Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:Dava, 22.10.2019 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalı bulunan ----- plakalı araç ile davacının malik olduğu ----- plakalı aracın çarpışması sonucu, davacının, varsa alacağını zamanında tahsil edememesinden kaynaklanan munzam zarar alacağının bulunup bulunmadığı hususlarında HMK 107.maddesi uyarınca belirsiz alacak davası olarak açılmış 500,00 TL maddi tazminat davasıdır.Mahkememizce dava dilekçesi, cevap dilekçesi, gelen müzekkere cevapları ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirilmiştir....
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:Dava, 22.10.2019 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalı bulunan ----- plakalı araç ile davacının malik olduğu ----- plakalı aracın çarpışması sonucu, davacının, varsa alacağını zamanında tahsil edememesinden kaynaklanan munzam zarar alacağının bulunup bulunmadığı hususlarında HMK 107.maddesi uyarınca belirsiz alacak davası olarak açılmış 500,00 TL maddi tazminat davasıdır.Mahkememizce dava dilekçesi, cevap dilekçesi, gelen müzekkere cevapları ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirilmiştir....
Esas sayısı ile 01/03/2016 tarihinde meydana gelen trafik kazasından kaynaklı cismani zarar sebebiyle maddi ve manevi tazminat davası açtığı, yapılan yargılama neticesinde; 25/06/2020 tarihli karar ile maddi tazminat taleplerinin tam kabulüne, manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulüne karar verilmiş olup, ilgili karar derecattan geçerek 22/02/2023 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Dava dilekçesinde; davacının mezkur mahkeme hükmünde belirtilen tazminatları tahsilatı ile asgari ücrette meydana gelen değişiklikler kapsamında aşkın (munzam) zararlarının tazminini talep etmiştir. Türk Borçlar Kanunu’nun 122. maddesi kapsamında aşkın (munzam) zararın talep edilebilirliğinin bir koşulu da alacaklı yönünden mevcut olan zararın açık ve somut bir biçimde ispatıdır....
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasıdır. Davacı vekili tarafından 16/06/2023 tarihli duruşmada davasını ıslah etmek için süre talep ettiği ancak ıslah dilekçesini mahkememize sunmadığı görülmüştür Dava hukuki niteliği itibariyle, Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasıdır. TBK’nın 122. maddesi çerçevesinde aşkın (munzam) zarar talebinin konusunu oluşturan zaman aralığına ilişkin piyasadaki ekonomik koşullar karşısında, eldeki davada varlığı iddia olunan zarar olgusunun, davacının bulunduğu duruma göre somut vakıalarla ispatının gerekip gerekmediği,TBK'nun 122. maddesine dayanan munzam zarar istemine ilişkindir. Borcun ifasının geciktirilmesi borçlunun temerrüdü sonucunu doğuracaktır. Borçlunun temerrüdü hâlinde ise ortaya çıkacak olan hukukî sonuçlar TBK’nın 117 ve devamındaki maddelerde düzenlenmiştir....
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasıdır. Davacı vekili tarafından 16/06/2023 tarihli duruşmada davasını ıslah etmek için süre talep ettiği ancak ıslah dilekçesini mahkememize sunmadığı görülmüştür.Dava hukuki niteliği itibariyle, Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasıdır. TBK’nın 122. maddesi çerçevesinde aşkın (munzam) zarar talebinin konusunu oluşturan zaman aralığına ilişkin piyasadaki ekonomik koşullar karşısında, eldeki davada varlığı iddia olunan zarar olgusunun, davacının bulunduğu duruma göre somut vakıalarla ispatının gerekip gerekmediği,TBK'nun 122. maddesine dayanan munzam zarar istemine ilişkindir. Borcun ifasının geciktirilmesi borçlunun temerrüdü sonucunu doğuracaktır. Borçlunun temerrüdü hâlinde ise ortaya çıkacak olan hukukî sonuçlar TBK’nın 117 ve devamındaki maddelerde düzenlenmiştir....
