmesi halinde, tapu malikinin bu nedenle doğan zararından TMK'nın 1007. maddesi anlamında Devlet sorumludur. Ancak kadastro tespiti kesinleşip tapu sicili oluşmadan önce, kadastro ekibi veya komisyonunca yapılan tespitin, Kadastro Komisyonu veya Kadastro Mahkemesi kararlarıyla iptal edilmesi durumunda, bu durum kadastro tespit malikine, kadastro tespit işlemine dayanarak TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazminat isteğinde bulunma hakkı vermez....

        anlaşılması halinde davacının zararının oluşmayacağı, davacının tapu maliklerine karşı tapu iptal davası açarak zararı giderme imkanının bulunduğu düşünülmeli, aksi takdirde tapunun ormanda kalması vs. nedenlerle revizyon görmemesi halinde verilmiş olan tapunun arazi kadastrosu sonucu geçersiz hale gelmesi sebebiyle tapu sicilinin hatalı tutulmasından kaynaklı olarak devletin kusursuz sorumluluğunun bulunduğu ve davacıların zararının karşılanması gerektiği kabul edilerek taşınmazın arazi vasfına göre bilirkişiler aracılığıyla dava tarihi itibariyle taşınmazın değeri tespit edilerek sonucuna göre karar verilmelidir....

        Tapu işlemleri, kadastro tespiti işlemlerinden başlayarak birbirini takip eden sıralı işlemler olup, tapu kütüğünün oluşumu aşamasındaki kadastro işlemleri ile tapu işlemleri bir bütün oluşturduğundan, bu kayıtlarda yapılan hatalar, hatalı tapu sicili oluşmasına sebebiyet verdiği için, kadastro tespitinde yapılan hatalar da TMK'nın 1007. maddesi anlamında tapu sicili kavramı içindedir. Hatalı yapılan kadastro tespiti ile oluşan tapu kaydının daha sonra mahkeme kararıyla iptal edilmesi halinde, tapu malikinin bu nedenle doğan zararından TMK'nın 1007. maddesi anlamında Devlet sorumludur. Ancak kadastro tespiti kesinleşip tapu sicili oluşmadan önce, kadastro ekibi veya komisyonunca yapılan tespitin, Kadastro Komisyonu veya Kadastro Mahkemesi kararlarıyla iptal edilmesi durumunda, bu durum kadastro tespit malikine, kadastro tespit işlemine dayanarak TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazminat isteğinde bulunma hakkı vermez....

        UYAP Entegrasyonu