Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili, davacının sunduğu satım sözleşmesinde müvekkili şirketin yetkililerinin imzasının bulunmadığı, müvekkilinin proforma faturada gösterilen tüm bedeli ödeyerek aracı satın aldığını öne sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonunda taraflar arasındaki uyuşmazlığın aracın plaka ve tescil masraflarının davalı tarafa ait olup olmadığı noktasında toplandığı, davacının sunduğu satım sözleşmesinde davalı şirketi temsilen herhangi bir imzanın bulunmadığı, davalının 1.3.2005 tarihli faturada gösterilen bedeli ödeyerek aracı teslim aldığı, davacının uyuşmazlık konusu masrafların davalı tarafından ödeneceği hususunda herhangi bir delil sunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık araç satımı nedeniyle ödenmesi gereken aracın tescil ve plaka masraflarının kime ait olduğu hususunda toplanmaktadır....

    düzenleyen Türk Borçlar Kanununun 214. maddesine göre; “Satış sözleşmesinin kurulduğu sırada var olan bir hak dolayısıyla, satılanın tamamı veya bir kısmı bir üçüncü kişi tarafından alıcının elinden alınırsa satıcı, bundan dolayı alıcıya karşı sorumlu olur.” hükmü ve yine Satım bozulduğunda göre, satıcının mal varlığında satım bedeli nedensiz kalır....

      Taşınmaz satım sözleşmesinde objektif bakımdan esaslı nokta olarak tarafların adları veya temsilci ya da vekillerinin kimlikleri,satım konusu taşınmaz ve nitelikleri, semen ve hukuki sebebin resmi şekilde düzenlenecek senette yer alması gerekir. Demek ki taşınmaz satımında semen (satış bedeli) satım aktinin asgari objektif unsurları arasındadır. Taşınmaz satış vaadi sözleşmesi açısından bakılırsa, semen; satışı vaat olunan taşınmazın bedeli, vaat alacaklısının da karşı edimidir. Borçlar Kanununun 217. maddesinin yaptığı gönderme nedeniyle aynı yasanın satım ve trampa sözleşmelerinde uygulanacak 182. maddesinde “satım bir akittir ki onunla satıcı, satılan malı alıcının iltizam ettiği semen mukabilinde…”denmek suretiyle satış bedelinin satım akitlerinde sözleşmenin temel unsurlarından olduğu ifade edilmiştir....

        Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Taraflar arasında 21.4.2007 tarihinde düzenlenen taşınmaz satım sözleşmesinde teslim süresi 24 ay olarak kararlaştırılmıştır. Taşınmaz davacıya bu süre aşılarak 30.9.2009 tarihinde teslim edilmiştir. Sözleşmede taşınmazın iskan ruhsatı alındığı tarihe kadar kira tazminatı ödeneceğine ilişkin hüküm bulunmamaktadır. Taşınmazın teslimi gerektiği tarihten fiil teslime kadar olan kira kaybından davalı sorumludur. Mahkemece yanlış değerlendirme sonucu iskan alınmadığı gerekçesi ile dava tarihine kadar kira kaybına hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak-tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılardan ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....

            Taşınmaz satım sözleşmesinde objektif bakımdan esaslı nokta olarak bulunması zorunlu unsurlardan birisi de satış bedelidir. Taşınmaz satış vaadi sözleşmesi açısından bakılırsa, semen; satışı vaat olunan taşınmazın bedeli, vaat alacaklısının da karşı edimidir. Gerçekten, BK.m.217’nin yaptığı gönderme nedeniyle aynı yasanın satım ve trampa sözleşmelerinde uygulanacak 182. maddesinde “satım bir akittir ki onunla satıcı, satılan malı alıcının iltizam ettiği semen mukabilinde…”denmek suretiyle satış bedelinin satım akitlerinde sözleşmenin temel unsurlarından olduğu ifade edilmiştir. Kuşkusuz taraflar satış bedelini serbestçe tayin edebilir. Hukuk Genel Kurulu’nun 19.05.1979 tarihli 77/14-8372 Esas, 1979/4364 Karar sayılı ilamı ile Dairemizin 15.11.2007 tarihli 12545-14157 sayılı ilamlarında belirtildiği üzere senetle olan ödemelerin yapılmadığı savunulmuşsa ödemelerin varlığını ispat yükü vaat alacaklısına düşer....

              Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 21.06.2011 gün ve 395-257 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık, vasıflı taşınmaz satım akdinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup, kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay Yüksek 13.Hukuk Dairesi’ne aittir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 13.Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 04.10.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 31.12.2009 gün ve 1033-500 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık 24.11.2004 tarihli ticari satım sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay Yüksek 19. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 19. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 11.03.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Denizcilik İhtisas Mahkemesi Taraflar arasındaki uyuşmazlık, ticari satım ilişkisinden kaynaklanan tazminat ve alacak istemlerine ilişkin olup mahkemece de dava bu biçimde vasıflandırılmış ve tahkim itirazlarının kabulü ile dava ve karşı dava bakımından tefriken görevsizlik kararı verilmiştir. Tarafların sıfatına ve uyuşmazlığın niteliğine göre dosyanın temyiz inceleme görevi, Yargıtay 19. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na ait olmakla dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na gönderilmesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ : Açıklanan nedenlerle temyiz incelemesi yapılmaka üzere dava dosyasının Yargıtay 19. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 23.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Denizcilik İhtisas Mahkemesi Taraflar arasındaki uyuşmazlık, ticari satım ilişkisinden kaynaklanan tazminat ve alacak istemine ilişkin olup mahkemecede dava bu biçimde vasıflandırılmış ve tahkim itirazının kabulu ile dava ve karşı dava bakımından tefriken görevsizlik kararı verilmiştir. istemine ilişkindir. Dairemizce 19. HD görevli olduğu belirtilerek verilen 23.03.2012 tarihli görevsizlik üzerine, 19 HD'since de 05.04.2012 tarihinde Dairemizin görevli olduğu belirtilerek görevsizlik kararı verilmiştir. Dairemiz ile 19 HD'si arasında oluşan görev uyuşmazlığının giderilmesi için dosyanın Başkanlar Kurulu'na sunulmak üzere Yargıtay Birinci Başkanlığı'na gönderilmesine 30.04.2012 karar vermek gerekmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu