"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 23/07/2015 gününde verilen dilekçe ile basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 31/12/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya kapsamında davacı tarafından Avukat ...’a verilmiş usulüne uygun bir vekaletname bulunmamaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı erkek tarafından, kusur belirlemesi ve manevi tazminat yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin kusur belirlemesine yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalının mahkemece belirlenen kusurları tek başına davacının kişilik haklarına saldırı olarak değerlendirilemez. Davalıdan kaynaklanan davacının kişilik haklarına saldırı teşkil eden maddi bir olayın varlığı da kanıtlanamamıştır. Türk Medeni Kanununun 174/2. maddesi koşulları oluşmamıştır. Davacının manevi tazminat isteminin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kabulü bozmayı gerektirmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar-karşı davalılar ... ve diğerleri tarafından, davalı-karşı davacı ... aleyhine 24/06/2014 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi ve davalı-karşı davacı ... tarafından davacılar-karşı davalılar ... ve diğerleri aleyhine 08/10/2014 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl davanın reddine, karşı davanın ayrı bir esasa kaydedilerek karşı davaya o esas üzerinden devamına dair verilen 28/03/2018 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı-karşı davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 5236 sayılı Kanun ile eklenen ek 4. madde gereğince HUMK’nun 427. maddesi uyarınca temyize konu bölümünün 2.590,00 TL’yi geçmemesi durumunda karar kesindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece davalıya kusur olarak yüklenen eylemler, davacının kişilik haklarına saldırı olarak değerlendirilemez. Bu eylemler dışında davalıdan kaynaklanan davacının kişilik haklarına saldırı teşkil eden maddi bir olayın varlığı da kanıtlanamamıştır. Türk Medeni Kanununun 174/2 koşulları davacı yararına gerçekleşmemiştir. O halde davacının manevi tazminat isteğinin reddi gerekirken, kabulü usul ve yasaya aykırıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ile ...Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş. aleyhine 06/06/2014 gününde verilen dilekçe ile basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 10/03/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.Dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... ... tarafından, davalı ... aleyhine 28/06/2012 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine ve birleşen ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2012/434 Esas sayılı dava dosyasında davacı ... vekili Avukat ... tarafından davalı ... aleyhine 11/07/2012 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; dava ve birleşen davanın kısmen kabulüne dair verilen 27/12/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı ... vekili ve davalı ... tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü....
K.. ve diğeri aleyhine 17/04/2012 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın P.. Ç.. yönünden husumetten reddine, diğer davalı yönünden ise kısmen kabulüne dair verilen 06/06/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı M.. K.. tarafından istenilmekle dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava dosyası, temyiz incelemesi için Dairemize elektronik dosya olarak gönderilmiştir. Ancak, dava konusunun, basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkin bulunmasına göre dosya içerisinde olması gereken dava konusu köşe yazısı taratılarak Uyap ortamına atılmamıştır. Ayrıca dosya kapsamından, temyizden feragat dilekçesi şeklinde sisteme giriş yapıldığı fakat bu bölüme yeniden temyiz dilekçesinin taranarak gönderildiği anlaşılmaktadır....
K.. aleyhine 08/06/2012 gününde verilen dilekçe ile asıl davada; haksız haciz ve kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi, karşı davada; kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl ve karşı davanın reddine dair verilen 10/12/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi taraflar vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından; nafaka, tazminat ve kusur belirlemesi yönlerinden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Boşanma sebebiyle manevi tazminata hükmedilebilmesi için tazminat talep eden tarafın kusursuz veya az kusurlu olması yanında, boşanmaya sebep olan olayların kişilik haklarına saldırı niteliğinde olması gerekir (TMK m.174/2). Mahkemece belirlenen ve gerçekleşen davacı erkeğin boşanmaya sebep olan kusurlu davranışları kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde değildir....
Aile Mahkemesi’nin 2014/620 Esas sayılı 04/12/2014 tarihli kararı ile tanıma ve tenfizine karar verildiği, eldeki davada önceden dinlenen tanık beyanlarında davacı kadının iddialarına ilişkin tanıkların bizzat görgüye dayalı beyanlarının bulunmadığı ve destekleyecek herhangi bir başkaca delilin de dosyaya sunulmadığı görülmekle TMK m.174 kapsamında manevi tazminat takdir etmeyi gerektirecek bir kusurun varlığı ispat edilemediği” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Boşanma sebebiyle manevi tazminata hükmedilebilmesi için, tazminat talep eden tarafın, kusursuz veya diğer tarafa göre az kusurlu olması ve boşanmaya sebep olan olayların kişilik haklarına saldırı niteliğinde bulunması gerekir (TMK m. 174/2). O halde, yabancı mahkeme kararında, boşanmaya sebebiyet veren olay olarak kabul edilen ayrı yaşama olgusunun kişilik haklarına saldırı teşkil etmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle reddine karar verilmesi doğru olmamıştır....