WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Şti. olduğunun ilan edildiğini, lisans veren davalının bu eyleminin aralarındaki sözleşmenin 22.2 maddesine de aykırı bulunduğunu, gizliliğin ihlal edildiğini, davalıların eylemlerinin objektif iyiniyet kurallarıyla bağdaşmadığını, haksız rekabet teşkil ettiğini ileri sürerek, haksız rekabet ortamının tespitine, haksız rekabetin men edilmesine, 100.000,00 TL manevi tazminat ile 50.000,00 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı Olgarlar Spor Malz. Ltd. Şti. vekili, davacı iddialarının yerinde olmadığını, bir ticari sırrın ele geçirilmediğini, lisans sözleşmesinin davacı ile olan sözleşmenin feshinden sonra yapıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Davalı .... vekili, müvekkili ile davacı arasında sözleşme bulunmadığını, davacının dayandığı 01/03/2003 tarihli sözleşmesinin Gsm (Operations) Pty....

    gelen zarar talebini ....050.000 TL, sözleşmenin haksız feshi nedeniyle mahrum kalınan kâr talebini ....050.000 TL olarak artırmış, ayrıca ....250.000 TL portföy tazminatı talebinde bulunmuş, buna ilişkin aynı tarihte harç eksikliğini ikmal etmiştir....

      "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki karşılıklı alacak-tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı esas davanın reddine, karşı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı-karşı davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin davalı tarafından haksız ve dayanaksız olarak feshedildiğini, haksız fesih nedeniyle müvekkilinin yatırımlarının boşa gittiğini, bu nedenle aldığı borçları ödeyemediğini, ticari itibarının sıfırlandığını, manevi çöküntü yaşadığını iddia ederek müvekkilinin uğradığı 5.100.000.000 TL maddi ve 1.000.000.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevabında davacının başka firmaya ait ... marka su sattığının belirlenip, haklı olarak sözleşmenin feshedildiğini savunarak davanın reddini istemiştir....

        Davacı, davalıya ait işyerinde 15.10.2000 tarihinde işe başladığını, 28.07.2007 tarihinde sözleşmesinin haksız feshedildiğini bu nedenle yasadan kaynaklanan alacak ve tazminatlarının davalıdan tahsilini istemiş, davalı ise işçi sıfatı bulunmayan davacının iş kanunu ile hüküm altına alınan dava konusu tazminatları alamayacağını savunarak davanın reddini dilemiştir....

          Maddeleri GEREKÇE:Dava, lisans sözleşmesinden sonra davalı tarafın davacı adına tescilli------ markasını izinsiz kullanmaktan kaynaklı marka hakkına tecavüzden ve haksız rekabetten kaynaklı tecavüzün tespiti ile tecavüz dolayısıyla uğranılan zararlar ile cezai şart alacağının tahsili talebinden ibaret tazminat davasıdır....

            DAVANIN KONUSU: Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan) Taraflar arasındaki tazminat davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonunda, mahkemenin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine dair verilen karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....

              DAVA KONUSU : Tazminat (Rekabet Yasağı Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin iş makineleri sektöründe faaliyet gösterdiğini ve dünyaca ünlü markaların distribütörlüğünü yaptığını, davalının müvekkili şirket bünyesinde 01.09.2014- 04.05.2016 tarihleri arasında satış danışmanı olarak çalıştığını, taraflar arasında düzenlenen 16.102.204 tarihli taahhütname ve şirket gizlilik sözleşmesinde, davalının satış danışmanı olarak çalıştığı sürece kendi adına veya başkaları adına müvekkilinin yazılı onayı olmaksızın çalışamayacağının belirlendiğini, davalının müvekkili şirkette çalışması sırasında kendi nam ve hesabına çalışması nedeniyle iş akdinin haklı nedenle feshedildiğini, davalının is akdinin feshinden sonra, sözleşmeye aykırı şekilde müvekkili şirket ile aynı alanda faaliyette bulunan başka bir şirkette çalışmaya başlayarak haksız rekabette bulunduğunu, sözleşme uyarınca iş akdinin sona ermesinden...

              Nihayet taraflar arasında yapılan mail yazışmalarından da davacının sözleşmeyi ihlal ettiğine ilişkin bir veriye rastlanılmamıştır…”devamında”… sözleşmeden kaynaklanan ücret alacağının sözleşmenin feshinden önce muaccel hale geldiği, davalının taraflar arasındaki sözleşmeyi haklı bir nedene dayanmadan feshettiği, bu nedenle sözleşmeden kaynaklanan ücreti davacıya ödemesi gerektiği…”şeklindedir. Açıklanan bu rapor içeriğine göre, tüm deliller değerlendirilerek varılacak uygun bir sonuca göre karar verilmesi gerekirken, olaya uygun düşmeyen gerekçelerle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 01.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davacının, acentalık sözleşmesinin haksız feshedildiğini ve feshin geçersiz olduğunu iddia ediyor ise ve 6098 sayılı TBK'nın 123 ve devamı maddelerine göre davalının temerrüdü de oluşmuşsa, sözleşmenin ifası ve gecikme sebebi ile tazminat isteyebileceği veya sözleşmenin ifasından vazgeçerek borcun ifa edilmemesinden kaynaklanan zararı karşı taraftan isteyebileceği, feshin geçerli olup olmadığının ancak böyle bir davada tespit edilebileceği, aksi taktirde belirtilen tespitleri talep etmekte hukuki menfaatinin olmadığı gerekçesiyle, diğer davalı açısından ise aynı iddialarla idare mahkemesinde açılan dava derdest olduğundan husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili ile katılma yoluyla davalı ......

                  Davalı vekili cevabında, taraflar arasındaki sözleşmenin feshinden sonra, davacı tarafından müvekkili şirkete 7.559,62 TL bedelindeki malların davacıya tesliminin ihtar edildiğini, müvekkili şirketin defalarca ürünleri teslim etmek istediğini söylemesine rağmen karşı taraftan hiçbir olumlu cevap alamadığını, müvekkili şirketin temerrüdünün sözkonusu olmadığını, müvekkili şirketin depolarında olan malların davacı tarafça teslim alınmadığını savunarak davanın reddi ile lehlerine tazminata karar verilmesini istemiştir....

                    UYAP Entegrasyonu