Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tapu sicilinin tutulmasında kişi çıkarlarının korunması bakımından uyulması gereken kurallar tapu mevzuatı ile sınırlı olmayıp, bu mevzuat dışındaki hukuk kurallarına ve hukukun genel ilkelerine de uyulması gerekmektedir. Tapu müdür ya da memurlarının ihlal ettikleri hukuk kuralları ister genel olsun ister salt sicilin tutulmasıyla ilgili olsun her iki halde de ortaya çıkan sonuç tapu sicilinin hukuka aykırı tutulmuş olmasıdır (Dr.Lale Sirmen, Tapu Sicilinin Tutulmasından Doğan Zararlardan Devletin Sorumluluğu, Ankara ,1976 Sh. 63 vd). Bu nedenle sicilin hukuka uygun tutulması kavramı tapu mevzuatına uygunlukla sınırlı bir kavram olmayıp, hukukun genel ilkelerine uygunlukta gerekmektedir. Bunun dışına çıkan her hukuka aykırı davranıştan Devletin sorumluluğu asıldır....

    MAHKEMESİ Asıl uyuşmazlık, Tapu Sicilinin tutulmasından kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi ... ....... Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere ... ....... Dairesine gönderilmesine, 25.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Davacı, kadastro tespiti sonucunda dava dışı üçüncü kişi adına tespit görüp kesinleşen ve tapuya kayıt edilen taşınmazı, tapu siciline güvenerek satın aldığını, daha sonra Orman Genel Müdürlüğü tarafından açılan tapu iptali ve tescil davası sonunda tapusunun iptal edildiğini belirterek uğradığı zararın ödetilmesini istemiştir. Davacı, davasını tapu sicilinin tutulmasından doğan zarardan Devletin özel hukuk ilkeleri uyarınca sorumluluğunu düzenleyen TMK'nın 1007. maddesine dayandırmıştır. Bu maddeye göre Hazine'nin sorumlu tutulabilmesi için zararın tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanmış olması gerekir. Oysa dava konusu zarara neden olan hatalı tespit, kadastro çalışması sırasında oluşmuş ve taşınmaz, orman niteliğinde olmasına rağmen üçüncü kişi adına tespit görmüştür....

        Hukuk Dairesi'nin 16/06/2014 tarih ve 2014/4973 E.- 2014/17112 K. nolu ilamı ile; "...4721 sayılı TMK'nın "sorumluluk" kenar başlığını taşıyan 1007. maddesinde "Tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devlet sorumludur. Devlet zararın doğmasında kusuru bulunan görevlilere rücu eder." hükmünün yer aldığı, belirtilen yasal düzenleme uyarınca sicilin hatalı tutulması nedeniyle Devletin sorumlu tutulabilmesi için zararın doğmasının şart olduğu, dosyadaki ......

          CEVAP Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde; husumet ve zamanaşımı itirazında bulunduğu, tapu sicilinin yanlış tutulmasından kaynaklı bir zararın söz konusu olmadığını, davanın haksız ve yasal dayanaktan yoksun olduğunu, tapu sicilinin önemi ve kişilerin bu sicile olan güven duygularını sağlamak bakımından 4721 sayılı Kanun'un 1007 nci maddesi ile tapu sicilinin tutulmasından doğan zarardan ötürü devletin doğrudan sorumlu olacağı ilkesinin benimsenmiş olduğunu, bu davalarda zararın sicil tutma kavramına giren bir işlemden veya böyle bir işlemin yerine getirilmemiş olmasından doğması gerektiğini; ancak kadastro işleminden kaynaklanan ve tapu sicilinin tutulması kapsamında değerlendirilmesi hukuken mümkün olmayan dava konusu işlem nedeniyle Hazinenin sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını, yargılamada belirecek nedenlerle haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın öncelikle pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden ve esastan reddini talep etmiştir. III....

            Dava tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanan zararın TMK 1007.maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir. 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun “Sorumluluk” kenar başlığını taşıyan 1007. maddesi; “Tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devlet sorumludur. Devlet, zararın doğmasında kusuru bulunan görevlilere rücu eder. Devletin sorumluluğuna ilişkin davalar, tapu sicilinin bulunduğu yer mahkemesinde görülür.” hükmünü içermektedir. Burada Devlete yüklenen sorumluluk kusursuz sorumluluk olup tapu siciline bağlı çıkarların ve ayni hakların yanlış tescili sonucu değişmesi ya da yitirilmesi ile bu haklardan yoksun kalınması temeline dayanır. Çünkü sicillerin doğru tutulmasını üstlenen ve taahhüt eden Devlet, gerçeğe aykırı ve dayanaksız kayıtlardan doğan zararları da ödemekle yükümlüdür. Dayanaksız ya da hukuksal duruma uymayan kayıtlar düzenlemek, taşınmazın niteliğinde yanlışlıklar yapmak da aynı kapsamdadır....

            Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun TMK 1007. maddesi gereğince tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 22.12.2015 tarihli 2015/13885 Esas, 2015/12970 Karar sayılı bozma ilamı üzerine verilen karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 02.07.2021 tarihli ve 2021/211 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay 5. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; dosyanın sözü edilen görevli Yüksek Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 08.11.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dosya kapsamına, sav ve savunmaya, mahkemece saptanan hukukî niteliğe göre uyuşmazlık M.K. 1007. maddesi uyarınca tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14. maddesi ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21/01/2013 gün ve 2013/1 sayılı kararı uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 5. Hukuk Dairesine ait olup, Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; dosyanın görevli Yargıtay 5. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 30/12/2013 gününde oy birliği ile karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Ankara 24.Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen, tarafları, tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Yargıtay 14.Hukuk Dairesinin 09.09.2008 gün, 9948-9852 sayılı, 4.Hukuk Dairesinin 30.06.2008 gün, 8193-9023 sayılı, 13.Hukuk Dairesinin 12.06.2008 gün, 7240-8279 sayılı kararlarıyla meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu’nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi 4.Hukuk Dairesine aittir. S O N U Ç : 4.Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın bu Daireye gönderilmesine, 13.11.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanan tazminat davasının reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca ONANMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 05.12.2012 gün ve 2012/6183 Esas - 2012/25302 Karar sayılı ilama karşı davacı vekili yönünden verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup gereği görüşülüp düşünüldü: -K A R A R- Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, Yargıtay kararında yazılı gerekçelere göre karar düzeltme isteği HUMK'nun 440.maddesinde yazılı nedenlerden hiçbirine uymadığından REDDİNE, peşin alındığından harç alınmasına yer olmadığına, H.U.M.K’nun 442.maddesi göz önünde bulundurularak takdiren 218,00-TL. para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak Maliye Hazinesine gelir kaydedilmesine 30.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu