Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

indirim yapılmadan karar verildiğini, Ayrıca davacının ıslah tarihinden itibaren faize karar verilmesi gerekirken 2014 yılından itibaren karar verilmesinin kanuna aykırı olduğunu, Rekabet yasağına ilişkin getirilen sınırlamaların (yer, zaman ve tür) açık şekilde sözleşmede yer alması gerektiğini, davalının iş sözleşmesinin 4. maddesinde yer alan rekabet yasağı düzenlemesinin zorunlu unsur olan “YER” açısından bir sınır içermediğinden geçersiz olduğunu, kanunda geniş coğrafi alan veya uzun süre içeren rekabet yasağı maddelerinde mahkemeye coğrafi alan veya süreyi makul sınırlara çekebilme yetkisi tanındığını, mahkemenin madde içeriğinde bulunmayan coğrafi alan unsurunu varmış gibi kabul etmesinin kanuna ve hukuka aykırı olduğunu, bu hususun kanunun mahkemeye tanıdığı sınırlama yetkisi dahilinde olmadığını, rekabet yasağı maddesinin yer-coğrafi alan açısından sınırlama içermediğinden geçersiz olup, mahkemenin sınırlama yetkisini işbu davada yanlış şekilde kullandığını, rekabet yasağı maddesinin...

    indirim yapılmadan karar verildiğini, Ayrıca davacının ıslah tarihinden itibaren faize karar verilmesi gerekirken 2014 yılından itibaren karar verilmesinin kanuna aykırı olduğunu, Rekabet yasağına ilişkin getirilen sınırlamaların (yer, zaman ve tür) açık şekilde sözleşmede yer alması gerektiğini, davalının iş sözleşmesinin 4. maddesinde yer alan rekabet yasağı düzenlemesinin zorunlu unsur olan “YER” açısından bir sınır içermediğinden geçersiz olduğunu, kanunda geniş coğrafi alan veya uzun süre içeren rekabet yasağı maddelerinde mahkemeye coğrafi alan veya süreyi makul sınırlara çekebilme yetkisi tanındığını, mahkemenin madde içeriğinde bulunmayan coğrafi alan unsurunu varmış gibi kabul etmesinin kanuna ve hukuka aykırı olduğunu, bu hususun kanunun mahkemeye tanıdığı sınırlama yetkisi dahilinde olmadığını, rekabet yasağı maddesinin yer-coğrafi alan açısından sınırlama içermediğinden geçersiz olup, mahkemenin sınırlama yetkisini işbu davada yanlış şekilde kullandığını, rekabet yasağı...

    Davalı tarafça rekabet yasağı sözleşmesinin işe girebilmek amacıyla imzalandığı ileri sürülmüş ise de; rekabet yasağı kaydı ister iş sözleşmesinin bir hükmü olarak işe girerken kararlaştırılmış olsun, ister daha sonra bağımsız bir sözleşme olarak akdedilsin, bu sözleşmeyi imzalayan işçi iradesinin fesata uğratıldığını ispat etmedikçe salt işe girmek veya işini koruyabilmek düşüncesiyle kabul ettiğini iddia ederek bu kayıt ile bağlı olmadığını ileri süremeyecektir. İş sözleşmesi devam ederken de işçiye herhangi bir baskı olmaksızın imzalatılacak bir rekabet yasağı sözleşmesi salt imza sırasında taraflar arasında bağımlılık ilişkisine dayalı olan iş sözleşmesi bulunduğu gerekçesi ile geçersiz sayılamayacaktır....

      Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 22.09.2008 tarih ve 9–517–566 sayılı kararında da vurgulandığı üzere Borçlar Kanununun 348. maddesinde düzenlenen rekabet yasağı asli yükümlülük doğuran bir sözleşme değildir, iş akdine bağlı olarak fer’i nitelikte bir yükümlülük doğurmaktadır. İş ilişkilerinden doğan rekabet yasağının düzenlenmesinin dayanağı iş ilişkisidir. İş sözleşmesi devam ederken işçinin sadakat borcu gereği zaten rekabet yasağı bulunduğundan bu konuda ayrı bir anlaşmanın varlığına gerek yoktur. Rekabet yasağının ihlali halinde işveren, iş sözleşmesine aykırı davranıştan ötürü sözleşmeyi haklı nedenle feshedebileceği gibi, varsa zararının tazminini de isteyebilecektir. Uyuşmazlığın kaynağı iş sözleşmesi olduğundan Borçlar kanununun 348 ve devamı maddelerine dayalı olarak iş Kanunu kapsamında işçi ve işveren sayılan kişiler arasında yapılan rekabet yasağı sözleşmesinin ihlali nedeniyle açılan cezai şartın tahsiline ilişkin davalarda iş mahkemeleri görevlidir....

        "Yürürlükte olan ilgili düzenleme uyarınca, iş sözleşmesine bağlı olarak çalışan işçinin iş sözleşmesi sona erdikten sonra sonraki dönem için rekabet etmeme yasağı, TBK' nun 6. bölümünde yer alan 444. ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. İş Mahkemeleri Kanunu gereğince Türk Borçlar Kanunu' nun İkinci Kısmının Altıncı Bölümünde düzenlenen hizmet sözleşmelerine tabi işçiler ile işveren arasında, iş ilişkisi nedeniyle sözleşmeden veya kanundan doğan her türlü hukuki uyuşmazlığın çözüm yeri İş mahkemeleridir. Kaldı ki-------- ilamında: "Uyuşmazlığın kaynağı iş sözleşmesi olduğundan Türk Borçlar Kanununun 444 ve devamı maddelerine dayalı olarak İş Kanunu kapsamında işçi sayılan kişinin, rekabet yasağı sözleşmesinin ihlali nedeniyle açılan cezai şartın tahsiline ilişkin davalarda iş mahkemeleri görevlidir....

          Maddede belirtilen Rekabet ve Çalışma Yasağı hükmüne dayanarak davalının rekabet yasağını ihlal ettiği gerekçesi ile TBK.444 ve devamı maddeleri uyarınca tazminat davası açtığı anlaşılmıştır. 6102 sayılı TTK'nın 54. ve devamındaki maddelerde haksız rekabete ilişkin düzenlemelere yer verilmiş olup haksız rekabet; aldatıcı hareket veya hüsnüniyet kaidelerine aykırı sair suretlerle iktisadi rekabetin her türlü suistimalidir şeklinde tanımlanmıştır....

            , davalı; müvekkili şirket nezdinde “Gümrük Müşaviri” sıfatıyla çalıştığını, müvekkili işyerinde üstlendiği görevi gereği de müvekkili şirketin ticari sır niteliğindeki önemli ticari bilgilerine vakıf bulunmadığını, müvekkili şirketin hizmet verdiği "Gümrük Müşavirliği" sektörünün niteliği ve davalı işçinin görev tanımı gereği davalı ile müvekkili şirket arasında, iş ilişkisi sona erdikten sonra 2 yıl süresince geçerli olacak rekabet yasağına ilişkin hüküm içeren bir iş sözleşmesi ve ayrıca İş Sözleşmesi ile Gizlilik ve Rekabet Yasağı Sözleşmesi akdedildiğini , bahse konu İş Sözleşmesinin "G....

              Rekabet yasağına ilişkin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 444–447.maddeleri hizmet sözleşmesine ilişkin hükümler içinde düzenlenmiştir. Her iki kanunda da rekabet yasağına ilişkin sözleşmenin kurulması ve sınırları özellikle işçinin korunması ilkesi dikkate alınarak düzenlenmiştir. Gerçekten, işçinin çalışma hakkı, rekabet yasağına ilişkin sözleşmelerin yer, süre ve konu itibariyle sınırlandırılmasını gerektirmektedir. İşçi ile işveren arasında sözleşmenin sona ermesinden sonraki dönem için rekabet yasağına ilişkin bir anlaşma olmadıkça, Borçlar Kanunu'ndaki hükümler tek başına işverene talep hakkı vermez. Başka bir anlatımla, taraflarca rekabet yasağı konusunda anlaşma yapılmışsa işveren, sözleşmeye aykırı davranıldığını ileri sürerek cezai şart ya da tazminat talebinde bulunabilecektir....

                Kanun koyucu, geçerli bir rekabet yasağı anlaşmasının sınırlarını kesin olarak çizmiş, gerekirse hâkimin müdahalesini de öngörmüş, bu şekilde yapılan rekabet yasağı anlaşmasını ihlal eden işçiyi de işverenin zararlarını tazmin yükümlülüğü altına almıştır. Böyle bir durumda işveren, işçinin rekabet yasağını ihlal ettiği olgusunun yanında, bu nedenle bir zararının da oluştuğunu kanıtlayarak tazminat talep edebilecektir. Görüldüğü üzere, işçi ve işverenin, TBK'nın 445. maddesindeki sınırlar içinde kalmak kaydıyla, rekabet yasağı anlaşması yapmalarına yasal bir engel yoktur. Zaten cezai şartın amacı da zararın tazminidir. Ancak borçlu, cezai şart ödemeyi taahhüt etmişse, artık alacaklı herhangi bir zarara uğradığını iddia etmek veya zararının kapsamını ispat etmek zorunda kalmadan, tazminat elde etmek imkanı bulacaktır....

                  Rekabet etmeme taahhüdünü içeren bu sözleşmeyle işçi işverene karşı hizmet sözleşmesinin bitiminden sonrasına yönelik olarak menfi bir yükümlülük, bir yapmama borcu altına girmektedir. Başka bir deyişle rekabet yasağı sözleşmesi ile işçinin ekonomik faaliyet özgürlüğüne ve ekonomik geleceğine kısmen dahi olsa sınırlama getirilmektedir(Sabah Altay, Türk Borçlar Kanunun Hükümlerine Göre İşçi ile İşveren Arasında Yapılan Rekabet Yasağı Sözleşmesi, MÜHF-HAD, C.14, sy.3, s.179 vd.). Rekabet yasağı kaydının geçerli olabilmesi için işçinin, hizmet ilişkisi içinde olduğu işverenin müşteri çevresi ve üretim sırları gibi ticari sırları bilebilecek bir pozisyonda çalışması ve bu bilgileri önceki işverenle rakip durumunda olan yeni işveren ile paylaşabilme ihtimalinin varlığı yeterlidir. Bu anlamda, ayrılan işcinin yeni işyerinde aynı pozisyonda çalışması da şart değildir....

                    UYAP Entegrasyonu