edilememesinden ve faizini aşan zararın ortaya çıkmış olması nedeni ile müvekkilinin alacağını zamanında tahsil edememesinden kaynaklanan belirsiz olan munzam zararın tazmini için eldeki davayı açmıştır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2022/759 Esas KARAR NO:2023/617 DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ: 03/10/2022 KARAR TARİHİ: 18/07/2023 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: 05.01.2020 tarihinde ------plakalı araç ile ---- plakalı davalı --------- şirketinin sigortalısı arasında maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza çift taraflı olup, kazada------- Plakalı araç kusurlu olduğunu, müvekkillinin ise işbu kazada kusuru bulunmadığını,------- Sigortacılar, hak sahibinin ------ şartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde ------ sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorunda kaldığını, müvekkilinin 14/01/2020 tarihinde davalı-borçlu sigorta şirketine başvuru yapılmış olmasına rağmen sigorta şirketi kanunun emrettiği 8 iş günü içerisinde...
munzam zarardan davalının sorumlu olduğunu belirterek, fazlaya dair dava ve talep hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 100.00 YTL maddi, 6.000.00 YTL manevi tazminatın ve ayrıca ihale makamınca reddedilen tıbbi malzemenin davalıya iadesine, tevdii mahalli tayinine karar verilmesini talep ve dava etmiş, 25.09.2007 tarihli ıslah dilekçesi ile ihale makamınca şartnameye uygun bulunmayan malzemeler için davalıya ödenen 62.207.93 YTL’nin 32.860.15 YTL munzam zararın ıslahı ile bu alacaklar için dava ve ıslah tarihlerinden işleyecek reeskont faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Sigorta A.Ş olduğu, Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Kararı 2021/... esas, 2021/... karar, 29/07/2021 tarihli kararı uyarınca 2.969,81 TL maddi tazminat, 558,50 TL yargılama gideri, 2.969,81 TL ilam vekalet ücreti, 119,18 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 6.617,30 TL üzerinden takip başlatıldığı anlaşılmıştır. Dava; Türk Borçlar Kanunu'nun 122. maddesi hükmüne dayanılarak açılan alacağın geç tahsil edilmesi nedeniyle geçmiş günler faizi ile karşılanmadığı iddia edilen Aşkın (munzam) zararın tahsili istemine ilişkindir. Tarafların iddia ve savunmaları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Uyuşmazlık, davacının temerrüt faizi ile karşılanamayan zararının bulunup bulunmadığı ve munzam zararın koşullarının oluşup oluşmadığı, davalı sigortanın varsa zarardan sorumlu olup olmadığı noktasındadır....
Türk Borçlar Kanununu 122. maddesinde, zararın temerrüt faizinden fazla olduğu takdirde munzam zarar talep edilebileceğinin düzenlendiği, Yargıtayın yerleşik kararlarına göre, munzam zararın olası bir zarar olmadığı, davacının iddia ve talep ettiği gibi muhtemel kar ya da karşılanan kısmı aşan zarar varsa bu husus inandırıcı bir biçimde kanıtlanabilirse ve de davalının kusuru/temerrüdü ile zarar arasında illiyet bağı kurulabilirse, bu koşullarda munzam zarar talep edilebileceğinin hüküm altına alındığı, davacının da somut bir zarardan söz etmediği, davacının muhtemel kar mahrumiyetine dayandığı, bu hususun munzam zarar kapsamı dışında olduğu, salt ülkenin ve piyasanın içinde bulunduğu ekonomik olumsuzluklardan olan enflasyon, yüksek faiz, para değerindeki düşüş gibi olgulara dayalı ve somut bir biçimde iddia ve ispat etmediği müddetçe, TBK nun 122. maddesi kapsamında munzam zararın kanıtı olarak ileri süremeyeceği ve anılan şartlar sebebiyle ortaya çıkan olumsuzlukların alacaklı zararı...
ederek tapuda devralmaya hazır olduğunun ihtar edildiğini, davalının 16.03.2011 tarihli cevabi ihtarname ile müvekkilinin taleplerini reddettiğini ileri sürerek, şimdilik geçersiz sözleşme nedeniyle müvekkilin uğradığı munzam zararın ve sebepsiz zenginleşmeye dayalı 200.000,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ve 100.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davacı icrada ve haricen paranın peyderpey ödenmesi ve yüksek enflasyon ve banka faizleri nedeniyle zarara uğradığını iddia ederek, gabin nedeniyle iptal edilen sulh sözleşmesinden kaynaklanan menfi zararının tazmini için iş bu davayı açmış ise de, davanın kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat bedelinin geç ödenmesinden kaynaklanan munzam zarar istemine ilişkin olduğu tüm dosya kapsamı ile sabittir. Kanun koyucu para borcunun geç ödenmesi halinde bir zararın mevcut olduğunu kural olarak benimsemiştir. Diğer bir deyişle temerrüt faizi miktarınca alacaklının zarara uğradığı yasal bir karine olarak kabul edilmiştir. Bunun dışında davacının herhangi karineden istifade etme olanağı yasal olarak mevcut değildir....
İSTANBUL ASLİYE 2.TİCARET MAHKEMESİ DOSYA NO : 2022/681 KARAR NO : 2024/106 DAVA : TAZMİNAT (Trafik Kazasından Kaynaklanan Munzam Zarar) DAVA TARİHİ : 29/09/2022 KARAR TARİHİ : 12/02/2024 Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında görülen TAZMİNAT davasının mahkememizde yapılan yargılaması sonunda: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 07.01.2019 tarihinde müvekkiline ait ... plakalı araç ile davalı sigorta şirketi tarafından sigortalı olan ... plakalı araç arasında maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, davalı-borçlu sigorta şirketine başvuru yapılmış olmasına rağmen sigorta şirketinin kanunun emrettiği 8 iş günü içerisinde ödemekle zorunda olduğu tazminatı ödemediğini, 10/01/2019 tarihinde temerrüde düştüğünü, müvekkilin haklarını (tazminatını) sebepsiz yere ödemeyerek ihlal ettiğini, Sigorta Tahkim Komisyonuna başvurduklarını, Uyuşmazlık Hakem Heyeti Kararı sonucunda 22/10/2021 tarihinde icra kanalı ile değer kaybı zararlarını tahsil edebildiklerini...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2022/728 Esas KARAR NO: 2023/495 DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ: 03/10/2022 KARAR TARİHİ: 07/07/2023 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 05/02/2019 tarihinde müvekkile ait ------ plakalı araç ile davalı sigortalı şirket ile sigortalanmış ------ plakalı araç arasında maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, söz konusu kazada ------ plakalı aracın kusurlu olduğunu, müvekkilinin kusurlu bulunmadığını, müvekkilinin davalı-borçlu sigorta şirketine başvuru yapılmış olmasına rağmen sigorta şirketi kanunun emrettiği 8 iş günü içerisinde ödemekle zorunda olduğu tazminatı ödememiş, müvekkilin haklarını(tazminatını) sebepsiz yere ödemeyerek ihlal ettiğini, ödemekle zorunlu olduğu tazminatı sürümceme de bırakarak sebepsiz zenginleşmeye gitmiş, tahsil etmemiz gereken tazminat alacağımız yasal süresinde...
Bina malikinin sorumluluğu, bir bina ya da diğer bir imal olunan eserinin bizatihi kendisinden kaynaklanan bir nedenle oluşan zarardan sorumluluğu kapsamakta olup, niteliği itibariyle kusursuz sorumluluk türlerinden olağan sebep sorumluluğudur. Burada malike kurtuluş kanıtı sunma olanağı tanınmamıştır. Malik, ancak illiyet bağını kesen sebeplerin (mücbir sebep, zarar görenin kendi kusuru, üçüncü kişinin ağır kusuru gibi) varlığı durumunda sorumluluktan kurtulabilir. Bina veya imal olunan eser malikinin sorumlu tutulabilmesi için kusuru aranmaz. Ancak, aynı zamanda sorumlu kişinin zararın doğumunda kusuru varsa, bu kusur munzam (ek) kusur olarak gözönünde tutulur. Munzam kusur halinde, kusursuz sorumlu kişi illiyet bağını kesen sebeplere dayanarak sorumluluktan kurtulamayacağı gibi tazminat miktarının takdirinde bu kusur gözönünde tutulabilecektir....