Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda; davacı vekilinin maddi tazminat bedeli için istinafa getirdiği kısım 1.000,00 TL olup hüküm tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 5.880,00 TL'nin altında olduğundan HMK'nın 341 ve 352/(1)-b. maddeleri uyarınca, davacı vekilinin istinaf dilekçesinin maddi tazminat yönünden reddine karar verilmesi gerekmiştir. Davacı vekilinin manevi tazminatın reddine dair ilk derece mahkemesi kararına ilişkin ileri sürdüğü istinaf itirazlarının HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Satım sözleşmesinde satıcının zapta karşı tekeffül borcunu düzenleyen TBK.'...

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlığın taşınmaza ilişkin harici satım sözleşmesinde kaynaklanmasına, tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 13. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 18.07.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/216 Esas KARAR NO : 2023/302 DAVA : Menfi Tespit (Alım Satım), Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 29/03/2022 KARAR TARİHİ : 11/05/2023 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Alım Satım), Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirkete yönelik davalı firma tarafından, -----sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ancak bahsi geçen icra takibi kötü niyet teşkil etmekle beraber maddi hakikate de açıkça aykırı olduğunu, bu doğrultuda başlatılan ve müvekkil şirketin kusuru dışında elemanının tebligatı süresinde iletmemesi nedeniyle itiraz süresinin sehven kaçırıldığını, bu nedenle haksız olarak kesinleşen icra takibine yönelik, müvekkilin böyle bir borcunun bulunmadığını ispatlayabilmek adına işbu ihtiyati tedbir talepli menfi tespit davasını açma zarureti...

      Tüm dosya kapsamında yapılan değerlendirme sonucunda, davanın sözleşmeden dönme talebinden kaynaklanan alacak davacı olduğu görülmüştür. Taraflar tacir olup, uyuşmazlığın ticari nitelikteki satım sözleşmesinden kaynaklanması nedeniyle uyuşmazlıkta 6098 sayılı TBK ve 6102 sayılı TTK hükümlerinin uygulanması gerekir. Borçlar Kanunu’nun satım sözleşmesine dair hükümlerinin (TBK 'nun 207.maddesi) esasen tacirler arasında yapılan satım sözleşmelerine de uygulanması benimsenmiştir. Bununla birlikte satım sözleşmesinde malın ayıplı olması halinde özel hükümler öngörülmüştür (TTK'nun 23.maddesi). Dolayısıyla tacirler arası satım sözleşmelerine Borçlar Kanunu hükümleri ile birlikte TTK m. 23/1 ve 1-c hükmü de uygulanacaktır. Bu noktada uyuşmazlığın temelini oluşturan “ayıp ve ayıba karışı tekeffül” kavramları üzerinde durmakta yarar vardır: Ayıba ilişkin hukuki düzenleme, dava konusu uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken 6098 sayılı Borçlar Kanununun 219. maddesinde yer almaktadır....

        SAVUNMANIN ÖZETİ: Davalı vekili ; müvekkili ... ile davacı arasında, 5.10.2018 tarihinde .... sayılı Alım Satım Sözleşmesi imzalandığını, söz konusu Alım Satım Sözleşmesi ile Taraflar 155.000 ton (+/- %5) mısırın toplamda 21.750.000.-Euro karşılığında sözleşmede belirlenen dönemlerde satışı hususunda anlaşmaya vardıklarını, Taraflar arasındaki alım satım sözleşmesinin ''hukuk ve tahkim'' başlıklı 11. maddesinin 3. fıkrasında sözleşmeden kaynaklanan veya sözleşmeyle bağlantılı olarak ortaya çıkan tüm uyuşmazlıkların çözümü için ....şehrinde yer alan...tahkim kurallarını yetkili kıldığını, taraflar arasındaki sözleşme ve buna bağlı olan tahkim sözleşmesi/şartının yürürlükte ve geçerli olduğunu bildirerek davanın tahkim ilk itirazları sebebiyle davanın usulden reddine, karar verilmesini istemiştir....

          CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle davaya bakmakla görevli mahkemenin İcra Hukuk Mahkemeleri olduğunu, bu nedenle davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, dava konusu kambiyo senedinin ... tarafından Alıcı ve Satıcı arasında Gayrimenkul Alım-Satım Konusunda Aracılık yapıldığına Dair Tellaliye ve Komisyon Ücret Sözleşmesine istinaden satım akdinin kurulması için cayma akçesi adı altında davalı emrine ödenmek üzere düzenlendiğini, davacının söz konusu senetten kaynaklanan borcunu ödememesinden dolayı .... İcra Müdürlüğünün ......

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ Uyuşmazlık, sözleşmeden kaynaklanan tazminat isteminden ibaret olup; 2013 yılı ... iş bölümünün ....maddesine göre asıl hukuki ilişkiye ait kararın satım sözleşmenin el atması sebebine ilişkindir. ....02.2011 gün ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 gün ve 6110 sayılı bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair Kanunun ....maddesiyle ... Yasasının ....maddesinde yapılan değişiklik uyarınca 01.03.2012 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanan iş bölümü kararının ... ....... Dairesi için Borçlar Kanunun ikinci kısmında yer alan sözleşmelerden (istisna akdi hariç akdin muhtelif nevilerinden) kaynaklanan davalar bakımından Sulh ve Asliye ayrımının yapılmadığı ve incelemenin bu nedenlerle ... ....... Dairesince yapılacağından uyuşmazlık konusu dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere ... ..........

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Alacak Kumluca Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen, tarafları, tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Yargıtay 1.Hukuk Dairesinin 6.11.2006 gün, 8223-10728 sayılı, 4.Hukuk Dairesinin 14.11.2006 gün 13126-12266 sayılı ve 13.Hukuk Dairesinin 29.6.2006 gün 8010-10825 sayılı kararlarıyla meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu’nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, harici satım sözleşmesinden kaynaklanan tazminat, müdahalenin önlenmesi veecrimisil istemine ilişkin olup, temyiz tazminat ve alacak noktasındadır. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi 13.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ:13.Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın bu Daireye gönderilmesine, 1.3.2007 gününde oybirliği ile karar verildi....

                - KARAR - Davacı vekili, davacı ile davalı arasında davalının ... ilçesinde bulunan taşınmazlarının dava dışı ... adına 90.000,00 TL bedelle tapuda satışı için 07.10.2012 tarihinde emlak alım-satım komisyon anlaşmasını akdedildiğini, davacının iki adet teminat senedini davalıya verdiğini ancak davalının taşınmazları tapuda devretmediğini ve kötü niyetli olarak teminat senetlerini icra takibine koyduğunu, davacının davalıya borcu bulunmadığını ileri sürerek, davacının davalıya senetler nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının dayandığı alım-satım ve komisyon sözleşmesinde davalının taraf olmadığını, bu sözleşmede dava konusu senetlere atıf yapılmadığını belirterek davanın reddini istemiştir....

                  - K A R A R - Davacı vekili, davalı ile müvekkili arasındaki alım-satım sonucu malların teslim olunduğunu ve davalı tarafından kullanıldığını, borcunu ödemeyen davalı hakkında takip başlatıldığını ancak haksız olarak takibe itiraz edildiğini ileri sürerek; itirazın iptali ile takibin devamına ve davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesi yönünde karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının müvekkiline aralarındaki ticari alım-satım ilişkisini binaen müvekkiline gönderdiği boruların ayıplı olduğunu, boruları yenisiyle değiştirmek zorunda kaldıklarını, alım-satım sözleşmesinde davacı yanın borcunu ayıplı olarak ifa ettiğini, müvekkilinin işlerini geç teslim etmek zorunda kaldığını, müvekkilinin zarara uğradığı bu nedenle müvekkilinin borçlu değil alacaklı olduğunu savunarak açılan davanın reddini ve davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir....

                    UYAP Entegrasyonu