Bina malikinin sorumluluğu, bir bina ya da diğer bir imal olunan eserinin bizatihi kendisinden kaynaklanan bir nedenle oluşan zarardan sorumluluğu kapsamakta olup, niteliği itibariyle kusursuz sorumluluk türlerinden olağan sebep sorumluluğudur. Burada malike kurtuluş kanıtı sunma olanağı tanınmamıştır. Malik, ancak illiyet bağını kesen sebeplerin (mücbir sebep, zarar görenin kendi kusuru, üçüncü kişinin ağır kusuru gibi) varlığı durumunda sorumluluktan kurtulabilir. Bina veya imal olunan eser malikinin sorumlu tutulabilmesi için kusuru aranmaz. Ancak, aynı zamanda kusuru varsa, bu kusur munzam (ek) kusur olarak gözönünde tutulur. Munzam kusur halinde, kusursuz sorumlu kişi illiyet bağını kesen sebeplere dayanarak sorumluluktan kurtulamayacağı gibi tazminat miktarının takdirinde bu kusur gözönünde tutulabilecektir. Elektrik tesisleri de, imal olunan eser niteliğindedir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/719 Esas KARAR NO : 2023/426 DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 22/09/2022 KARAR TARİHİ : 16/05/2023 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 14.06.2019 tarihinde-----plakalı araç ile müvekkiline ait ----- plakalı araç arasında maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, müvekkilinin sigorta tahkim komisyonuna başvurusu neticesinde başvurunun kabulü ile 1.9.474,00 TL değer kaybı tazminat bedelinin 06.05.2021 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte sigorta şirketinden alınarak başvuru sahibine verilmesine karar verildiğini borcun tahsili amacıyla tarihinde borçluyu temerrüde düşürdüklerini ancak borcu 07.10.2021 tarihinde icra kanalı ile tahsil edebildiklerini tahsil edilmesi gereken tazminat alacağının yasal süresinde tahsil edilemediğini, alacağın zamanında tahsil edilememesinden ve...
Bozma kararına uyan mahkemece; taleplerini açıklamak üzere süre verilen davacıların fazlaya dair haklar saklı olmak üzere, 5.000 TL faiz alacağı ile 5000 TL munzam zarar alacağının davalı ...’den alınarak davacı ...’e, 5.000 TL faiz alacağı ile 5.000 TL munzam zarar alacağının ise davalı ...’den alınarak davacı ...’ya verilmesini talep ettiği, munzam zararın faiz ile karşılanamayan zarar olduğu, faiz alacağı hesabı sonucu bulunan bedelin munzam zarardan düşülmesi gerekeceğinden böyle bir hesaplamaya gerek duyulmadığı, tazminat davasında ihtar tarihinden itibaren faiz talep edilip mahkemece de faiz alacağına hükmedildiğinden satış tarihi ile temerrüt tarihi arasında faiz işletilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle; davanın kısmen kabulü ile 5.000 TL munzam zarar alacağının, dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile davalı ...'den alınarak davacı ...'e, 5.000 TL munzam zarar alacağının, dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalı ...'...
Bozma kararına uyan mahkemece; taleplerini açıklamak üzere süre verilen davacıların fazlaya dair haklar saklı olmak üzere, 5.000 TL faiz alacağı ile 5000 TL munzam zarar alacağının davalı ...’den alınarak davacı ...’e, 5.000 TL faiz alacağı ile 5.000 TL munzam zarar alacağının ise davalı ...’den alınarak davacı ...’ya verilmesini talep ettiği, munzam zararın faiz ile karşılanamayan zarar olduğu, faiz alacağı hesabı sonucu bulunan bedelin munzam zarardan düşülmesi gerekeceğinden böyle bir hesaplamaya gerek duyulmadığı, tazminat davasında ihtar tarihinden itibaren faiz talep edilip mahkemece de faiz alacağına hükmedildiğinden satış tarihi ile temerrüt tarihi arasında faiz işletilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle; davanın kısmen kabulü ile 5.000 TL munzam zarar alacağının, dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile davalı ...'den alınarak davacı ...'e, 5.000 TL munzam zarar alacağının, dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalı ...'...
sözleşme gereği bu zarardan sorumlu olduğu belirlenmekle davacının munzam zarara ilişkin maddi tazminat talebinin kısmen kabulüne 237.376,11-TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair munzam zarar maddi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir....