Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirdiğini, davacı tarafından takibe dayanak yapılan faturanın vade farkından kaynaklandığını ve bu nedenle borcunun olmadığını beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkememizce .... İcra Müdürlüğünün 2020/... Esas sayılı takip dosyası UYAP sistemi üzerinden çıkarılmış, dosyanın incelenmesi sonucunda, davacının davalılar aleyhine takip başlattığı, davalıların yasal süresi içerisinde ödeme emrine itiraz ederek takibin durduğu görülmüştür....
. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin vade farkından kaynaklanan alacağını tahsil için davalı hakkında icra takibine giriştiğini davalının takibe itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline, takibin devamına ve %40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının ödemeleri hiçbir ihtirazi kayıt öne sürmeden kabul ettiğini, asıl borç ifa edildikten sonra BK 113/2 fıkrası hükmü gereği faiz talep edilemeyeceğini bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, tarafların defter kayıtlarına göre, ödemelerin gecikmesi halinde vade farkı uygulanacağı yönünde bir teammül oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Vade farkı istenebilmesi için bu konuda taraflar arasında bir sözleşmenin bulunması veya vade farkı ile ilgili benimsenmiş bir uygulamanın mevcut olması gerekir. (YİBK 27.6.2003 gün ve !...
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda ve tüm dosya kapsamına göre; davacı tarafından düzenlenen faturaların davalı defterlerine kaydından sonra 6102 sayılı TTK'nın 1530/4-a bendi uyarınca 30 gün eklenip bulunan bu tarihten her bir faturanın ödendiği tarihe kadar faiz hesabı yapılmak suretiyle davacı tarafından hak kazanılan temerrüt faizi tutarının bulunması ve 6098 sayılı TBK'nın 100, 101 ve 102. maddeleri uyarınca mahsup işleminin yapılmasına yönelik alınan bilirkişi raporuna itibar edilerek, davacının talebi ile bağlı kalınarak 9.350,49 TL devir alacağı ve 29.445,18 TL vade farkından kaynaklanan alacak olmak üzere toplam 38.795,67 TL alacağı olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne, talep ile bağlı kalınarak 9.350,49 TL devir alacağı ve 29.445,18 TL vade farkından kaynaklanan alacak olmak üzere toplam 38.795,67 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiz oranı ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir....
Asliye Ticaret Mahkemesinin 12/03/2019 tarih, 2016/1367 esas, 2019/428 sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde; TALEP: Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında iplik satış sözleşmesi bulunduğunu, fatura tarihinden itibaren 180 gün vadeli olarak sözleşme konusu malın bedelinin Usd çeki ile ödeneceğini, son ödeme tarihinden sonra yapılacak ödemeler için aylık %5 vade farkı ödeneceğini, davacının fatura tarihi ile ödeme tarihi arasındaki kur farkından kaynaklanan 6.559,67 Usd ile vade tarihinden sonra yapılan geç ödemelerden kaynaklanan temerrüt faizi alacağı bulunduğunu, alacağın kaynağını kur farkı ile vade tarihinden sonra yapılacak ödemelerde alınacak %5 temerrüt faizinin oluşturduğunu, 6.659,67 Usd kur farkının ödenmesi için davalıya ihtarname gönderildiğini ileri sürerek, 6.559,67 Usd kur farkından kaynaklanan alacağın vade tarihinden itibaren ticari temerrüt faiziyle, fatura bedelleri vadesinde ödenmediği için 500 Usd temerrüt faizinin tahsilini talep ve dava etmiştir....
. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalıya iplik sattığını, süresinde yapılmayan ödemeler için %5 vade farkı uygulanacağı konusunda taraflar arasında anlaşma bulunduğunu, davalının vade farkından kaynaklanan borcunu ihtara rağmen ödemediğini, takibe haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek davalının itirazının iptali ile takibin devamına, %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevabında, davacının vade farkı talebinin haklı olmadığını, taraflar arasında imzalanmış bir sözleşme bulunmadığını davacı tarafından gönderilen malların bedelinin süresinde ödendiğini taraflar arasında vade farkı uygulamasına ilişkin teamül bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir....
sözleşmedeki ödeme planına göre sözleşme bedelinin; %25'i nakit ödeme, peşinat harici kalan miktarın %50'si 2 ay vadeli çek, %50'si ise 3 ay vadeli çek ile ödenmesinin kararlaştırılmış olduğunu, peşinat harici kalan miktarın %50'si 3 ay vadeli çek, %50'si için ise 4 ay vadeli çek verilmiş olduğunu, davalı tarafından sözleşmede belirlenen ödeme koşullarına riayet edilmediğini, bu nedenle müvekkilinin çekler için faktoring firmalarına 39.250,00 TL vade farkı ödemek zorunda kaldığını, vade farkı için müvekkili firma tarafından 30/10/2019 tarihli, 39.250,00 TL bedelli "factoring vade farkı yansıtma faturası" düzenlenerek davalı firmaya gönderildiğini, ancak davalı tarafından vade farkından kaynaklanan fatura bedelinin müvekkili firmaya ödenmemiş olduğunu belirterek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik; cari hesaptan kaynaklanan 900,00 TL bakiye alacak ile vade farkı faturasından kaynaklanan 100,00 TL alacak olmak üzere toplam 1.000,00 TL alacağın, temerrüt tarihi olan...
sözleşmedeki ödeme planına göre sözleşme bedelinin; %25'i nakit ödeme, peşinat harici kalan miktarın %50'si 2 ay vadeli çek, %50'si ise 3 ay vadeli çek ile ödenmesinin kararlaştırılmış olduğunu, peşinat harici kalan miktarın %50'si 3 ay vadeli çek, %50'si için ise 4 ay vadeli çek verilmiş olduğunu, davalı tarafından sözleşmede belirlenen ödeme koşullarına riayet edilmediğini, bu nedenle müvekkilinin çekler için faktoring firmalarına 39.250,00 TL vade farkı ödemek zorunda kaldığını, vade farkı için müvekkili firma tarafından 30/10/2019 tarihli, 39.250,00 TL bedelli "factoring vade farkı yansıtma faturası" düzenlenerek davalı firmaya gönderildiğini, ancak davalı tarafından vade farkından kaynaklanan fatura bedelinin müvekkili firmaya ödenmemiş olduğunu belirterek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik; cari hesaptan kaynaklanan 900,00 TL bakiye alacak ile vade farkı faturasından kaynaklanan 100,00 TL alacak olmak üzere toplam 1.000,00 TL alacağın, temerrüt tarihi olan...
sözleşmedeki ödeme planına göre sözleşme bedelinin; %25'i nakit ödeme, peşinat harici kalan miktarın %50'si 2 ay vadeli çek, %50'si ise 3 ay vadeli çek ile ödenmesinin kararlaştırılmış olduğunu, peşinat harici kalan miktarın %50'si 3 ay vadeli çek, %50'si için ise 4 ay vadeli çek verilmiş olduğunu, davalı tarafından sözleşmede belirlenen ödeme koşullarına riayet edilmediğini, bu nedenle müvekkilinin çekler için faktoring firmalarına 39.250,00 TL vade farkı ödemek zorunda kaldığını, vade farkı için müvekkili firma tarafından 30/10/2019 tarihli, 39.250,00 TL bedelli "factoring vade farkı yansıtma faturası" düzenlenerek davalı firmaya gönderildiğini, ancak davalı tarafından vade farkından kaynaklanan fatura bedelinin müvekkili firmaya ödenmemiş olduğunu belirterek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik; cari hesaptan kaynaklanan 900,00 TL bakiye alacak ile vade farkı faturasından kaynaklanan 100,00 TL alacak olmak üzere toplam 1.000,00 TL alacağın, temerrüt tarihi olan...
DAVANIN KONUSU : Alacak (Vade Farkından Kaynaklanan) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekilinin dava dilekçesi ile özetle: taraflar arasında ...Projesi'nin mekanik ve elektrik işlerinin yapımı konusunda bir eser sözleşmesi bulunduğunu ve davacının sözleşmeden kaynaklı yükümlülüklerini yerine getirip işi eksiksiz şekilde davalılara teslim ettiğini, ancak davalıların ücret ödeme yükümlülüğünü vadesinde yerine getirmediğini ve bu sebeple davacının vade farkı alacağının oluştuğunu, alacağın bir kısmının 13 adet vade farkı faturasına bağlanıp faturaların davalılara gönderildiğini ve faturaların davalıların da ticari defterlerine kaydedilmesi suretiyle taraflar arasında bu yönde bir teamül oluştuğunu, ancak davalıların teamüle ve 20.11.2018 tarihli ihtarnameye rağmen vade farkı ödemeye yanaşmadığını, toplam vade farkı alacağının tahkikat ile ortaya çıkacağını beyanla, fazlaya dair talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla 20.000-TL vade farkı alacağının 26.11.2018 tarihinden...
GEREKÇE : Dava, Ticari Satımdan Kaynaklanan Alacak davası olup, dava konusu satış sözleşmesinden kaynaklanan bakiye alacak ve geç ödemeden kaynaklanan vade farkı alacağının tahsili talebinden ibarettir. Davanın tarafları arasında, satış sözleşmesinin varlığı konusunda bir uyuşmazlık yoktur. Uyuşmazlık; davalının geç ödemesinin bulunup bulunmadığı varsa geç ödeme sebebi ile vade farkı istenip istenemeyeceği, ayrıca satış sözleşmesinden kaynaklanan bakiye alacağın bulunup bulunmadığı, varsa alacak miktarı noktasında toplanmaktadır. Mahkememizin 27/10/2015 tarih ve .... Karar sayılı ilamı ile davanın kabulüne karar verilmiş, mahkememiz kararının temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 11....