Muris muvazaası iddiasına dayalı davada davacının muvazaa iddiasını ispatla yükümlü olduğu açıktır. Bilindiği ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun(HMK) 190. Maddesinde düzenlendiği üzere "İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir."; yine 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun(TMK) 6. maddesi gereğince; "Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür." Somut olayda, ileri sürülen iddiaları ispata yönelik olarak davacı tarafından somut bir delil gösterilmemiştir. Öte yandan, salt resmi akitteki satış bedelleri ile gerçek değerler arasındaki farkın muvazaanın kanıtı sayılamayacağı, kararlılık gösteren yargı kararları ile benimsenmiştir....
-KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve mirasçılar adına tescil olmadığı taktirde tenkis isteklerine ilişkindir. Mahkemece, kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden, mirasbırakan tarafından davalı ...'e doğrudan bir temlikin yapılmadığı, davalının dava konusu 25 ada 3 parsel sayılı taşınmazı üçüncü kişiden satın aldığı, bu nedenle somut olayda 01.04.1974 tarihli ve 1/2 sayılı İçtihatları Birleştirme Kararının uygulanamayacağı anlaşıldığından muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil talebinin reddine dair karar ile mirasbırakan 15.06.2008 tarihinde vefat ettiği halde 16.08.2011 tarihinde açılan tenkis isteminin de 4721 sayılı Medeni Kanunun 571.maddesinde düzenlenen hak düşürücü süre nedeniyle dinlenilmesine olanak bulunmadığından sonucu itibariyle doğru olan ret kararının bu gerekçeyle ONANMASINA, 20.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Taraflar arasındaki dava, muris muvazaası nedeniyle açılan tapu iptali ve tescil davasıdır. Bilindiği gibi; muris muvazaası hukuksal nedenine bağlı olarak açılan davaların hukuksal dayanağını oluşturan, l.4.1974 tarih 1/2 sayılı İnançları Birleştirme Kararında açıklandığı üzere; Bu tür uyuşmazlıkların sağlıklı, adil ve doğru bir çözüme ulaştırılabilmesi, davalıya yapılan temlikin gerçek yönünun diğer bir söyleyişle miras bırakanın asıl irade ve amacının duraksamaya yer bırakmıyacak biçimde tespit edilmesi gerekmektedir. Mahkeme yargılama sonunda taşınmazların satışının diğer mirasçılardan mal kaçırmak amacı ile gerçekleştirildiğini, tescil talebinin davacı lehine oluşmadığını, tazminat koşullarının oluştuğundan 75.663 TL'nin tahsiline karar vermiştir. Dosya içeriğinden muris Muris Selahattin Kahraman'ın 01.07.1939 doğumlu olup 24.08.2015 tarihinde vefat ettiği, veraset ilamına göre davacının 3/20 hisseye sahip olduğu anlaşılmıştır....
Esasen, yukarıda da değinildiği üzere muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olarak açılan davaların hukuki dayanağını teşkil eden 01.04.1974 günlü 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında, mirasbırakanın gerçek iradesinin mirasçıdan mal kaçırma olması halinde uygulanabilirliğinin kabulü gerekir. Başka bir ifade ile murisin iradesi önem taşır. Muvazaa iddiasına dayalı davalarda mirasbırakanın kastının açık bir şekilde saptanması gerekmektedir. Bu kapsamda HMK 190.madde ve TMK.6 madde gereğince herkes iddiasını ispatla mükelleftir. Davacının bu iddiasını ispatladığını söylemek mümkün değildir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13/06/2022 NUMARASI : 2019/316 ESAS, 2022/399 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali ve Tescil (Muris Muvazası İddiasına Dayalı) KARAR : Ünye 1....
HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAZMİNAT Taraflar arasındaki davadan dolayı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi'nden verilen 20.02.2020 gün ve 2020/172 Esas - 2020/239 Karar sayılı karar davalılar vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 26/10/2021 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalılar ... v.d. vekili Avukat ...ile temyiz edilen davacı ... geldiler. Davetiye tebliğine rağmen davacı ... ve ... gelmediler. Yokluklarında duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı pay oranında tazminat isteğine ilişkindir....
SAVUNMA: Davalı vekili beyan dilekçesinde özetle; Davanın reddini talep etiklerini, davacı taraf davanın muris muvazaasına dayalı mı yoksa ölünceye kadar bakma sözleşmesine mi dayalı olarak açıldığı belli olmadığını, davacı tarafın öncelikle davanın hangi sebebe dayandığının belirtmeli gerektiğini, mahkemece de takdir olduğu üzere muris muvazaası ve ölünceye kadar bakma sözleşmesinin ihlali sebebiyle tapu iptali istenilmesinin ispatları çok farklı olduğunu, öncelikle dava muris muvazaasına dayalı olarak açılacak ise taraf teşkili sağlanmadığını, bu sebeple davanın dava şartı eksik olduğunu ve usulden reddi gerektiğini, taraf teşkili sağlanamayan davanın reddi gerektiğini, muris muvazaasının muris öldükten sonra taşınmazların elbirliği mülkiyetine tabi tutulacağı için mirasçıların hep beraber açmaları gerektiğini, ancak davacının tek başına açtığını, beş kardeş olduklarını ve taraf teşkili sağlanmadan açılmış davanın reddi gerektiğini, belirterek davanın reddini talep etmiştir....
Dava, ehliyetsizlik, vekalet görevinin kötüye kullanılması ve muris muvazaası hukuki sebeplerine dayalı miras payı oranında bedel isteğine ilişkin olup, mirasbırakana teban 3. kişiye karşı açılan ehliyetsizlik ve vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuki sebeplerine dayalı davalarda tapu iptali ve tescil talebinin aksine tazminat istemi bölünebilir nitelikte olduğundan her bir davacı kendi payı oranında talepte bulunabilir. Öte yandan, pay oranında açılan muris muvazaası hukuki nedenine dayalı davalarda davacılar ve davalılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmayıp ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğundan dava değerinin davayı açan mirasçı veya mirasçıların her birinin payına isabet eden değer olacağı kuşkusuzdur....
davanın kabulüne, karşı davada ise davanın reddine karar verildiği; Dairemizin bozma kararından önce Mahkemece verilen, muris muvazaası hukuki sebebine dayalı tapu iptali ve tescil isteğinin kabulüne yönelik hükmün kesinleşip tapuda infaz edildiği, temyize konu hükmün sadece tenkise ilişkin olduğu anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL- TAZMİNAT Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, tazminat davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalılar tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava,muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil;olmadığı takdirde, tazminat isteğine ilişkindir. Davacı, ortak miras bırakanları ...’nin, ... parsel sayılı taşınmazdaki .../... payını eşit şekilde davalı oğulları ... ve ...’e satış suretiyle temlik ettiğini, işlemin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı yapıldığını ileri sürerek, tapu iptali ve tescile;olmadığı takdirde, tazminata karar verilmesini istemiştir....